encourage

Significados de "encourage" en diccionario turco inglés : 16 resultado(s)

	Categoría	Inglés	Turco
Common Usage
1	Common Usage	encourage v.	cesaretlendirmek
That will only encourage Saddam Hussein and weaken Europe's unity and solidarity. Bu sadece Saddam Hüseyin'i cesaretlendirecek ve Avrupa'nın birlik ve beraberliğini zayıflatacaktır. More Sentences
2	Common Usage	encourage v.	yüreklendirmek
Tom encouraged Mary to write a letter to her parents. Tom, Mary'yi anne ve babasına mektup yazması için yüreklendirdi. More Sentences
3	Common Usage	encourage v.	özendirmek
Social media encourages us to share our private lives more. Sosyal medya bizi özel hayatlarımızı daha fazla paylaşmaya özendiriyor. More Sentences
4	Common Usage	encourage v.	cesaret vermek
I encouraged her to take the job. İşi kabul etmesi konusunda ona cesaret verdim. More Sentences
5	Common Usage	encourage v.	teşvik etmek
He was encouraging his son to ride his bike. Oğlunu bisiklete binmeye teşvik ediyordu. More Sentences
General
6	General	encourage v.	desteklemek
That is why several amendments have also been tabled in plenary and I would encourage you to support them. Bu nedenle genel kurulda bazı değişiklik önergeleri de sunuldu ve sizleri bunları desteklemeye davet ediyorum. More Sentences
7	General	encourage v.	cesaret vermek
Don't encourage him. Ona cesaret vermeyin. More Sentences
8	General	encourage v.	teşvik etmek
How can we encourage people to give blood more frequently and persuade more people to give? İnsanları daha sık kan vermeye nasıl teşvik edebilir ve daha fazla insanı kan vermeye nasıl ikna edebiliriz? More Sentences
Trade/Economic
9	Trade/Economic	encourage v.	teşvik etmek
We in Parliament welcome and wish to encourage a financing plan. Parlamento olarak bir finansman planını memnuniyetle karşılıyor ve teşvik etmek istiyoruz. More Sentences
Technical
10	Technical	encourage v.	teşvik etmek
Pursuant to this directive, the Member States must encourage the application of the standards contained on the list. Bu direktif uyarınca Üye Devletler listede yer alan standartların uygulanmasını teşvik etmelidir. More Sentences
General
11	General	encourage v.	korumak
12	General	encourage v.	kızıştırmak
13	General	encourage v.	isteklendirmek
14	General	encourage v.	takviye etmek
15	General	encourage v.	gayretlendirmek
Ottoman Turkish
16	Ottoman Turkish	encourage v.	teşcî etmek

Significados de "encourage" con otros términos en diccionario inglés turco: 27 resultado(s)

	Categoría	Inglés	Turco
General
1	General	encourage the investor v.	yatırımcıyı çekmek
2	General	encourage investment v.	yatırım çekmek
3	General	encourage hope v.	ümit vadetmek
4	General	encourage hope v.	ümit vermek
5	General	encourage participation v.	birinin katılımını sağlamak
6	General	encourage participation v.	katılım sağlamak
7	General	encourage someone to do something v.	birini bir şey yapması konusunda cesaretlendirmek
8	General	encourage someone in something v.	birini bir konunda/alanda cesaretlendirmek
9	General	promote (encourage) v.	desteklemek
10	General	encourage someone to do something v.	birini bir konuda/alanda cesaretlendirmek
Phrasals
11	Phrasals	encourage (one) in (something) v.	(birini bir konunda/alanda) cesaretlendirmek
12	Phrasals	encourage (one) in (something) v.	(birini bir konunda/alanda) desteklemek
13	Phrasals	encourage (one) in (something) v.	(birini bir konunda/alanda) teşvik etmek
14	Phrasals	encourage (one) in (something) v.	(birini bir konunda/alanda) gayretlendirmek
15	Phrasals	encourage (one) to (do something) v.	(birini bir şey yapması) için cesaretlendirmek
16	Phrasals	encourage (one) to (do something) v.	(birini bir şey yapması) için desteklemek
17	Phrasals	encourage (one) to (do something) v.	(birini bir şey yapması) için teşvik etmek
18	Phrasals	encourage (one) to (do something) v.	(birini bir şey yapması) için gayretlendirmek
19	Phrasals	encourage in v.	-de cesaretlendirmek
20	Phrasals	encourage in v.	-de teşvik etmek
21	Phrasals	encourage in v.	-de desteklemek
22	Phrasals	encourage in v.	-de gayretlendirmek
23	Phrasals	encourage to do v.	yapması için cesaretlendirmek
24	Phrasals	encourage to do v.	yapması için desteklemek
25	Phrasals	encourage to do v.	yapması için teşvik etmek
26	Phrasals	encourage to do v.	yapması için gayretlendirmek
Politics
27	Politics	committee for the technical adaptation of legislation on the introduction of measures to encourage improvements in the safety and health of workers at work n.	iş sağlığı ve güvenliği konusundaki iyileştirmelerin teşvik edilmesine ilişkin tedbirler getirilmesi hakkındaki mevzuatın teknik adaptasyonu komitesi