yönetilen - Turco Inglés Diccionario

yönetilen

Significados de "yönetilen" en diccionario inglés turco : 5 resultado(s)

Turco Inglés
General
yönetilen directed adj.
This movie was written and directed by Tom Jackson.
Bu film Tom Jackson tarafından yazıldı ve yönetildi.

More Sentences
Politics
yönetilen governed adj.
The world is not governed by the Old Testament.
Dünya Eski Ahit'e göre yönetilmiyor.

More Sentences
General
yönetilen ruled adj.
yönetilen administered adj.
Linguistics
yönetilen governed adj.

Significados de "yönetilen" con otros términos en diccionario inglés turco: 158 resultado(s)

Turco Inglés
General
sosyalizmle yönetilen socialist adj.
It is a socialist country.
Burası sosyalizmle yönetilen bir ülke.

More Sentences
Trade/Economic
iyi yönetilen well-run adj.
Sweden has a well-run economy.
İsveç iyi yönetilen bir ekonomiye sahip.

More Sentences
General
yönetilen ekonomi managed economy n.
aşırı yönetilen toplum overmanaged society n.
kral veya kraliçe tarafından yönetilen ülke kingdom n.
yönetilen giriş managed access n.
kadınlarca yönetilen toplum gynecocracy n.
yetkisini veren makamca yönetilen geçici bir federal mahkeme provisional court n.
çoğunlukla valilerce yönetilen ve yönetim bakımından bir ölçüde bağımsızlığı olan büyük il state n.
bir prens tarafından yönetilen ülke principality n.
halkın seçtiği temsilcilerce yönetilen ülke veya devlet democracy n.
yönetilen bölge dominion n.
karı koca tarafından yönetilen iş a mom-and-pop business n.
kadınlarca yönetilen toplum gynaecocracy n.
isyancılar tarafından yönetilen bölge rebeldom n.
nahal üyeleri tarafından kurulan veya yönetilen zirai yerleşim bölgesi nahal n.
ev gibi yönetilen yer menage n.
1960'ta bağımsız hale gelen ve geçici askeri hükümetle yönetilen bir kuzeybatı afrika ülkesi muritaniya n.
tek adamla yönetilen kurum one-man band n.
tek adamla yönetilen işletme one-man band n.
halkın seçtiği temsilcilerce yönetilen ülke veya devlet commonalty [obsolete] n.
bir patron tarafından yönetilen sömürü çalışma düzeni padronism [us] n.
britanya tarafından yönetilen ülkelere ait para birimi penny n.
başkası tarafından yönetilen kimse sock puppet n.
sultan tarafından yönetilen ülke soldanrie n.
toprak sahibi soylularca yönetilen hükûmet anlayışı squirarchy n.
toprak ağaları tarafından yönetilen hükûmet türü squirarchy n.
toprak sahibi soylularca yönetilen hükûmet squirearchy n.
(meşruti monarşi ile yönetilen bir ülkede) hükumet bayrağı standard n.
kolay yönetilen wieldy adj.
piskoposlarca yönetilen episcopal adj.
en kolay yönetilen wieldiest adj.
içeriden yönetilen inner-directed adj.
iyi yönetilen well-conducted adj.
abd tarafından yönetilen u.s-led adj.
kural ile yönetilen rule-governed adj.
bağımsız yönetilen independently managed adj.
ustalıkla yönetilen tactical adj.
beyaz insanlar tarafından yönetilen white-ruled adj.
beyazlar tarafından yönetilen white-ruled adj.
iki kişi tarafından yönetilen two-man adj.
haşimilerce yönetilen hashemite adj.
tek kişi tarafından yönetilen one-man adj.
tek bir kadın tarafından yönetilen one-woman adj.
kilise yasalarıyla yönetilen cleric adj.
kolay yönetilen clever [dialect] adj.
üstten yönetilen satellite adj.
üstten yönetilen satellitic adj.
şirket usulü yönetilen corporatist adj.
bağımsız olarak yönetilen bölümlere ait feudal adj.
prens tarafından yönetilen princely adj.
Colloquial
belli bir konunun tartışılmasına aracı olan ve genelde kolektif olarak yönetilen instagram hesabı flop account n.
Idioms
iyi yönetilen ve verimli iş tight ship n.
iyi yönetilen ev tight ship n.
iyi yönetilen ve verimli organizasyon tight ship n.
