Turco - Inglés
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Francés - Inglés
Español - Inglés
Inglés Sinónimo
Sinónimo
Sobre nosotros
Herramientas
Recursos
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
Apagar las luces
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Sinónimo
Herramientas
Sobre nosotros
Recursos
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
EN-TR
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Español - Inglés
Francés - Inglés
Inglés Sinónimo
Turco - Inglés
Francés - Inglés
Español - Inglés
Alemán - Inglés
Historia
silver
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
Significados de
"silver"
en diccionario turco inglés : 49 resultado(s)
Categoría
Inglés
Turco
Common Usage
1
Common Usage
silver
adj.
gümüş
General
2
General
silver
n.
çatal bıçak
3
General
silver
n.
çatal (sofrada kullanılan)
4
General
silver
n.
gümüş eşya
5
General
silver
n.
gümüş rengi
6
General
silver
n.
bıçak ve kaşıklar
7
General
silver
n.
sim
8
General
silver
n.
gümüş para
9
General
silver
n.
gümüş
10
General
silver
n.
hanedan armacılığında kullanılan gümüş metali
11
General
silver
n.
hanedan armacılığında kullanılan beyaz renk
12
General
silver
v.
sırlamak
13
General
silver
v.
gümüş kaplamak
14
General
silver
v.
gümüşlemek
15
General
silver
v.
ağarmak
16
General
silver
v.
beyazlamak
17
General
silver
v.
gümüş renge dönüştürmek
18
General
silver
adj.
gümüş gibi parlayan
19
General
silver
adj.
gümüşten yapılmış
20
General
silver
adj.
yirmi beşinci yıl dönümüne dair
21
General
silver
adj.
bir dizinin yirmi beşinci etkinliğine dair
22
General
silver
adj.
yirmi beşinci (evlilik yıl dönümü)
23
General
silver
adj.
net ve çınlamalı sesi bulunan
24
General
silver
adj.
net ve çınlamalı ses çıkaran
25
General
silver
adj.
hoş tınılı
26
General
silver
adj.
ikna edici
27
General
silver
adj.
güçlü ve etkili şekilde ikna edici
28
General
silver
adj.
gümüşlü
29
General
silver
adj.
gümüş içeren
30
General
silver
adj.
gümüş veren
31
General
silver
adj.
kısmen gümüş ihtiva eden
32
General
silver
adj.
kısmen gümüşten oluşan
33
General
silver
adj.
para standardı olarak gümüş kullanımını destekleyen
34
General
silver
adj.
gümüşle kakılmış
35
General
silver
adj.
gümüş kaplı
36
General
silver
adj.
gümüş kaplanmış
37
General
silver
adj.
hanedan armacılığında kullanılan gümüş metaline ait
38
General
silver
adj.
hanedan armacılığında kullanılan beyaz renge ait
Technical
39
Technical
silver
v.
gümüşle kaplamak
Computer
40
Computer
silver
n.
açık gri
Dyeing
41
Dyeing
silver
n.
grinin hafif kahverengimsi olan orta bir tonu
Marine Biology
42
Marine Biology
silver
n.
kuzey pasifik kıyılarında görülen küçük bir somon
Zoology
43
Zoology
silver
n.
gümüş tilki
Social Sciences
44
Social Sciences
silver
adj.
panama kanal bölgesi'ndeki siyahi nüfusa ait
45
Social Sciences
silver
adj.
panama kanal bölgesi'ndeki siyahi nüfus için olan
History
46
History
silver
adj.
altın çağın ardından gelen daha az parlak döneme ait veya ilişkili
Geography
47
Geography
silver
n.
teksas eyaletinde şehir
Sport
48
Sport
silver
n.
gümüş madalya
Photography
49
Photography
silver
n.
gümüş bromür ve gümüş klorür gibi fotoğrafçılıkta kullanılan gümüş halojenürlere verilen ad
Significados de
"silver"
con otros términos en diccionario inglés turco: 500 resultado(s)
Categoría
Inglés
Turco
General
1
General
sterling silver
n.
som gümüş
2
General
silver fox
n.
gümüş tilki
3
General
silver plating
n.
gümüş kaplama
4
General
coin silver
n.
para gümüşü
5
General
silver fir
n.
gerçek köknar
6
General
silver jubilee
n.
evliliğin yirmi beşinci yıldönümü
7
General
silver wire
n.
gümüş tel
8
General
silver paper
n.
yaldızlı kağıt
9
General
silver poplar
n.
akkavak
10
General
silver screen
n.
sinema
11
General
nickel silver
n.
nikel gümüşü
12
General
silver fir
n.
akçam ağacı
13
General
silver poplar
n.
akçakavak
14
General
silver pheasant
n.
gümüşsülün
15
General
silver gray
n.
gümüş rengi
16
General
silver fox
n.
renar arjante
17
General
nickel silver
n.
almangümüşü
18
General
silver coin
n.
gümüş para
19
General
silver white
n.
gümüş beyazı
20
General
silver thread
n.
sırma
21
General
silver jubilee
n.
yirmi beşinci yıldönümü
22
General
the silver screen
n.
beyazperde
23
General
silver coins
n.
gümüş paralar
24
General
silver carp
n.
gümüş sazan
25
General
silver mine
n.
gümüş madeni
26
General
german silver
n.
almangümüşü
27
General
small silver coin
n.
