Turc | Anglais | |
---|---|---|
General | ||
General | (çukur) kazmak | burrow v. |
Turc | Anglais | |
---|---|---|
General | ||
General | çukur kazmak | dig v. |
General | çukur kazmak | dig a hole v. |
General | çukur kazmak | dig a pit v. |
General | çukur kazmak | burrow v. |
General | (bir şeye/yere) çukur kazmak | dig down v. |
General | (kazmak, çukur açmak veya parçalamak için) pençe ya da pati kullanmak | scratch v. |
General | çukur kazmak | pock v. |
Phrasals | ||
Phrasals | (bir şeye/yere) çukur kazmak | dig into (something) v. |
Phrasals | (bir şeye/yere) çukur kazmak | dig in (something) v. |
Phrasals | çukur kazmak/açmak | dig in v. |
Mining | ||
Mining | altına ulaşacak kadar derin çukur kazmak | bottom v. |
Mining | maden yatağını açığa çıkarıp gittiği yolu belirlemek için toprak yüzeyi boyunca çukur kazmak | costean [uk] v. |
Mining | maden yatağını açığa çıkarıp gittiği yolu belirlemek için toprak yüzeyi boyunca çukur kazmak | costeen [uk] v. |