Inglés | Turco | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | operating n. | işletme | ||
If there will be outside technical assistance, who will be operating it? Dışarıdan teknik yardım alınacaksa, bunu kim işletecek? More Sentences |
||||
Trade/Economic | ||||
Trade/Economic | operating n. | işletme | ||
The proposal allows operating aid of 6% and, in special cases, of up to 14%. Teklif, %6 ve özel durumlarda %14'e kadar işletme yardımına izin vermektedir. More Sentences |
||||
Trade/Economic | operating n. | işletim | ||
In the field of nuclear energy there are currently no commercial nuclear power plants operating in Turkey. Nükleer enerji sahasında, halen Türkiye’de işletimde bulunan ticari nükleer enerji santralleri yoktur. More Sentences |
||||
General | ||||
General | operating n. | çalıştırma | ||
General | operating n. | ameliyat | ||
General | operating adj. | faaliyette bulunan | ||
Trade/Economic | ||||
Trade/Economic | operating n. | işlem | ||
Trade/Economic | operating adj. | faaliyet yürüten | ||
Trade/Economic | operating adj. | işleten | ||
Trade/Economic | operating adj. | ulaşım veya imalat işlemlerinden kaynaklanan | ||
Trade/Economic | operating adj. | ulaşım veya imalat işlemleriyle ilgili | ||
Trade/Economic | operating adj. | kar-zararla ilgili | ||
Trade/Economic | operating adj. | gelir-giderle ilgili | ||
Technical | ||||
Technical | operating n. | ölçüm yapma | ||
Computer | ||||
Computer | operating n. | işletim | ||
Railway | ||||
Railway | operating adj. | trenlerin mekanik operasyonuyla doğrudan ilgilenen demiryolu çalışanlarıyla ilgili | ||
Railway | operating adj. | trenlerin mekanik operasyonuyla doğrudan ilgilenen demiryolu çalışanlarına ait | ||
Medical | ||||
Medical | operating adj. | işlemler için kullanılan | ||
Medical | operating adj. | işlemlerde kullanılan |