akça
28
General
silver anniversary
n.
bir kuruluş vb'nin 25. yıl dönümü
29
General
beaten silver
n.
dövülmüş gümüş
30
General
silver leaf
n.
varak
31
General
silver fir
n.
ak köknar
32
General
silver grey
n.
gümüşrengi
33
General
silver bath
n.
gümüş banyosu
34
General
small silver coin
n.
akçe
35
General
silver money
n.
ak akçe
36
General
moondust silver
n.
aytozu grisi
37
General
silver mines
n.
gümüş madenleri
38
General
silver wedding
n.
evliliğin 25. yıldönümü
39
General
silver-gilt thread
n.
sırma
40
General
silver currency
n.
gümüş para
41
General
silver bullion
n.
gümüş külçe
42
General
silver plate
n.
gümüş kaplama
43
General
silver money
n.
gümüş para
44
General
standard silver
n.
gümüş alaşımı
45
General
silver wedding anniversary
n.
evliliğin 25.yıl dönümü
46
General
silver coinage
n.
gümüş bozuk para
47
General
silver rain
n.
gümüş yağmur
48
General
silver-plated cutlery
n.
gümüş ile kaplanmış kesiciler (bıçak vb.)
49
General
silver mirror
n.
gümüş ayna
50
General
silver bullet
n.
gümüş kurşun
51
General
silver vase
n.
gümüş vazo
52
General
silver designer
n.
gümüş tasarımcısı
53
General
silver eagle winged watch
n.
gümüş kartal kanatlı saat
54
General
silver ornaments
n.
gümüş süs eşyaları
55
General
silver dollar
n.
gümüş dolar
56
General
silver necklace
n.
gümüş kolye
57
General
silver foil wrapper
n.
alüminyum folyo
58
General
silver beater
n.
gümüşü döverek varak haline getiren kimse
59
General
silver cord
n.
kişinin fiziksel varlığı ile ruhsal varlığı arasındaki bağlantı
60
General
silver cord
n.
anne ile yavrusu arasındaki duygusal bağ
61
General
silver gilt
n.
gümüş kaplama
62
General
silver gilt
n.
gümüş görünümlü kaplama
63
General
silver lining
n.
bulutun beyaz kenarı
64
General
silver plate
n.
gümüş sofra takımı
65
General
silver plate
n.
gümüşle kaplı tabak çanak
66
General
silver stick [uk]
n.
sarayda görevli olan bazı ingiliz süvarilerine verilen bir unvan
67
General
silver storm
n.
ince buz
68
General
silver storm
n.
soğuğa maruz kalan ağaç gibi cisimlerin üzerindeki buz tabakası
69
General
silver storm
n.
şeffaf buz
70
General
silver triangle
n.
yasadışı uyuşturucu üretim merkezleri olan peru, bolivya ve kolombiya'yı kapsayan güney amerika bölgesi
71
General
silver-gilt
n.
ince altın tabakası ile kaplanmış gümüş
72
General
silver-worker
n.
gümüş işleyici
73
General
silver-worker
n.
gümüş eşyalar yapan veya onaran kimse
74
General
free silver
n.
serbest gümüş sikke basımını savunma
75
General
silver-plate
v.
gümüş kaplamak
76
General
silver-plate
v.
gümüşle kaplamak
77
General
hand to on a silver platter
v.
altın tepside sunmak
78
General
serve on a silver platter
v.
altın tepside sunmak
79
General
set one's sights on the silver screen
v.
gözünü beyazperdeye dikmek
80
General
head for silver screen
v.
gözünü beyazperdeye dikmek
81
General
silver-tongued
adj.
güzel konuşan
82
General
silver-haired
adj.
beyaz saçlı
83
General
silver-coloured
adj.
gümüşi
84
General
silver-plated
adj.
gümüş kaplama
85
General
silver-colored
adj.
gümüşi
86
General
silver [obsolete]
adj.
tatlı ve nazik
87
General
silver [obsolete]
adj.
huzurlu
88
General
silver [obsolete]
adj.
sakin
89
General
silver [obsolete]
adj.
uysal
90
General
silver-spoon
adj.
varlıklı aileden gelen
91
General
silver-spoon
adj.
ailesi varlıklı olan
92
General
silver-spoon
adj.
zengin çevreye sahip
93
General
silver-blue
adj.
rengi açık parlak mavi olan
94
General
silver-bodied
adj.
gövdesi gümüş grisi olan
95
General
silver-gray
adj.
gümüşi gri olan
96
General
silver-gray
adj.
gümüş grisi olan
97
General
silver-green
adj.
rengi açık parlak yeşil olan
98
General
silver-grey
adj.
gümüşi gri olan
99
General
silver-grey
adj.
gümüş grisi olan
100
General
silver-scaled
adj.
gövdesi tümüyle veya kısmen gümüşi pullarla kaplı olan
101
General
silver-white
adj.
gümüş beyazı olan
102
General
silver-white
adj.
