|
- How far have we got with establishing a common visitor centre for the institutions in Brussels?
- Brüksel'deki kurumlar için ortak bir ziyaretçi merkezi oluşturma konusunda ne kadar yol aldık?
- This code will signal to the visitor's web browser that the original page can be found in a different location.
- Bu kod, ziyaretçinin web tarayıcısına orijinal sayfanın farklı bir konumda bulunabileceğine dair sinyal verecektir.
- The whole town accorded a hearty welcome to the visitor.
- Bütün kasaba ziyaretçiye içten bir karşılama yaptı.
- I've included a visitor's application.
- Bir ziyaretçi başvurusu ekledim.
- You have a visitor in reception.
- Resepsiyonda bir ziyaretçiniz var.
- She showed the visitor her baby.
- Ziyaretçiye bebeğini gösterdi.
- The child offered a flower to the visitor.
- Çocuk ziyaretçiye bir çiçek sundu.
- He let the visitor into the living room.
- O, ziyaretçinin oturma odasına girmesine izin verdi.
- We have a visitor this afternoon.
- Bu öğleden sonra bir ziyaretçimiz var.
- You should prepare a room for the visitor.
- Ziyaretçi için bir oda hazırlaman gerekir.
- Tom has a visitor.
- Tom'un bir ziyaretçisi var.
- The old woman studied the visitor carefully.
- Yaşlı kadın ziyaretçiyi dikkatle inceledi.
- When the visitor entered the room, we stood to greet him.
- Ziyaretçi sınıfa girdiğinde onu selamlamak için ayağa kalktık.
- The whole town accorded a hearty welcome to the visitor.
- Tüm kasaba ziyaretçiyi içtenlikle karşıladı.
- A strange atmosphere surrounds the visitor in this room.
- Bu odada garip bir atmosfer ziyaretçiyi çevreliyor.
- You've got a visitor.
- Bir ziyaretçin var.
- Tom is only supposed to have one visitor at a time.
- Tom'un aynı anda sadece bir ziyaretçisi olması gerekiyordu.
- The visitor sat across from me.
- Ziyaretçi karşımda oturdu.
- A strange atmosphere surrounds the visitor in this room.
- Bu odada ziyaretçiyi garip bir atmosfer sarıyor.
- Where can I find the visitor center?
- Ziyaretçi merkezini nerede bulabilirim?
- The visitor asked the class a question.
- Ziyaretçi sınıfa bir soru sordu.
- You have a visitor.
- Ziyaretçin var.
- We've got a visitor.
- Bir ziyaretçimiz var.
- I'm expecting a visitor, so I can't go out now.
- Bir ziyaretçi bekliyorum, bu yüzden şimdi dışarı çıkamam.
- He let the visitor into the living room.
- Ziyaretçinin oturma odasına girmesine izin verdi.
- We have a visitor.
- Ziyaretçimiz var.
- You have a visitor.
- Bir ziyaretçin var.
- I've included a visitor's application.
- Bir ziyaretçinin başvurusunu ekledim.
- We have a visitor.
- Bir ziyaretçimiz var.
- You have a visitor.
- Ziyaretçiniz var.
- The visitor left a message with his sister.
- Ziyaretçi, kız kardeşi ile bir mesaj bıraktı.
Show More (28)
|
