wrap - Turco Inglés Diccionario

wrap

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Significados de "wrap" en diccionario turco inglés : 59 resultado(s)

Inglés Turco
Common Usage
wrap v. sarmak
I ate a banana wrapped in edible rice paper and caramel.
Yenilebilir pirinç kağıdı ve karamele sarılmış bir muz yedim.

More Sentences
General
wrap v. sarınmak
Tom wrapped himself in his blanket.
Tom battaniyesine sarındı.

More Sentences
wrap v. paket yapmak
Are you going to eat here or do you want us to wrap it?
Burada mı yiyeceksiniz yoksa paket yapmamızı mı istersiniz?

More Sentences
wrap v. dolamak
Tom wrapped his arm around her shoulder.
Tom kolunu onun omzuna doladı.

More Sentences
wrap v. sarmak
Tom wrapped the present.
Tom hediyeyi sarmıştı.

More Sentences
wrap v. paketlemek
Thought you'd want to wrap this one up, Gene.
Bunu paketlemek istersin diye düşündüm, Gene.

More Sentences
Technical
wrap v. paketlemek
Have you wrapped all your Christmas presents?
Bütün noel hediyelerini paketledin mi?

More Sentences
wrap v. sarmak
Wrap the pastry with a banana leaf.
Böreği muz yaprağıyla sar.

More Sentences
Common Usage
wrap n. sargı
General
wrap n. ambalaj kağıdı
wrap n. giysi
wrap n. sarılacak şey
wrap n. battaniye
wrap n. örtü
wrap n. sarınılan şey
wrap n. soğuğa karşı dış giysi (palto/ceket/şal gibi)
wrap n. sarma
wrap n. palto
wrap n. atkı
wrap n. şal
wrap n. eşarp
wrap n. paketleme
wrap n. paketleme malzemesi
wrap v. örtmek
wrap v. paket vb'ni sarmak
wrap v. bürümek
wrap v. bükmek
wrap v. paketlenmek
wrap v. katlamak
wrap v. sarmalamak
wrap v. üstünü örtmek
wrap v. üstünü kapamak
wrap v. gizlemek
wrap v. işgal etmek
wrap v. dikkatleri üzerine toplamak
wrap v. meşgul etmek
wrap adj. sarılı
wrap adj. sarılmış
Technical
wrap n. eşarp
wrap n. şal
wrap n. hortum üzerinde ekstra ipliklerle örülerek yapılan bir desen
wrap n. 3000 yarda eşdeğer bir bükme uzunluğu birimi
wrap v. sarmalamak
Computer
wrap n. kaydırma
wrap n. sar
wrap n. sarım
wrap expr. kaydır
Textile
wrap n. sarım
Automotive
wrap n. ambalaj
Medical
wrap n. vücudun krem, losyon, şifalı otlar vb. ile kaplanıp bezle sıkıca sarıldığı bir güzellik terapisi
wrap n. sargı malzemesi
Gastronomy
wrap n. dürüm
Cinema
wrap n. filmin çekiminin tamamlanması
wrap v. çekimi sonlandırmak
wrap v. çekimi bitirmek
wrap v. çekimi tamamlamak
Printery
wrap abrev. panoramik
wrap abrev. etek
wrap abrev. sarmalı elbise

Significados de "wrap" con otros términos en diccionario inglés turco: 255 resultado(s)

Inglés Turco
General
plastic wrap n. streç film
She wrapped her sandwich in plastic wrap.
Sandviçini streç filme sardı.

More Sentences
gift wrap v. hediye paketi yapmak
Can you gift wrap that?
Şunu hediye paketi yapabilir misin?

More Sentences
wrap up v. paketlemek
Have you wrapped up her presents yet?
Onun hediyelerini daha paketlemedin mi?

More Sentences
wrap up v. sona erdirmek
Pretty soon we'd better wrap up this break and get back to work.
Çok yakında bu molayı sona erdirsek ve işe geri gitsek iyi olur.

More Sentences
wrap up v. son vermek
Before we wrap up, let's take some questions from the audience.
Son vermeden önce, seyircilerden bazı sorular alalım.

More Sentences
wrap a towel v. havlu sarmak
Tom wrapped a towel around his waist.
Tom beline bir havlu sardı.

More Sentences
gift-wrap v. hediye paketi yapmak
Can you gift-wrap this, please?
Bunu hediye paketi yapar mısın, lütfen?

More Sentences
Phrasals
wrap up v. bitirmek
Let's wrap up this work now and go out drinking.
Şimdi bu işi bitirelim ve bir şeyler içmeye gidelim.