gümüşi beyaz olan
Proverb
103
Proverb
speech is silver, but silence is gold
söz gümüşse sükut altındır
104
Proverb
every cloud has a silver lining
her şeyde bir hayır vardır
105
Proverb
every cloud has a silver lining
her işte bir hayır vardır
106
Proverb
speech is silver, but silence is gold
söz gümüş ise sükut altındır
107
Proverb
every cloud has a silver lining
her şerde bir hayır vardır
108
Proverb
every cloud has a silver lining
her hayırda bir şer her şerde bir hayır vardır
109
Proverb
every silver lining has a cloud
her iyi şeyin kötü bir yanı vardır
110
Proverb
every silver lining has a cloud
iyi şeyler kötü şeylere gebedir
111
Proverb
every silver lining has a cloud
her hayırda bir şer vardır
112
Proverb
every silver lining has a cloud
her an her şey olabilir
113
Proverb
every silver lining has a cloud
bir anda her şey ters yüz olabilir
114
Proverb
every silver lining has a cloud
çok gülen çok ağlar
115
Proverb
every dark cloud has a silver lining
her şeyde bir hayır vardır
116
Proverb
every dark cloud has a silver lining
her işte bir hayır vardır
117
Proverb
every dark cloud has a silver lining
her yokuşun bir inişi vardır
118
Proverb
every dark cloud has a silver lining
her şerde bir hayır vardır
119
Proverb
every dark cloud has a silver lining
her felakette bir hayır vardır
120
Proverb
every dark cloud has a silver lining
her gecenin bir sabahı vardır
121
Proverb
every dark cloud has a silver lining
gün doğmadan neler doğar
122
Proverb
speech is silver, but silence is golden
söz gümüşse sükut altındır
123
Proverb
speech is silver, silence is golden
söz gümüşse sükut altındır
Colloquial
124
Colloquial
silver state
n.
nevada eyaletinin takma adı
125
Colloquial
silver fox
n.
kır saçlı ve çekici adam
126
Colloquial
silver-spooned
adj.
varlıklı bir aileye doğmuş olan
127
Colloquial
silver-spooned
adj.
varlıklı bir aileye ait
128
Colloquial
silver-spooned
adj.
varlıklı bir aile ile ilişkili
129
Colloquial
born with a silver spoon in one's mouth
expr.
şanslı doğmuş
130
Colloquial
born with a silver spoon in one's mouth
expr.
varlıklı bir ailede doğmuş
131
Colloquial
and there's the silver lining
expr.
işte bu da bir umut ışığı
132
Colloquial
and there's the silver lining
expr.
işte bu da işin olumlu yanı/iyi tarafı
133
Colloquial
and there's the silver lining
expr.
en azından
134
Colloquial
and there's the silver lining
expr.
neyse ki
Idioms
135
Idioms
silver lining
n.
umut ışığı
136
Idioms
a silver lining
n.
şerrin içindeki hayır
137
Idioms
silver lining
n.
ümit kıvılcımı
138
Idioms
a silver lining
n.
umut ışığı
139
Idioms
silver lining
n.
şerrin içindeki hayır
140
Idioms
a silver lining
n.
ümit kıvılcımı
141
Idioms
silver spoon
n.
aileden (miras) kalan/gelen para/servet
142
Idioms
the silver screen
n.
beyaz perde
143
Idioms
every cloud has a silver lining
n.
gün doğmadan neler doğar
144
Idioms
silver bullet
n.
sihirli çözüm
145
Idioms
silver bullet
n.
sihirli değnek
146
Idioms
the silver screen
n.
sinema
147
Idioms
silver tongue
n.
tatlı dil
148
Idioms
silver lining
n.
umut ışığı
149
Idioms
silver bullet
n.
uzun süredir devam eden bir sorunu çabucak çözüveren bir çözüm
150
Idioms
silver-tongued
n.
(ikna etmek amacıyla) ağzı iyi laf yapan kimse
151
Idioms
thirty pieces of silver
n.
hainliğin sembolü
152
Idioms
thirty pieces of silver
n.
ihanetin sembolü
153
Idioms
silver plate
n.
taş plak
154
Idioms
a silver tongue
n.
tatlı dil
155
Idioms
a silver tongue
n.
yumuşak dil
156
Idioms
a silver tongue
n.
kibar konuşma
157
Idioms
a silver tongue
n.
ikna edici konuşma
158
Idioms
a silver tongue
n.
güçlü ve etkili konuşma
159
Idioms
silver surfer
n.
internet kullanımında uzman ileri yaşlı kimse
160
Idioms
silver surfer
n.
interneti iyi kullanan yaşlı kimse
161
Idioms
silver-tongued orator
n.
iyi bir hatip
162
Idioms
silver-tongued orator
n.
tatlı dilli bir konuşmacı
163
Idioms
silver-tongued orator
n.
ağzı iyi laf yapan bir konuşmacı
164
Idioms
silver-tongued orator
n.
konuşmayı bilen biri
165
Idioms
cross someone's palm with silver
v.
avucuna para saymak
166
Idioms
give/hand something to somebody on a silver platter
v.
birine bir şeyi altın tepside sunmak
167
Idioms
be born with a silver spoon in one's mouth
v.
kadir gecesi doğmuş olmak
168
Idioms
be born with a silver spoon in one's mouth
v.
zengin bir ailede doğmuş olmak
169
Idioms
cross someone's palm with silver
v.
(aldığı hizmetin) karşılığını ödemek
170
Idioms
be born with a silver spoon in one's mouth
v.
varlıklı bir ailede doğmuş olmak
171
Idioms
sell the family silver
v.
aile yadigarını satmak
172
Idioms
sell the family silver
v.
aile yadigarını elden çıkarmak
173
Idioms
sell the family silver
v.
hızlıca gelir/fayda elde etmek için aileden kalan değerli şeyleri satmak
174
Idioms
sell the family silver
v.
