Turc | Anglais | |||
---|---|---|---|---|
Phrasals | ||||
Phrasals | (açıklama yapmadan) ortadan kaybolmak | go away v. | ||
Reality doesn't go away just because you stop believing in it. Gerçeklik, sırf siz ona inanmayı bıraktığınız için ortadan kaybolmaz. More Sentences |