Turc | Anglais | |||
---|---|---|---|---|
Colloquial | ||||
Colloquial | çok tanıdık | all too familiar expr. | ||
This is all too familiar in many of our urban areas. Kentsel alanlarımızın birçoğunda bu çok tanıdık. More Sentences |
||||
Idioms | ||||
Idioms | çok tanıdık | an old shoe n. | ||
Idioms | çok tanıdık | an old shoe n. |
Turc | Anglais | |
---|---|---|
General | ||
General | çok tanıdık gelen şey | déjà vu n. |
General | çok tanıdık kimse | old shoe n. |
General | çok tanıdık şey | old shoe n. |
General | çok tanıdık olan | old-shoe adj. |
Speaking | ||
Speaking | bana çok tanıdık geliyorsun | you look so familiar to me expr. |
Speaking | çok tanıdık geliyorsun | you look very familiar expr. |
Speaking | çok tanıdık geliyorsunuz | you look very familiar expr. |