çok değerli bir şeyi elden çıkarmak
175
Idioms
sell the family silver
v.
hatıra olarak saklamaktansa elden çıkarmak
176
Idioms
sell the family silver
v.
değerli bir şeyi ilerisi için saklamaktansa elden çıkarmak
177
Idioms
sell the family silver
v.
hızlı fayda/para elde etmek için değerli bir bir şeyi elden çıkarmak
178
Idioms
have a silver tongue
v.
tatlı dilli olmak
179
Idioms
have a silver tongue
v.
ikna edici konuşabilmek
180
Idioms
have a silver tongue
v.
güçlü ve etkili konuşabilmek
181
Idioms
have a silver tongue
v.
konuşurken ustalıkla ikna edici olmak
182
Idioms
have a silver tongue
v.
dilbaz olmak
183
Idioms
have a silver tongue
v.
ikna edici olmak
184
Idioms
be born with a silver spoon in your mouth
v.
zengin bir ailede doğmuş olmak
185
Idioms
be born with a silver spoon in your mouth
v.
varlıklı bir ailede doğmuş olmak
186
Idioms
be born with a silver spoon in your mouth
v.
zenginliğin içine doğmuş olmak
187
Idioms
be born with a silver spoon in your mouth
v.
ağzında gümüş kaşıkla doğmak
188
Idioms
cross (one's) palm with silver
v.
(birinin) avucuna para saymak
189
Idioms
cross (one's) palm with silver
v.
(birine) rüşvet vermek
190
Idioms
cross (one's) palm with silver
v.
(birinin) eline/cebine para sıkıştırmak
191
Idioms
cross (one's) palm with silver
v.
(birine) para vermek/ödeme yapmak
192
Idioms
cross palm with silver
v.
avucuna para saymak
193
Idioms
cross palm with silver
v.
rüşvet vermek
194
Idioms
cross palm with silver
v.
eline/cebine para sıkıştırmak
195
Idioms
cross palm with silver
v.
para vermek/ödeme yapmak
196
Idioms
give (something) to (one) on a (silver) platter
v.
(birine bir şeyi) altın tepside sunmak/vermek
197
Idioms
hand (something) to (one) on a (silver) platter
v.
(birine bir şeyi altın/gümüş) tepside sunmak
198
Idioms
silver-tongued
adj.
dilbaz
199
Idioms
silver-tongued
adj.
tatlı dilli
200
Idioms
born with a silver spoon
adj.
varlıklı/zengin bir ailede doğmuş
201
Idioms
born with a silver spoon
adj.
ağzında gümüş kaşıkla doğmuş
202
Idioms
born with a silver spoon
adj.
zengin doğmuş
203
Idioms
born with a silver spoon
adj.
doğuştan zengin/varlıklı
204
Idioms
born with a silver spoon
adj.
aileden zengin/varlıklı
205
Idioms
born with a silver spoon
adj.
şanslı doğmuş
206
Idioms
born with a silver spoon
adj.
doğuştan şanslı
207
Idioms
born with a silver spoon
adj.
doğuştan şanslı ve zengin
208
Idioms
born with a silver spoon in his or her mouth
adj.
varlıklı/zengin bir ailede doğmuş
209
Idioms
born with a silver spoon in his or her mouth
adj.
ağzında gümüş kaşıkla doğmuş
210
Idioms
born with a silver spoon in his or her mouth
adj.
zengin doğmuş
211
Idioms
born with a silver spoon in his or her mouth
adj.
doğuştan zengin/varlıklı
212
Idioms
born with a silver spoon in his or her mouth
adj.
aileden zengin/varlıklı
213
Idioms
born with a silver spoon in mouth
adj.
varlıklı/zengin bir ailede doğmuş
214
Idioms
born with a silver spoon in mouth
adj.
ağzında gümüş kaşıkla doğmuş
215
Idioms
born with a silver spoon in mouth
adj.
zengin doğmuş
216
Idioms
born with a silver spoon in mouth
adj.
doğuştan zengin/varlıklı
217
Idioms
born with a silver spoon in mouth
adj.
aileden zengin/varlıklı
218
Idioms
every cloud has a silver lining
expr.
gün gelir devran döner
219
Idioms
every cloud has a silver lining
expr.
her yokuşun bir inişi vardır
220
Idioms
every cloud has a silver lining
expr.
her gecenin bir sabahı vardır
221
Idioms
every cloud has a silver lining
expr.
her felakette bir hayır vardır
222
Idioms
on a silver platter
expr.
gümüş tepside
223
Idioms
born with a silver spoon in one's mouth
expr.
kadir gecesi doğmuş
224
Idioms
speech is silver, silence is gold
expr.
söz gümüşse sükut altındır
225
Idioms
born with a silver spoon in one's mouth
expr.
zengin doğmuş
226
Idioms
silver plates [from french phrase s'il vous plaît meaning "please"]
expr.
lütfen
227
Idioms
silver plate [from french phrase s'il vous plaît meaning "please"]
expr.
lütfen
Speaking
228
Speaking
silver-plate
expr.
silvuple (lütfen)
Trade/Economic
229
Trade/Economic
silver standard
n.
gümüş standardı
230
Trade/Economic
silver certificate
n.
gümüş sertifikası
231
Trade/Economic
silver certificate
n.
gümüş belgesi
232
Trade/Economic
silver standard country
n.
gümüş para standardına bağlı ülke
233
Trade/Economic
free silver
n.
serbest gümüş sikke basımı
Law
234
Law
silver alert
n.
kayıp yaşlı uyarısı
235
Law
king's silver
n.
