Turco | Inglés | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | yararını görmek | gain v. | ||
She gained quite much from therapy. Terapinin çok yararını gördü. More Sentences |
||||
General | yararını görmek | reap the benefit of v. | ||
General | yararını görmek | see the benefit (of something) v. | ||
General | yararını görmek | enjoy the benefit v. |
Turco | Inglés | |
---|---|---|
General | ||
General | birşeyin yararını görmek | reap the benefit of v. |
Phrasals | ||
Phrasals | (bir şey) yapmanın yararını görmek | gain (something) by (doing something) v. |
Phrasals | (bir şey) yapmanın yararını görmek | gain something by doing something v. |
Phrasals | (bir şeyin) yararını görmek | gain from (something) v. |
Phrasals | bir şeyin yararını/faydasını görmek | gain from something v. |
Phrasals | '-in yararını görmek | gain from v. |
Colloquial | ||
Colloquial | yapmanın yararını görmek | gain by doing v. |