from now

Significados de "from now" en diccionario turco inglés : 1 resultado(s)

	Categoría	Inglés	Turco
General
1	General	from now adv.	şu andan itibaren
I'm going to make my own decisions from now. Şu andan itibaren kendi kararlarımı ben vereceğim. More Sentences

Significados de "from now" con otros términos en diccionario inglés turco: 18 resultado(s)

	Categoría	Inglés	Turco
General
1	General	from now on adv.	bundan böyle
Will it not be necessary, from now on, to speed up the accession of, for example, Turkey to the European Union? Bundan böyle örneğin Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne katılımını hızlandırmak gerekmeyecek mi? More Sentences
2	General	from now on adv.	bundan sonra
Hopefully we will see this happen and will see progress in the spring summits from now on. Umarız bunun gerçekleştiğini ve bundan sonra bahar zirvelerinde ilerleme kaydedildiğini görürüz. More Sentences
3	General	from now on adv.	artık
From now on, they can do whatever they like. Artık ne isterlerse yapabilirler. More Sentences
Colloquial
4	Colloquial	from now on expr.	şu andan itibaren
The international community must, from now on, make the move from these good intentions to positive action. Uluslararası toplum şu andan itibaren bu iyi niyetlerden olumlu eyleme geçmelidir. More Sentences
General
5	General	from then till now adv.	aradan
6	General	from now onward adv.	bundan sonra
7	General	from now onward adv.	bundan böyle
8	General	from now on adv.	şimdiden sonra
9	General	from now until tomorrow adv.	bugünden yarına kadar
10	General	from now on adv.	bundan sonrası için
11	General	for from now on adv.	bundan sonrası için
12	General	from now on adv.	bu tarihten itibaren
Colloquial
13	Colloquial	a year from now expr.	bundan bir yıl sonra
Speaking
14	Speaking	you'll be working in teams from now on expr.	bundan sonra takım olarak çalışacaksınız
15	Speaking	you'd better you hear it from me now than from somebody else later expr.	ileride başkalarından duyacağına şimdi benden duyman daha iyi
16	Speaking	where on earth did this come from now? expr.	şimdi durup dururken nereden çıktı bu?
17	Speaking	he/she is away from his/her desk (now) expr.	şu an yerinde değil
18	Speaking	he/she is away from his/her desk (now) expr.	şu an yerinde yok