the wealthy - Turco Inglés Diccionario

the wealthy

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Significados de "the wealthy" en diccionario turco inglés : 1 resultado(s)

Inglés Turco
General
the wealthy n. zenginler
In order to guarantee dignity for pensioners, we must agree to dip into these profits or the income of the wealthy.
Emeklilerin onurunu garanti altına almak için bu karlara ya da zenginlerin gelirlerine el atmayı kabul etmeliyiz.

More Sentences

Significados de "the wealthy" con otros términos en diccionario inglés turco: 17 resultado(s)

Inglés Turco
General
the wealthy n. zenginler
The population as a whole will suffer so that the wealthy can get away scot-free.
Zenginler paçayı kurtarabilsin diye tüm halk bundan zarar görecektir.

More Sentences
wealthy family n. varlıklı aile
When I was a child, only children from wealthy families had ringed notebooks.
Ben çocukken, sadece varlıklı ailelerin çocuklarının halkalı defterleri vardı.

More Sentences
wealthy miser n. kirli çıkı
wealthy neighbourhood n. zengin mahallesi
a wealthy/rich club n. zengin kulüp
wealthy man n. varlıklı/zengin adam
a wealthy person n. varlıklı kimse/kişi
wealthy merchant n. zengin tüccar
be married into (a wealthy family) v. (zengin bir aileye) gelin gitmek
get married into (a wealthy family) v. (zengin bir aileye) gelin gitmek
be married into (a wealthy family) v. evlenerek zengin bir aileye girmek
great and wealthy (person) adj. devletli
Proverb
early to bed and early to rise makes a man healthy, wealthy and wise erken kalkan yol alır
early to bed and early to rise, makes a man healthy, wealthy and wise erken yatmak erken kalkmak insanı sağlıklı, zengin ve akıllı yapar
early to bed, early to rise (makes a man healthy, wealthy, and wise) erken kalkan yol alır
early to bed, early to rise (makes a man healthy, wealthy, and wise) erken yatmak erken kalkmak insanı sağlıklı, zengin ve akıllı yapar
Colloquial
a wealthy man n. zengin/varlıklı bir adam