(erken dönem ingiliz hukukunda) ceza olarak ödenen para
Tourism
236
Tourism
silver service
n.
gümüş servis
237
Tourism
silver service
n.
yemek yiyen her kişinin kişisel ihtiyaçlarına uygun olarak, yiyeceklerin büyük bir tabakla masaya getirildiği ve müşterinin istediği porsiyonda kendisine verildiği restoran servisi
Technical
238
Technical
alloyed silver
n.
alaşımlı gümüş
239
Technical
german silver
n.
alman gümüşü
240
Technical
german silver articles
n.
alman gümüşü eşyalar
241
Technical
german silver
n.
almangümüşü
242
Technical
silver gilt
n.
altın yaldızlı gümüş
243
Technical
dore silver
n.
altınlı gümüş
244
Technical
silver glance
n.
argentit
245
Technical
king's silver
n.
arı gümüş
246
Technical
copper silver alloys
n.
bakır gümüş alaşımları
247
Technical
copper silver equilibrium phase diagramme
n.
bakır gümüş dengeli evre çizgesi
248
Technical
german silver
n.
beyaz metal
249
Technical
horn silver
n.
boynuz gümüşü
250
Technical
ph meter with a glass and silver reference combined electrode
n.
cam ve gümüş referans bileşik elektrotlu ph metre
251
Technical
chinese silver
n.
çin gümüşü
252
Technical
base silver
n.
düşük ayarlı gümüş
253
Technical
beaten silver
n.
dövülmüş gümüş
254
Technical
dore silver
n.
dore gümüşü
255
Technical
native silver
n.
doğal gümüş
256
Technical
beaten silver
n.
dövme gümüş
257
Technical
electrodeposited silver and silver alloy coatings
n.
elektrobirikimli gümüş ve gümüş alaşımı kaplamalar
258
Technical
methods for assessing the adhesion of electrodeposited silver and silver alloy coatings
n.
elektrolitik gümüş ve gümüş alaşımı kaplamaların yapışkanlığını değerlendirme yöntemleri
259
Technical
electrodeposited silver and silver alloy coatings
n.
elektrobirikimli ve gümüş alaşımı kaplamalar
260
Technical
electrodeposited silver and silver alloy coatings
n.
elektrolitik gümüş ve gümüş alaşımı kaplamalar
261
Technical
silver knife
n.
gümüş bıçak
262
Technical
silver oxygen alloys
n.
gümüş oksijen alaşımları
263
Technical
silver benzoate
n.
gümüş benzoat
264
Technical
silver fork
n.
gümüş çatal
265
Technical
silver ingot
n.
gümüş külçe
266
Technical
silver products
n.
gümüş ürünleri
267
Technical
silver crucible
n.
gümüş potası
268
Technical
silver fluoride
n.
gümüş folyo
269
Technical
silver content
n.
gümüş muhtevası
270
Technical
silver glance
n.
gümüş pırıltısı
271
Technical
silver bromide
n.
gümüş bromür
272
Technical
silver diethyldithiocarbamate
n.
gümüş dietilditiyokarbomat
273
Technical
silver telluride
n.
gümüş telürür
274
Technical
silver oil
n.
gümüş folyo
275
Technical
silver lead ore
n.
gümüş kurşun cevheri
276
Technical
silver oxygen system
n.
gümüş oksijen dizgesi
277
Technical
silver shot
n.
gümüş saçması
278
Technical
silver solder
n.
gümüş lehimi
279
Technical
gray silver
n.
gümüş karbonat
280
Technical
silver arsenite
n.
gümüş arsenit
281
Technical
silver plating
n.
gümüş kaplama
282
Technical
silver bath
n.
gümüş yunağı
283
Technical
silver cyanate
n.
gümüş siyanat
284
Technical
silver-exchanged zeolite
n.
gümüş değişimli zeolit
285
Technical
silver brazing alloy
n.
gümüşlü sert lehim alaşımı
286
Technical
silver-gray
n.
gümüş rengi
287
Technical
silver carbonate
n.
gümüş karbonat
288
Technical
silver copper system
n.
gümüş bakır dizgesi
289
Technical
silver jewellery alloys
n.
gümüş ziynet alaşımları
290
Technical
silver bromate
n.
gümüş bromat
291
Technical
silver production
n.
gümüş üretimi
292
Technical
refining of silver
n.
gümüş arıtımı
293
Technical
silver platinum alloys
n.
gümüş platin alaşımları
294
Technical
silver flakes
n.
gümüş florür
295
Technical
silver amalgam
n.
gümüşlü amalgam
296
Technical
silver soldering
n.
gümüş lehimi yapma
297
Technical
silver-based alloy
n.
gümüş esaslı alaşım
298
Technical
silver chloride
n.
gümüş klorür
299
Technical
silver copper equilibrium diagram
n.
gümüş bakır denge çizgesi
300
Technical
silver tetrafluorob orate
n.