tek bir kadın tarafından yazılan yönetilen ve oynanan tiyatro oyunu one-woman show n.
annesi tarafından yönetilen/kontrol edilen tied to one's mother's apron strings adj.
annesi/karısı/biri tarafından yönetilen/kontrol edilen (tied to) your mother's, wife's, etc. apron strings adj.
(biri) tarafından yönetilen/kontrol edilen tied to (someone's) apron strings adj.
Trade/Economic
yediemin tarafından yönetilen mülk trust estate n.
aynı şirket tarafından yönetilen bağlı şirket affiliate n.
bir başka banka veya bankalar topluluğunca yönetilen bir kredi planına katılan banka associate member n.
devlet tarafından yönetilen şirket state-run company n.
devlet tarafından yönetilen yatırım kuruluşları government financing agencies n.
ortak yönetilen stok co-managed inventory n.
yeddiemin tarafından yönetilen varlık trust n.
yönetilen fiyatlar administered prices n.
yönetilen varlıklar assets under management n.
yönetilen dalgalı kur rejimi managed float regime n.
yönetilen fonlar managed funds n.
eskiden ingilizler tarafından yönetilen filistin'de kullanılan bir para birimi mil n.
satıcı tarafından yönetilen stok vmi (vendor managed inventory) abrev.
Politics
naipler tarafından yönetilen ülke regency n.
deneyimsiz kişilerce yönetilen hükümet neocracy n.
abd'nin tayin ettiği vali veya seçilmiş yasama organı tarafından yönetilen, eyalet olmayan bölge territory n.
kanada'nın tayin ettiği vali veya seçilmiş yasama organı tarafından yönetilen, eyalet olmayan bölge territory n.
avustralya'nın tayin ettiği vali veya seçilmiş yasama organı tarafından yönetilen, eyalet olmayan bölge territory n.
tanrının isteği olduğu düşünülen kurallara göre yönetilen toplum theodemocracy n.
her biri kendi hükümdarı tarafından yönetilen üç bölge triarchy n.
her biri kendi hükümdarı tarafından yönetilen üç bölgenin birleşimi triarchy n.
bir diktatör tarafından yönetilen devlet dictatorship n.
dini bir kuruluş tarafından yönetilen mahalli okul parochial school n.
federal hükümetçe yönetilen kabile bölgesi fata n.
federal hükümetçe yönetilen kabile bölgesi federally administered tribal areas n.
iki bağımsız otorite tarafından yönetilen bölge diarchy n.
kişiler tarafından yönetilen koloni proprietary colony n.
şirketler tarafından yönetilen koloni proprietary colony n.
tüm sigorta ödemelerinin devlet tarafından yönetilen bir fonda toplandığı ve sağlık harcamalarının da bu ortak fondan karşılandığı sistem single-payer health care n.
liyakatsiz kişiler tarafından yönetilen hükümet kakistocracy n.
mutlakıyetle yönetilen ülke autarchic n.
genel vali tarafından yönetilen arazi viceroyalty n.
halkın desteklediği askeri bir diktatörce yönetilen merkezi hükümet sistemi bonapartism n.
dış güçler tarafından yönetilen hükümet heterarchy n.
despot tarafından yönetilen devlet veya prenslik despotat n.
despot tarafından yönetilen devlet veya prenslik despotate n.
despot tarafından yönetilen ülke despotism n.
dini güçle yönetilen ülke church-state n.
nazilerce yönetilen nazi adj.
tanrı tarafından yönetilen theonomous adj.
otarşiyle yönetilen autarchic adj.
despot tarafından yönetilen despotic adj.
devlet tarafından yönetilen parastatal adj.
Technical
servis sağlayıcı ve taşıyıcı tarafindan yönetilen güvenlik service provider and carrier managed security n.
windows için yönetilen yazılım yükleyici managed software installer for windows® n.
yönetilen iş servisleri managed business n.
harçların hesaptaki toplam varlıklara göre alındığı kişisel olarak yönetilen yatırım hesabı wrap account n.
el ile kumanda edilen veya yönetilen hand controlled adj.
Computer
yönetilen birimler managed volumes n.
yerel yönetilen adres locally administered address n.
