vermek (meyve)

Significados de "vermek (meyve)" en diccionario inglés turco : 1 resultado(s)

	Categoría	Turco	Inglés
General
1	General	vermek (meyve)	bear v.

Significados de "vermek (meyve)" con otros términos en diccionario inglés turco: 18 resultado(s)

	Categoría	Turco	Inglés
Common Usage
1	Common Usage	(ürün/meyve) vermek	bear v.
Very heavy pressure was brought to bear on her to withdraw or compromise on her report. Raporunu geri çekmesi ya da taviz vermesi için kendisine çok ağır baskılar yapıldı. More Sentences
General
2	General	meyve vermek	bear fruit v.
This is a solution which will only bear fruit in the very long term, but it is the best one there is. Bu sadece çok uzun vadede meyvelerini verecek bir çözümdür, ancak var olan en iyi çözümdür. More Sentences
3	General	meyve vermek	yield fruit v.
The European Budget and its effects demonstrate that our support for cohesion policy is yielding fruit. Avrupa Bütçesi ve bunun etkileri, uyum politikasına verdiğimiz desteğin meyvelerini verdiğini göstermektedir. More Sentences
Idioms
4	Idioms	meyve vermek	bear fruit v.
This is a solution which will only bear fruit in the very long term, but it is the best one there is. Bu sadece çok uzun vadede meyvelerini verecek bir çözümdür, ancak var olan en iyi çözümdür. More Sentences
Common Usage
5	Common Usage	meyve vermek	fruit v.
General
6	General	vermek (meyve/sebze)	produce v.
7	General	vermek (meyve/tohum)	set v.
8	General	meyve vermek	set v.
9	General	meyve vermek	teem v.
10	General	meyve vermek	produce v.
11	General	meyve vermek	fructify v.
12	General	meyve vermek	put forth fruit v.
13	General	meyve vermek	produce fruit v.
14	General	meyve vermek	grain v.
Phrasals
15	Phrasals	meyve vermek (mecaz)	blossom forth v.
16	Phrasals	meyve vermek	fruit up v.
Technical
17	Technical	meyve vermek	yield v.
Archaic
18	Archaic	(çiçek, meyve) vermek	gem v.