gümüş dörtflorborat
301
Technical
silver oxide
n.
gümüş oksit
302
Technical
silver permanganate
n.
gümüş permanganat
303
Technical
silver autometallography
n.
gümüşlü zıtlık artırma
304
Technical
silver lustre
n.
gümüş parlaklığı
305
Technical
silver plated copper
n.
gümüş kaplı bakır
306
Technical
silver cyanide
n.
gümüş siyanür
307
Technical
silver brazing alloy
n.
gümüş-pirinç alaşımı
308
Technical
silver spoon
n.
gümüş kaşık
309
Technical
silver perchlorate
n.
gümüş perklorat
310
Technical
silver bath
n.
gümüş kaplama yunağı
311
Technical
silver wire
n.
gümüş tel
312
Technical
silver platinum system
n.
gümüş platin dizgesi
313
Technical
silver aluminium system
n.
gümüş aluminyum dizgesi
314
Technical
silver acetate
n.
gümüş asetat
315
Technical
brittle silver ore
n.
gevrek gümüş cevheri
316
Technical
silver sulphite
n.
gümüş sülfit
317
Technical
silver coated electrolytic copper wire
n.
gümüş kaplı elektrolitik bakır tel
318
Technical
silver electrode
n.
gümüş elektrot
319
Technical
silver tetratungstate
n.
gümüş dörttungstat
320
Technical
silver zinc battery
n.
gümüş çinko pili
321
Technical
silver persulphate titrimetric method
n.
gümüş persülfat titrimetrik metot
322
Technical
silver chain
n.
gümüş zincir
323
Technical
silver beating
n.
gümüş dövme
324
Technical
silver enhancement
n.
gümüş pulcuklar
325
Technical
silver nitrate
n.
gümüş nitrat
326
Technical
silver case
n.
gümüş zarf
327
Technical
silver cleaner
n.
gümüş parlatıcı
328
Technical
flat silver
n.
gümüş sofra takımı
329
Technical
silver band
n.
gümüş bant
330
Technical
silver phosphate
n.
gümüş fosfat
331
Technical
silver enhancement
n.
gümüşlü zıtlık artırma
332
Technical
silver case
n.
gümüş katman
333
Technical
silver aluminium phase diagram
n.
gümüş aluminyum evre çizgesi
334
Technical
silver sand
n.
gümüş kumu
335
Technical
silver-coated float glass miorror
n.
gümüş kaplamalı float cam ayna
336
Technical
silver diethyldithiocarbamate spectrometric method
n.
gümüş dietilditiyokarbamat spektrometrik metot
337
Technical
silver metavanadate
n.
gümüş metavanadat
338
Technical
silver refining
n.
gümüş arıtma
339
Technical
silver wool
n.
gümüş yünü
340
Technical
silver hydrogenfluoride
n.
gümüş hidrojenflorür
341
Technical
silver staining
n.
gümüş dekorlama
342
Technical
silver mirror
n.
gümüşlü ayna
343
Technical
silver bronze
n.
gümüş tuncu
344
Technical
silver base alloys
n.
gümüş temelli alaşımlar
345
Technical
silver chromate
n.
gümüş kromat
346
Technical
silver selenide
n.
gümüş selenür
347
Technical
silver brazing
n.
gümüş sert lehimi
348
Technical
silver alloys
n.
gümüş alaşımları
349
Technical
silver iodate
n.
gümüş iyodat
350
Technical
silver foil
n.
gümüş varağı
351
Technical
silver iodide
n.
gümüş iyodür
352
Technical
silver base alloy
n.
gümüş esaslı alaşım
353
Technical
silver rolling
n.
gümüş haddeleme
354
Technical
silver thiocyanate
n.
gümüş tiyosiyanat
355
Technical
silver standard
n.
gümüş para standardı
356
Technical
silver-plated nut
n.
gümüş kaplamalı somun
357
Technical
silver-grey
n.
gümüş rengi
358
Technical
silver fineness
n.
gümüş ayarı
359
Technical
silver leaf
n.
gümüş varak
360
Technical
silver staining
n.
gümüşlü dekorlama
361
Technical
silver cleaner paste
n.
gümüş parlatma macunu
362
Technical
silver sulphide
n.
gümüş sülfür
363
Technical
silver nitrite
n.
gümüş nitrit
364
Technical
silver sulphate
n.
gümüş sülfat
365
Technical
silver brazing
n.
gümüşlü sert lehimleme
366
Technical
silver plating
n.
gümüş ile kaplama
367
Technical
silver rod
n.
gümüş çubuk
368
Technical
silver salts
n.
gümüş tuzları
369
Technical
silver arsenate
n.
gümüş arsenat
370
Technical
silver sulfide
n.
gümüş sülfür
371
Technical
silver plated
n.
gümüş kaplama
372
Technical
silver powder
n.
gümüş tozu
373
Technical
dore silver
n.
ham gümüş
374
Technical
silver thaw
n.
ince buz
375
Technical
fine silver
n.
ince gümüş
376
Technical
coin silver
n.
madeni para yapımında kullanılan standart gümüş
377
Technical
german silver
n.
nikel gümüşü
378
Technical
oxygen- silver phase diagramme
n.
oksijen gümüş evre çizgesi
379
Technical
oxygen-silver system
n.
oksijen gümüş dizgesi
380
Technical
nickel silver
n.
