frequent

Significados de "frequent" en diccionario turco inglés : 30 resultado(s)

	Categoría	Inglés	Turco
Common Usage
1	Common Usage	frequent adj.	sık
We cooperate with Georgia in frequent meetings of our Cooperation Council and Cooperation Committee. İşbirliği Konseyimiz ve İşbirliği Komitemizin sık toplantılarında Gürcistan ile işbirliği yapıyoruz. More Sentences
General
2	General	frequent adj.	sık görülen
It is indeed a worrying and all too frequent cause of occupational health problems. Bu gerçekten de endişe verici ve mesleki sağlık sorunlarının çok sık görülen bir nedenidir. More Sentences
3	General	frequent adj.	devamlı
Carelessness causes frequent accidents. Dikkatsizlik devamlı kazalara neden olur. More Sentences
4	General	frequent v.	sık sık gitmek
5	General	frequent v.	ayağı alışmak
6	General	frequent v.	kapısını aşındırmak
7	General	frequent v.	dadanmak
8	General	frequent v.	sık sık gitmek (bir yere)
9	General	frequent v.	takılmak
10	General	frequent v.	girip çıkmak
11	General	frequent v.	düzenli okumak
12	General	frequent v.	yazılarını takip etmek
13	General	frequent v.	(birinin) fikri veya yazıları hakkında bilgi edinmek
14	General	frequent adj.	yumrulu
15	General	frequent adj.	hızlı
16	General	frequent adj.	sık sık tekrarlanan
17	General	frequent adj.	sık sık olan
18	General	frequent adj.	yaygın
19	General	frequent adj.	alışılmış
20	General	frequent adj.	olağan
21	General	frequent adj.	kısa aralarla meydana gelen
22	General	frequent adj.	kısa aralıklı
23	General	frequent adj.	birbirine yakın konumlanmış
Technical
24	Technical	frequent adj.	olağan
25	Technical	frequent adj.	sık tekrarlayan
26	Technical	frequent adj.	yaygın
Archaic
27	Archaic	frequent adj.	aşina
28	Archaic	frequent adj.	tanıdık
29	Archaic	frequent adj.	sıkı fıkı
30	Archaic	frequent adj.	marifetli

Significados de "frequent" con otros términos en diccionario inglés turco: 49 resultado(s)

	Categoría	Inglés	Turco
General
1	General	more frequent adj.	daha sık
There are some examples already on the market, but this directive will make them much more frequent. Halihazırda piyasada bazı örnekler var ancak bu direktif bunları çok daha sık hale getirecektir. More Sentences
2	General	frequent intervals n.	sık aralıklar
3	General	frequent guest n.	sürekli konuk
4	General	the most frequent problem n.	en sık rastlanan problem
5	General	frequent-flier n.	sık sık uçak seyahati yapan kimse
6	General	make less frequent v.	seyrekleştirmek
7	General	become less frequent v.	seyrelmek
8	General	become frequent v.	sıklaşmak
9	General	frequent a place v.	eşiğini aşındırmak
10	General	have frequent infections v.	sık enfeksiyon geçirmek
11	General	frequent [obsolete] v.	sık yapmak
12	General	frequent [obsolete] v.	doluşmak
13	General	frequent [obsolete] v.	doldurmak
14	General	frequent [obsolete] v.	ilişki kurmak
15	General	frequent [obsolete] v.	bol miktarda vermek
16	General	frequent [obsolete] adj.	dolu (yer)
17	General	frequent [obsolete] adj.	kalabalık (yer)
18	General	frequent [obsolete] adj.	tam (katılım)
19	General	frequent [obsolete] adj.	çok sayıda (katılımcı)
20	General	frequent [obsolete] adj.	bol katılımlı (toplantı)
21	General	freq (frequent) abrev.	sık
22	General	freq (frequent) abrev.	sık meydana gelen
23	General	freq. (frequent) abrev.	sık
24	General	freq. (frequent) abrev.	sık meydana gelen
Tourism
25	Tourism	frequent destination n.	uğrak nokta
26	Tourism	frequent flier n.	hava yolu şirketinin sık uçan yolcu programına katılan kimse
27	Tourism	frequent flyer n.	sık uçak seyahati yapan kimse
28	Tourism	frequent flyer n.	hava yolu şirketinin sık uçan yolcu programına katılan kimse
29	Tourism	frequent-flyer n.	sık uçak seyahati yapan kimse
30	Tourism	frequent-flyer adj.	belirli sayıda mil seyahat edince ödül veren havayolu programına ait veya ilişkin
31	Tourism	frequent-flyer adj.	belirli sayıda mil seyahat edince ödül veren (havayolu şirketi programı)
Computer
32	Computer	frequent visitor n.	düzenli ziyaretçi
33	Computer	frequent visitor n.	sürekli ziyaretçi
Automotive
34	Automotive	frequent stalling n.	sürekli tekleme
Aeronautic
35	Aeronautic	frequent-flyer points n.	sık uçan yolcu mil puanı
36	Aeronautic	frequent-flyer program (ffp) n.	sık uçuş yapanlar için sadakat programı
37	Aeronautic	frequent-flyer program n.	sık uçan yolcu programı
38	Aeronautic	frequent-flyer program n.	uçakla sık sık seyahat eden kişilere (havayolu şirketi tarafından) sunulan ödül/puan/mil biriktirme/avantaj programı
Marine
39	Marine	most frequent wind direction n.	baskın frekanslı rüzgar yönü
Medical
40	Medical	most frequent symptom at initial diagnosis n.	başlangıç tanısında en sık görülen semptom
41	Medical	a frequent problem in children n.	çocuklarda sık görülen bir sorun
42	Medical	the most frequent type of cancer n.	en sık görülen kanser türü
43	Medical	the most frequent symptom n.	en sık rastlanan semptom
44	Medical	frequent falling n.	sık düşme
45	Medical	frequent awakening n.	sık uyanma
46	Medical	frequent diseases n.	sık görülen hastalıklar
Psychology
47	Psychology	frequent nail cut n.	sık tırnak kesme
Slang
48	Slang	frequent flier n.	başı ağrısa ambulans çağıran kimse
49	Slang	frequent flier n.	acil servis müdavimi