More Sentences
General
shrink-wrap n. yiyecekleri kitapları vb kaplamak ve korumak için kullanılan elastik ince tabaka
wrap-up n. sonuç
wrap-up n. başlık
wrap-up n. özet
cling wrap n. streç film
cord wrap n. kablo yuvası
ear wrap n. kulağa tutturulan bir çeşit küpe
ear wrap n. kulağı deldirmeden takılabilen bir tür küpe
body wrap n. (bakım amaçlı) vücut sargılama
body wrap n. vücut sargılama malzemeleri
gift wrap n. hediye paketleme kağıdı
gift-wrap n. hediye paketleme kağıdı
saran wrap® n. streç film
saran wrap® n. bir streç film markası
shrink-wrap n. soyu tükenmiş canlıların yumuşak dokulardan yoksun ve sıska bir şekilde tasvir edilmesi
wrap oneself in v. sarınmak
wrap up v. sarınmak
wrap up v. sarmak
wrap into a bundle v. denk yapmak
wrap up v. ambalajlamak
wrap it up v. kesmek
wrap oneself up v. sarınıp sarmalanmak
wrap up v. kalın giyinmek (soğuğa karşı)
wrap oneself up v. sarınmak
wrap around v. sarmak
wrap up in a bundle v. bohçalamak
wrap up v. sarınıp sarmalanmak
wrap up v. ambalaj yapmak
wrap up v. sarıp sarmalamak
wrap up v. sarılıp sarmalanmak
wrap oneself up v. bürünmek
wrap up v. özetlemek
wrap it up v. kısa kesmek
wrap up v. sarmalamak
wrap oneself up in v. bürünmek
wrap up in a bundle v. bohçe etmek
wrap up v. sarmak (paket vb'ni)
wrap up in cotton wool v. üzerine titremek
shrink-wrap v. sıkıca paketlemek
shrink-wrap v. sıkıca örtmek
wrap up in canvas v. beze sarmak
wrap up v. bez vs'ye sarmak
wrap up v. paket yapmak
stack them up and wrap rubber bands around them v. üst üste yığıp lastik bantlarla sarmak
wrap the leftovers v. kalanları paket yapmak
wrap a gift v. hediye sarmak
wrap-around adj. başa sarmalı
wrap-up adj. tamamlayan
wrap-up adj. sonuçlandıran
Phrasals
wrap up v. halletmek
wrap up v. sarınıp sarmalanmak
wrap up v. sarmak
wrap up v. üstesinden gelmek
wrap up v. başarıyla sona erdirmek
wrap up v. tamamen dahil olmak
wrap up v. dibine kadar batmak
wrap up v. kağıdı katlamak
wrap up v. kağıdı kıvırmak
wrap (someone or something) in (something) v. (birini/bir şeyi bir şeye) sarmak
wrap (someone or something) in (something) v. (birini/bir şeyi bir şeyle) sarmak
wrap (someone or something) up in (something) v. (birini/bir şeyi bir şeye) sarmak
wrap (someone or something) up in (something) v. (birini/bir şeyi bir şeyle) sarmak
wrap (someone or something) up with (something) v. (birini/bir şeyi bir şeye) sarmak
wrap (someone or something) up with (something) v. (birini/bir şeyi bir şeyle) sarmak
wrap around (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) etrafına sarılmak
wrap around (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) etrafına dolanmak
wrap around (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) etrafına sarmak
wrap around (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) etrafına dolamak
wrap in v. -e sarmak
wrap in v. ile sarmak
wrap in v. içine sarmak
wrap something up v. bir şeyi tamamlamak
wrap something up v. bir şeyi bitirmek
wrap something up v. bir şeyi sonuçlandırmak
wrap something up v. bir şeyi toparlayıp bir sonuca bağlamak
Colloquial
wrap in cotton wool v. pamuklar içinde saklamak
wrap up v. toparlamak
wrap it up v. sadede gelmek
wrap it up v. asıl konuya gelmek
wrap it up v. konuyu toparlamak
wrap it up v. sessiz olmak
wrap it up v. konuşmayı/gürültü yapmayı kesmek
wrap (up) [australia] v. (birini) göklere çıkarmak
wrap car around v. arabayı (büyük bir süratle) çarpmak
don't be a fool, wrap your tool expr. aptallık etme, korun
don't be a fool, wrap your tool expr. aptallık etme, korunmadan cinsel ilişkiye girme
Idioms
wrap somebody up in cotton wool v. pamuklara sarmak
wrap one's car around something v. arabayı (büyük bir süratle) bir yere çarpmak
wrap one's head around something v. bir şeyi/ bir şeye aklı almak/ermek
wrap my head around v. bir şeyi anlamaya/kavramaya çalışmak
