|
- As for the United States, to date it has provided financial support worth four hundred million dollars.
- Amerika Birleşik Devletleri ise bugüne kadar dört yüz milyon dolar değerinde mali destek sağlamıştır.
- Four hundred churches and 80 mosques have been burned down.
- Dört yüz kilise ve 80 cami yakıldı.
- Every day has eighty-six thousand four hundred seconds.
- Her günün seksen altı bin dört yüz saniyesi vardır.
- Four hundred fifty black pilots were in the group.
- Dört yüz elli siyah pilot gruptaydı.
- This city hasn't seen a major earthquake in four hundred years.
- Bu şehir dört yüz yıldır büyük bir deprem görmemişti.
- One hundred, two hundred, three hundred, four hundred, five hundred, six hundred, seven hundred, eight hundred, nine hundred, one thousand.
- Yüz, iki yüz, üç yüz, dört yüz, beş yüz, altı yüz, yedi yüz, sekiz yüz, dokuz yüz, bin.
- My daughter lives in Rio de Janeiro, which is four hundred miles away from Sao Paulo.
- Kızım Sao Paulo'dan dört yüz mil uzaktaki Rio de Janeiro'da yaşıyor.
- This city hasn't seen a major earthquake in four hundred years.
- Bu kent dört yüz yıl içinde büyük bir deprem görmedi.
- Four hundred and sixteen Chinese Olympic athletes are in Rio.
- Dört yüz on altı Çinli Olimpiyat sporcusu Rio'da.
- Four hundred million people speak English as their first language.
- Dört yüz milyon insan İngilizce'yi ana dili olarak konuşuyor.
- Four hundred million people speak English as their first language.
- Dört yüz milyon insan ana dil olarak İngilizce konuşmaktadırlar.
Show More (8)
|