Inglés | Turco | |||
---|---|---|---|---|
Common Usage | ||||
Common Usage | ski n. | kayak | ||
The third amendment concerns removable attachments, such as ski boxes, and cornering. Üçüncü değişiklik, kayak kutuları ve viraj alma gibi çıkarılabilir eklentilerle ilgilidir. More Sentences |
||||
General | ||||
General | ski n. | kayakçılık | ||
According to an expert, neither mountaineering nor skiing is dangerous. Bir uzmana göre, ne dağcılık ne de kayakçılık tehlikelidir. More Sentences |
||||
General | ski v. | kaymak | ||
Let's ski. Hadi kayalım. More Sentences |
||||
General | ski v. | kayak yapmak | ||
I can't ski. Ben kayak yapamıyorum. More Sentences |
||||
Sport | ||||
Sport | ski n. | kayak | ||
A snow gun covered the ski slope with snow. Kayak pisti bir kar silahıyla vuruldu. More Sentences |
||||
Sport | ski v. | kaymak | ||
I prefer swimming to skiing. Yüzmeyi kaymaya tercih ederim. More Sentences |
||||
Sport | ski n. | ahşap kayak | ||
Sport | ski n. | metal kayak | ||
Sport | ski n. | plastik kayak | ||
Sport | ski n. | araçlara takılan kızak benzeri ayak | ||
Sport | ski n. | su kayağı | ||
Sport | ski v. | kayakla gitmek | ||
Sport | ski v. | kayarak geçmek | ||
Sport | ski v. | kayarak turlamak |