widespread

Significados de "widespread" en diccionario turco inglés : 6 resultado(s)

	Categoría	Inglés	Turco
Common Usage
1	Common Usage	widespread adj.	yaygın
This brings home how widespread terrorism and the effects of terrorism have become. Bu da terörizmin ve terörizmin etkilerinin ne kadar yaygın hale geldiğini gözler önüne sermektedir. More Sentences
General
2	General	widespread adj.	yaygın
What can the Members of the European Parliament do when faced with such a widespread disaster? Avrupa Parlamentosu üyeleri böylesine yaygın bir felaketle karşı karşıya kaldıklarında ne yapabilirler? More Sentences
3	General	widespread adj.	geniş çapta
For this reason this trial, which at the moment is experimental and temporary, should receive widespread support. Bu nedenle şu an için deneysel ve geçici olan bu çalışma geniş çaplı destek görmelidir. More Sentences
4	General	widespread adj.	geniş çaplı
His speech provoked widespread criticism. Konuşması geniş çaplı eleştirilere neden oldu. More Sentences
5	General	widespread adj.	alabildiğine açılmış
6	General	widespread adj.	geniş alana yayılmış

Significados de "widespread" con otros términos en diccionario inglés turco: 21 resultado(s)

	Categoría	Inglés	Turco
General
1	General	widespread support n.	yaygın destek
I am very pleased about the widespread support in Parliament for enlargement. Parlamento'da genişlemeye yönelik yaygın destekten büyük memnuniyet duyuyorum. More Sentences
2	General	become widespread v.	yaygınlaşmak
What about if polio, infantile paralysis, again becomes widespread? Peki ya çocuk felci yeniden yaygınlaşırsa ne olacak? More Sentences
3	General	widespread service n.	yaygın servis
4	General	widespread prejudice n.	yaygın önyargı
5	General	widespread impact n.	yaygın etki
6	General	become widespread v.	yaygın hale gelmek
7	General	make something widespread v.	yaygın hale getirmek
8	General	cause widespread devastation v.	büyük bir yıkıma neden olmak
9	General	have widespread media coverage v.	basında geniş yer bulmak
10	General	have widespread media coverage v.	medyada geniş yer bulmak
11	General	receive widespread media attention v.	medyada geniş yer bulmak
12	General	widespread the world v.	dünyaya yayılmak
13	General	widespread around the world v.	dünyaya yayılmak
14	General	receive widespread media coverage v.	medyada geniş yer almak
15	General	in a widespread manner adv.	yaygın bir şekilde
16	General	in a widespread manner adv.	yaygın olarak
Law
17	Law	widespread and gross violation n.	yaygın ve kapsamlı şekilde ihlal
Technical
18	Technical	control of geographically widespread processes n.	coğrafi olarak alanlara yayılan işlemlerin kontrolü
Medical
19	Medical	widespread use of adjuvant treatment n.	adjuvan tedavinin yaygın kullanımı
20	Medical	chronic widespread pain n.	kronik yaygın ağrı
21	Medical	widespread maculopapular rash n.	yaygın makulopapüler döküntü