wrap one's head around v. bir şeyi anlamaya/kavramaya çalışmak
wrap around one's little finger v. birini kolayca kandırabilmek
wrap around one's little finger v. istediğini yaptırabilmek
wrap/drape oneself in the flag v. milliyetçilik kisvesine bürünmek
wrap someone around one's little finger v. parmağında oynatmak
wrap around one's little finger v. parmağının ucunda oynatmak
wrap around one's little finger v. parmağında oynatmak
wrap oneself in the flag v. ülkesi için yapıyormuş gibi yapmak
wrap yourself in the flag v. yurtseverlik kisvesine bürünmek
wrap oneself in the flag v. ülkesi için yapıyormuş izlenimi vermek
wrap somebody up in cotton wool v. üzerine titremek
wrap somebody up in cotton wool v. üstüne titremek
wrap around one's finger v. parmağında oynatmak
wrap around one's finger v. kolayca kandırabilmek
wrap around one's finger v. istediğini yaptırabilmek
wrap around one's finger v. küçük parmağında oynatmak
wrap around one's finger v. parmağının ucunda oynatmak
wrap around one's finger v. serçe parmağında oynatmak
wrap someone around your little finger v. birini parmağında oynatmak
wrap someone around your little finger v. birini kolayca kandırabilmek
wrap someone around your little finger v. birine istediğini yaptırabilmek
wrap someone around your little finger v. birini küçük parmağında oynatmak
wrap someone around your little finger v. birini parmağının ucunda oynatmak
wrap someone around your little finger v. birini serçe parmağında oynatmak
wrap somebody around your little finger v. birini parmağında oynatmak
wrap somebody around your little finger v. birini kolayca kandırabilmek
wrap somebody around your little finger v. birine istediğini yaptırabilmek
wrap somebody around your little finger v. birini küçük parmağında oynatmak
wrap somebody around your little finger v. birini parmağının ucunda oynatmak
wrap somebody around your little finger v. birini serçe parmağında oynatmak
wrap somebody round your little finger v. birini parmağında oynatmak
wrap somebody round your little finger v. birini kolayca kandırabilmek
wrap somebody round your little finger v. birine istediğini yaptırabilmek
wrap somebody round your little finger v. birini küçük parmağında oynatmak
wrap somebody round your little finger v. birini parmağının ucunda oynatmak
wrap somebody round your little finger v. birini serçe parmağında oynatmak
wrap (someone) round (one's) (little) finger v. (birini) (küçük) parmağında oynatmak
wrap (someone) round (one's) (little) finger v. (birini) parmağının ucuyla/ucunda oynatmak
wrap (someone) round (one's) (little) finger v. (birini) kukla gibi oynatmak
wrap (someone) round (one's) (little) finger v. (birine) her istediğini yaptırmak
wrap (someone) round (one's) (little) finger v. (birini) parmağında oynatmak
wrap (someone) round (one's) (little) finger v. (birini) elinde oyuncak etmek
wrap (someone) round (one's) (little) finger v. (birini) tamamen kontrol altına almak
wrap (someone) round (one's) (little) finger v. (birini) istediği gibi yönetmek
wrap someone in cotton wool v. birini pamuklara sarmak
wrap someone in cotton wool v. birinin üzerine titremek
wrap someone in cotton wool v. birinin üstüne titremek
Speaking
that's a wrap expr. bugünlük bu kadar
wrap your legs around my neck expr. bacaklarını boynuma dola
it's a wrap expr. bugünlük bu kadar
it's a wrap expr. çekim bitti
that's a wrap expr. çekim bitti
can you wrap it as a gift? expr. hediye paketi yapabilir misiniz?
wrap your arms around my neck expr. kollarını boynuma dola
wrap the leftovers expr. kalanları paket yap
let's wrap it up expr. toparlayalım
Industry
shrink-wrap adj. shrink ambalaja ait
shrink-wrap adj. shrink ambalaj ile ilgili
shrink-wrap adj. (iade hakkının uygulanması için) ambalaj açmama şartı sunan resmi anlaşmaya ait
shrink-wrap adj. (iade hakkının uygulanması için) ambalaj açmama şartı sunan resmi anlaşma ile ilgili
Technical
downwinding wrap n. aşağıya sarım
downwound wrap n. aşağıya sarım
bubble wrap n. baloncuklu paket torbası
bubble wrap n. balonlu naylon
bubble wrap n. baloncuklu naylon
underwound wrap n. dibe sarılan sargılar
wrap spinning n. etrafına sarma hızı
bubble wrap n. hava baloncuklu paket
bubble wrap n. hava kabarcıklı ambalaj malzemesi
tie-wrap n. kayış
solderless (wrap type) n. lehimsiz (sarılmış tip)
shrink wrap n. polimer plastik filmden üretilen bir ambalaj malzemesi
shrink wrap n. shrink film ambalaj
word wrap n. sözcük kaydırma
shrink wrap n. şrinkli ambalaj
stretch wrap n. streç film
shrink wrap n. şrink film
wrap back test n. ters sargı deneyi
wire wrap n. tel sargı
wire wrap gun n. tel sarma tabancası
wrap account n. harçların hesaptaki toplam varlıklara göre alındığı kişisel olarak yönetilen yatırım hesabı
wrap around v. sarmak
wrap-around adj. başa sarmalı
wrap type adj. sarımlı tipli
Computer
irregular wrap n. düzensiz kaydırma
wrap prompt n. kaydırma isteği
text wrap n. metin akışı
center wrap n. ortaya kaydırma
right wrap n. sağa kaydırma
wrap prompt n. sarma isteği
left wrap n. sola kaydırma
text wrap n. sözcük kaydırma
click-wrap n. tıklama yoluyla kabul
shrink-wrap n. yırtma/açma suretiyle kabul
wrap around v. sarmalamak
wrap to ruler expr. cetvele kaydır
word-wrap text in object expr. metni nesnede kaydır
wrap around expr. metin çevresinde kaydırır
text wrap expr. metinle çevrele
wrap text expr. metni kaydır
no wrap expr. kaydırma yok
wrap text expr. metni sar
don't wrap text expr. metni kaydırma
wrap to window expr. pencerede kaydır
no wrap expr. sarma yok
wrap to window expr. pencereye kaydır
word wrap expr. sözcük kaydır
window wrap expr. pencerede kaydır
wrap to window expr. pencereye sar
text wrap expr. yazıyla çevrele
Informatics
word wrap n. sözcük kaydırma
Telecom
wrap-up n. çağrı sonrası iş
wrap up codes n. iş kodları
auto wrap-up n. oto toparlama
Textile
wrap-over blouse n. anvelop bluz
wrap-over blouse n. anvelop blüz
ballet-wrap cardigan n. önü vücudu sararak kapatılan kuşaklı hırka
Construction
house wrap n. binaları nem ve rutubetten korumak için kullanılan sentetik materyal
Automotive
outer wrap n. dış kovan
exhaust wrap n. egzoz yalıtımı
double wrap n. esnek tip fren bantı
wreck wrap n. hasarlı araç örtüsü
harness wrap n. kablo toplayıcı
shrink wrap n. streç film
Marine
line wrap n. ip sarma
Medical
wrap therapy n. sargı terapisi
sterilization wrap n. sterilizasyon ambalajı
Biology
sterilization wrap n. sterilizasyon poşeti
Tobacco
filter plug wrap n. filtre sargısı
no wrap pack n. filmsiz paket
Cinema
wrap party n. film çekimlerini tamamlama partisi
that's a wrap expr. bugünlük bu kadar
Slang
head wrap n. bandana
wrap [uk] n. toz halinde yasadışı uyuşturucu içeren küçük paket
wrap-up [australia] n. coşkulu tavsiye
wrap-up [australia] n. istekli tavsiye
wrap-up [australia] n. onur verici açıklama
wrap (one's) mind around v. anlamak
wrap it up v. prezervatif kullanmak
wrap it up v. prezervatif takmak
wrap up v. sesini kesmek
wrap up v. çenesini kapamak
wrap it before you tap it expr. (prezervatif) tak da öyle yap
wrap it before you tap it expr. (prezervatif) takmadan yapma
wrap it up [uk] expr. kes
wrap it up [uk] expr. sessiz ol
wrap it up [uk] expr. sesini kes
wrap it up [uk] expr. kısa kes
wrap it up [uk] expr. kapa çeneni
Gastronomy
beef wrap n. et dürüm
beef kebab wrap n. et dürüm
beef doner wrap n. et dürüm
chicken wrap n. tavuk dürüm
chicken kebab wrap n. tavuk dürüm
chicken doner wrap n. tavuk dürüm
Paleontology
shrink-wrap n. soyu tükenmiş canlıların yumuşak dokulardan yoksun ve sıska bir şekilde tasvir edilmesi
shrink wrap n. soyu tükenmiş canlıların yumuşak dokulardan yoksun ve sıska bir şekilde tasvir edilmesi