bilgisayar tarafından yönetilen smart adj.
Informatics
kesilmelerle yönetilen interrupt driven n.
olaylarla yönetilen event-driven adj.
Telecom
evrensel olarak yönetilen adres universally administered address n.
Marine
(gemi) acemi biri tarafından yönetilen lubberly adj.
Biology
bezlerden salgılanan maddelerle yönetilen glandular adj.
Astronomy
uzaktan yönetilen bilimsel deneylerin araştırılması telescience n.
astrolojik olarak merkür'ün etkisinde doğmuş veya merkür tarafından yönetilen mercurial adj.
Astrology
hava ve ateş grubu burçlar tarafından yönetilen positive adj.
Social Sciences
(belirli topluluk kuralları ve gelenekler tarafından yönetilen) ailesel topluluk familistery n.
Education
(özellikle kilise tarafından yönetilen) özel okul grammar school [australia] n.
(kanada'da) büyük dini azınlık grupları için açılıp yerel vergilerle finanse edilen, okul yönetim kurulu tarafından yönetilen ve il eğitim müdürlüğüne bağlı okul separate school n.
History
malikane hanımı olan soylu kişi tarafından yönetilen mahkeme lady court n.
10.yy'larda danimarkalılarca yönetilen ingiltere'nin kuzey kesimi danelaw n.
zemindar tarafından yönetilen arazi zemindary n.
zemindar tarafından yönetilen arazi zamindary n.
zemindar tarafından yönetilen arazi zemindari n.
zemindar tarafından yönetilen arazi zamindari n.
xia hanedanı tarafından yönetilen halk hsia n.
(antik yunan'da) demokrasiyle yönetilen kentlerin halkları demos n.
roma senatosu ile yönetilen senatorial adj.
Religious
teokrasi ile yönetilen ülkenin hükümdarı theocrat n.
kutsal kişilerce yönetilen idari birim hagiocracy n.
(papaz ve yaşlılardan oluşan yetkili topluluk tarafından yönetilen) bölge veya kilise classis n.
imam tarafından yönetilen bölge imamate n.
doketistlerce yönetilen docetic adj.
doketistlerce yönetilen doketic adj.
dini bir kuruluş tarafından yönetilen mahalli okullara ait parochial adj.
dini bir kuruluş tarafından yönetilen mahalli okullar ile ilişkili parochial adj.
Geography
ingiltere'nin kuzeyinde batı yorkshire'da yerel hükümet tarafından yönetilen bir bölge kirklees n.
geçmişte kızıldeniz’deki güneybatı arabistan'da yer alan, cumhuriyetle yönetilen devlet north yemen n.
kuzeybatı ingiltere'de merseyside kontluğunda yerel hükümet tarafından yönetilen bir bölge knowsley n.
güneydoğu çin'in fujian eyaletinin açıklarında, tayvan boğazı'nda yer alan ve tayvan tarafından yönetilen bir ada matsu n.
güneydoğu çin'in fujian eyaletinin açıklarında, tayvan boğazı'nda yer alan ve tayvan tarafından yönetilen bir ada mazu n.
güneydoğu ingiltere'de, kent'te yer alan ve yerel hükümet tarafından yönetilen bir bölge medway n.
eskiden orta hindistan'da holkar hanedanı tarafından yönetilen bir eyalet holkar state n.
eskiden belçika'ya bağlı yönetilen ruanda ve burundi toprakları belgian east africa n.
orta ingiltere'de yerel hükümet tarafından yönetilen bir bölge sandwell n.
amerika'nın ispanyollarca yönetilen bölümleri spanish america n.
Military
genelkurmay başkanları tarafından yönetilen tatbikat jcs-directed exercise n.
merkezi olarak yönetilen madde centrally managed item n.
Theatre
ortak yönetilen tiyatrolar circuit n.
(vodvil sahnelenen tiyatroda) ortak yönetilen ve günde iki veya daha fazla gösteri sergileyen küçük tiyatrolar small time n.
Cinema
ortak yönetilen sinemalar circuit n.
Mythology
nors mitolojisinde devlerin dünyası jotunheim'ın utgard-loki tarafından yönetilen bölümü utgard n.
Abbreviation
piskoposlarca yönetilen epis adj.
piskoposlarca yönetilen episc. adj.
Ottoman Turkish
mutasarrıf tarafından yönetilen sancak mutessarifat n.
Modern Slang
anarko-kapitalizm sistemiyle yönetilen varsayımsal bir bölge ancapistan n.