nikel gümüşü
381
Technical
nanoscale silver
n.
nano-ölçekli gümüş
382
Technical
platinum-silver phase diagramme
n.
platin-gümüş evre çizgesi
383
Technical
platinum-silver system
n.
platin-gümüş dizgesi
384
Technical
bright silver
n.
parlak gümüş yaldız
385
Technical
fulminating silver
n.
patlayıcı gümüş
386
Technical
coin silver
n.
para gümüşü
387
Technical
refined silver
n.
rafine gümüş
388
Technical
cyanide silver plating
n.
siyanürlü gümüş kaplama
389
Technical
liquid silver
n.
sıvı gümüş
390
Technical
black silver
n.
siyah gümüş
391
Technical
squeegee silver
n.
sıkmaç gümüşü
392
Technical
silver wire
n.
sırma
393
Technical
sterling silver
n.
sterling gümüşü
394
Technical
black silver
n.
stefanit
395
Technical
ruby silver
n.
yakut gümüşü
396
Technical
german silver
n.
bakır ve çinko içeren bir nikel alaşımı
397
Technical
nickel silver
n.
bakır ve çinko içeren bir nikel alaşımı
398
Technical
silver point
n.
gümüşün erime noktası
399
Technical
silver steel
n.
gümüş oranı çok düşük olan bir çelik ve gümüş alaşımı
400
Technical
silver plate
v.
gümüşle kaplamak
401
Technical
silver plated
adj.
gümüş kaplı
402
Technical
silver plated
adj.
gümüşle kaplanmış
403
Technical
silver plated
adj.
gümüş kaplanmış
404
Technical
silver-plated
adj.
gümüş kaplamalı
405
Technical
palladium-silver
adj.
palladyum-gümüş
406
Technical
silver-plated on thread
adj.
vida dişleri gümüş kaplanmış
Textile
407
Textile
silver shoes
n.
gümüş rengi ayakkabılar
408
Textile
silver fox
n.
gümüş tilkinin değerli kürkü
Woodworking
409
Woodworking
silver maple
n.
gümüşi akçaağacın sert ve kırılgan odunu
410
Woodworking
silver quandong
n.
quandong ağacının kolay işlenebilir kerestesi
Automotive
411
Automotive
silver solder
n.
gümüş kaynağı lehimi
412
Automotive
silver plating
n.
gümüş kaplama
413
Automotive
silver blazing
n.
gümüş kaynağı
414
Automotive
silver solder
n.
gümüş lehim
415
Automotive
silver oxide battery
n.
gümüş oksitli akü
Mining
416
Mining
red silver
n.
pirarjirit minerali
417
Mining
red silver
n.
prustit minerali
418
Mining
white silver
n.
beyaz gümüş
419
Mining
natural silver
n.
doğal gümüş
420
Mining
silver deposit
n.
gümüş yatağı
421
Mining
silver-lead-zinc ore mining
n.
gümüş-kurşun-çinko madenciliği
422
Mining
red silver ore
n.
kızıl gümüş cevheri
423
Mining
silver thread
n.
sırma
424
Mining
brittle silver glance
n.
stefanit
425
Mining
dark red silver ore
n.
koyu kırmızı-siyah renkli bir gümüş antimon sülfit
Medical
426
Medical
silver poisoning
n.
arjirizm
427
Medical
silver sulfadiazine-impregnated central venous catheters
n.
gümüş sülfadiyazin kaplı santral venöz kateterler
428
Medical
silver leaf disease
n.
gümüş hastalığı
429
Medical
stained by silver method
adj.
gümüş metoduyla boyanan/boyanmış
Anatomy
430
Anatomy
vitreous silver
n.
camsı cisim
Pharmaceutics
431
Pharmaceutics
silver proteinate
n.
proteinat
432
Pharmaceutics
mild silver protein
n.
iltihaplı deri dokularının tedavisinde lokal antiseptik olarak kullanılan bir bileşik
Gastronomy
433
Gastronomy
silver hake
n.
mezgit balığı
Chemistry
434
Chemistry
caustic silver
n.
gümüş nitrat
435
Chemistry
caustic silver
n.
cehennem taşı
436
Chemistry
nitrate of silver
n.
gümüş nitrat
437
Chemistry
nitrate of silver
n.
fotoğrafçılıkta ve dağlama maddesi olarak kullanılan beyaz kristalli bir tuz
438
Chemistry
telluric silver
n.
hessit
439
Chemistry
reaction to ammoniacal silver nitrate
n.
amonyaklı gümüş nitrata reaksiyon
440
Chemistry
reaction to ammoniacal silver nitrate
n.
amonyaklı gümüş nitratla reaksiyon
441
Chemistry
antimonial silver
n.
antimonlu gümüş
442
Chemistry
silver glance
n.
argentit
443
Chemistry
silver-glance
n.
arjantit
444
Chemistry
silver nitrate
n.
cehennem taşı
445
Chemistry
silver nitrate solution
n.
gümüş nitrat çözeltisi
446
Chemistry
silver diethyldithiocarbamate
n.
gümüş dietilditiyokarbamat
447
Chemistry
silver white
n.
gümüş beyazı
448
Chemistry
silver sulfadiazine
n.
gümüş sülfadiazin
449
Chemistry
silver nitrate
n.
gümüş nitrat
450
Chemistry
silver platinum
n.
