(tartışma) konusu - Turc Anglais Dictionnaire

(tartışma) konusu

Sens de "(tartışma) konusu" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 1 résultat(s)

Turc Anglais
Education
(tartışma) konusu thesis n.

Sens de "(tartışma) konusu" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 39 résultat(s)

Turc Anglais
General
tartışma konusu topic of discussion n.
The need for broad public debate has often been a topic of discussion in this House.
Geniş çaplı bir kamuoyu tartışmasına duyulan ihtiyaç bu Meclis'te sık sık tartışma konusu olmuştur.

More Sentences
tartışma konusu topic of debate n.
Whatever one may think about the topic of debate, it is evident that it is an important one.
Tartışma konusu hakkında ne düşünülürse düşünülsün, bunun önemli bir konu olduğu açıktır.

More Sentences
tartışma konusu object at issue n.
tartışma konusu a matter of debate n.
tartışma/çatışma konusu issue of conflict n.
tartışma konusu bone n.
tartışma konusu contention n.
tartışma konusu/söz konusu mesele/konu point at issue n.
tartışma konusu question of debate n.
sadece belirli bir alanı ilgilendiren tartışma/araştırma konusu topicality n.
tartışma konusu vein n.
tartışma konusu hare n.
tartışma konusu olma mootness n.
öneri yerine, öneriyi yapan kişi tartışma konusu edilerek iddialara karşı çıkmak argumentum ad hominem v.
yeniden tartışma konusu yapmak relitigate v.
tartışma konusu olmak be subject of debate v.
tartışma konusu olan contentious adj.
tartışma konusu olan opinable [obsolete] adj.
tartışma konusu olma potansiyeli taşıyan opinionable adj.
tartışma konusu olan opinionable adj.
tartışma konusu olan disputable [obsolete] adj.
Phrasals
tartışma konusu açmak call up v.
Colloquial
tartışma konusu indaba [south africa] n.
Idioms
tartışma konusu matter of opinion n.
tartışma konusu a bone of contention n.
tartışma nedeni/konusu the bone of contention n.
tartışma konusu haline getirmek make it wise v.
tartışma konusu olmak be a matter of opinion v.
tartışma konusu olmaktan çıkmak be a moot point v.
tartışma konusu olmaktan çıkmak be a moot question v.
bir şeyi tartışma konusu yapmak bring/call/throw something into question v.
tartışma konusu yapmak call in question v.
tartışma konusu yapmak call in question v.
(bir şeyi) tartışma konusu yapmak call in question (something) v.
Speaking
tartışma konusu the matter in question expr.
Law
tartışma konusu moot point n.
tartışma konusu moot question n.
tartışma konusu olmayan indisputable adj.
Latin
öneri yerine, öneriyi yapan kişi tartışma konusu edilerek iddialara karşı çıkan ad hominem adj.