(bir şeyi) etkilemek

Sens de "(bir şeyi) etkilemek" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 2 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
Phrasals
1	Phrasals	(bir şeyi) etkilemek	bear upon (something) v.
2	Phrasals	(bir şeyi) etkilemek	bear on (something) v.

Sens de "(bir şeyi) etkilemek" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 37 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
Phrasals
1	Phrasals	(birini/bir şeyi) etkilemek	impact on (someone or something) v.
The legal basis selected only allows advertising to be regulated where it impacts on the internal market. Seçilen yasal dayanak, reklamın yalnızca iç pazarı etkilediği durumlarda düzenlenmesine izin vermektedir. More Sentences
2	Phrasals	birini/bir şeyi etkilemek	impinge upon someone or something v.
3	Phrasals	birini/bir şeyi etkilemek	impinge on someone or something v.
4	Phrasals	(birini/bir şeyi) etkilemek	spill over on (someone or something) v.
5	Phrasals	(birini/bir şeyi) etkilemek	spill over onto (someone or something) v.
6	Phrasals	(birini/bir şeyi) bir şekilde etkilemek	act upon (someone or something) v.
7	Phrasals	(birini/bir şeyi) bir şekilde etkilemek	act on (someone or something) v.
8	Phrasals	birini/bir şeyi etkilemek	apply to someone or something v.
9	Phrasals	(birini/bir şeyi) olumsuz etkilemek	detract from (someone or something) v.
10	Phrasals	(birini/bir şeyi) etkilemek	impact upon (someone or something) v.
11	Phrasals	(birini/bir şeyi) etkilemek	redound on (someone or something) v.
12	Phrasals	dönüp (birini/bir şeyi) etkilemek	redound on (someone or something) v.
13	Phrasals	(birini/bir şeyi) etkilemek	redound upon (someone or something) v.
14	Phrasals	dönüp (birini/bir şeyi) etkilemek	redound upon (someone or something) v.
Colloquial
15	Colloquial	birini/bir şeyi çok etkilemek	hit somebody/something hard v.
Idioms
16	Idioms	(bir şeyi) olumsuz etkilemek	play old harry with (something) v.
17	Idioms	bir şeyi kötü/olumsuz etkilemek	put a crimp in something [us] v.
18	Idioms	bir şeyi kötü/olumsuz etkilemek	put a crimp on something [us] v.
19	Idioms	(birini/bir şeyi) hiç etkilememek/biraz etkilemek	have (any/some) bearing on (someone or something) v.
20	Idioms	(birini/bir şeyi) olumsuz etkilemek	deal (someone or something) a blow v.
21	Idioms	(birini/bir şeyi) kötü etkilemek	deal (someone or something) a blow v.
22	Idioms	birini/bir şeyi olumsuz etkilemek	deal somebody/something a blow v.
23	Idioms	birini/bir şeyi kötü etkilemek	deal somebody/something a blow v.
24	Idioms	birini/bir şeyi olumsuz etkilemek	deal a blow to somebody/something v.
25	Idioms	birini/bir şeyi kötü etkilemek	deal a blow to somebody/something v.
26	Idioms	(birini/bir şeyi) kötü etkilemek	have a bad effect (on someone or something) v.
27	Idioms	birini/bir şeyi etkilemek	have an impact on someone or something v.
28	Idioms	(birini/bir şeyi) etkilemek	have an effect on (someone or something) v.
29	Idioms	(birini/bir şeyi) derinden sarsmak/etkilemek/yaralamak	hit (someone or something) hard v.
30	Idioms	(birini/bir şeyi) olumsuz etkilemek	hit (someone or something) hard v.
31	Idioms	birini/bir şeyi çok etkilemek	hit someone for six v.
32	Idioms	birini/bir şeyi çok etkilemek	knock someone for six v.
33	Idioms	(birini/bir şeyi) etkilemek	make a difference in (someone or something) v.
34	Idioms	bir şeyi kötü etkilemek	play hell with something v.
35	Idioms	bir şeyi kötü etkilemek	play merry hell with something [uk] v.
36	Idioms	(birini/bir şeyi) olumsuz/kötü etkilemek	take a toll (on someone or something) v.
Slang
37	Slang	birini/bir şeyi kötü etkilemek	do a number on somebody/something [us] v.