gümüşlü platin
451
Chemistry
silver-halide
n.
gümüş halojenür
452
Chemistry
silver halide
n.
gümüş halojenür
453
Chemistry
silver sodium zirconium hydrogenphosphate
n.
gümüş sodyum zirkonyum hidrojenfosfat
454
Chemistry
determination of silver content
n.
gümüş muhtevası tayini
455
Chemistry
chloride silver nitrate titration with chromate indicator
n.
kromat indikatörü yanında gümüş nitrat ile titrasyon
456
Chemistry
horn silver
n.
gümüş klorür içeren ve ışığa maruz kalması ile kararan beyaz-soluk sarı veya gri mineral
457
Chemistry
horn silver
n.
izomorf gümüş halojenür grubu
Biochemistry
458
Biochemistry
silver protein
n.
albümin veya jelatin ile gümüş oksit içeren antibakteriyel ve koloid bir ilaç
Marine Biology
459
Marine Biology
silver scabbardfish
n.
çatalkuyruk balığı
460
Marine Biology
silver salmon
n.
gümüş sombalığı
461
Marine Biology
silver-gray eel
n.
gümüşi yılan balığı
462
Marine Biology
silver scabbardfish
n.
palaska balığı
463
Marine Biology
silver sillago
n.
sivriburun gümüş
464
Marine Biology
american silver perch (bairdiella chrysoura)
n.
scianidae familyasına ait küçük gümüşi bir balık
465
Marine Biology
silver perch (bairdiella chrysoura)
n.
scianidae familyasına ait küçük gümüşi bir balık
466
Marine Biology
silver perch (bidyanus bidyanus)
n.
tatlısu levreği
467
Marine Biology
silver perch (morone americana)
n.
beyaz levrek
468
Marine Biology
silver perch (pomoxis annularis)
n.
genellikle küçük göletlerde yaşayan gümüş rengi bir balık
469
Marine Biology
silver jenny (eucinostomus gula)
n.
batı atlantik sahillerinde yaşayan gümüş renkli bir balık
470
Marine Biology
silver whiting (menticirrhus littoralis)
n.
abd'nin güney atlantik ve meksika körfezi kıyılarında yaşayan, gümüş grisi mat bir mezgit balığı
471
Marine Biology
silver bream
n.
tahta balığı
472
Marine Biology
silver shell
n.
atlantik kıyılarında görülen bir çift kabuklu
473
Marine Biology
silver scabbardfish
n.
çatal kuyruk
474
Marine Biology
silver belly [new zealand]
n.
tatlı suda yaşayan yılan balığı
475
Marine Biology
silver chub
n.
kuzey amerika'nın kuzeydoğusundaki akarsularda yaşayan semotilus cinsi bir balık
476
Marine Biology
silver eel
n.
kılkuyruk balığı
477
Marine Biology
silver eel
n.
cinsel olgunluğa henüz ulaşmış olup üremek için okyanusa dönmek üzere olan gümüşi yılan balığı
478
Marine Biology
silver gar
n.
zargana
479
Marine Biology
silver gar
n.
belone ve akraba cinslere mensup çeşitli yeşil ve gümüş renkli uzun ince balıklara verilen ad
480
Marine Biology
silver gar
n.
zargana familyasından avrupa'ya özgü uzun ve yeşil-gümüş renkli bir balık
481
Marine Biology
silver lunge
n.
abd’nin büyük göller bölgesi’nde ve kanada'da görülen, çatalsı kuyruğa sahip sarı benekli bir av balığı
482
Marine Biology
silver moonfish
n.
opah
483
Marine Biology
silver moonfish
n.
ay balığı
484
Marine Biology
silver perch
n.
abd'nin meksika ve new york arasında kalan doğu sahillerinde yaşayan bairdiella cinsi küçük gümüşi bir balık
485
Marine Biology
silver perch
n.
gümüş renkteki balık
486
Marine Biology
silver perch
n.
avustralya'ya özgü bidyanus cinsi bir tatlısu levreği
487
Marine Biology
silver trout
n.
gümüşi renkli bir alabalık çeşidi
488
Marine Biology
silver trout
n.
kızıl somonun denizle bağlantısı olmayan sularda yaşayan küçük bir çeşidi
489
Marine Biology
silver trout
n.
kaynak alabalığının yalnızca monadnock gölü'nde tespit edilmiş bir çeşidi
Zoology
490
Zoology
silver-tip
n.
bozayı
491
Zoology
silver-tip
n.
boz ayı
492
Zoology
silver-washed fritillary
n.
cengaver kelebek
493
Zoology
silver plover
n.
gümüşi yağmurcun
494
Zoology
silver pheasant
n.
gümüş sülün
495
Zoology
silver-spotted skipper
n.
gümüş benekli zıpzıp
496
Zoology
silver-studded blue
n.
gümüş lekeli esmergöz
497
Zoology
silver-studded blue
n.
gümüşlekeli esmergöz
498
Zoology
silver fox
n.
güney afrika tilkisi
499
Zoology
silver fox
n.
kara sırtlı çakal
500
Zoology
silver fox
n.
bir amerikan tavşanı cinsi
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of silver
×
Term Options
Corregir / Sugerir
Francés Inglés Diccionario
Español Inglés Diccionario
Alemán Inglés Diccionario
Inglés Sinónimo Diccionario
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy