elde edilebilir

Significados de "elde edilebilir" en diccionario inglés turco : 23 resultado(s)

	Categoría	Turco	Inglés
General
1	General	elde edilebilir	grasp n.
Victory seemed within their grasp. Zafer elde edilebilir gibi görünüyordu. More Sentences
2	General	elde edilebilir	available adj.
No concrete results are available from that source to confirm any link between MAP and Crohn's disease. Bu kaynaktan MAP ve Crohn hastalığı arasındaki herhangi bir bağlantıyı doğrulayacak somut sonuçlar elde edilememiştir. More Sentences
3	General	elde edilebilir	open adj.
In addition, we must be open to extending the proportion that can be achieved by emission trade. Ayrıca emisyon ticareti ile elde edilebilecek oranın genişletilmesine de açık olmalıyız. More Sentences
4	General	elde edilebilir	obtainable adj.
5	General	elde edilebilir	enterable adj.
6	General	elde edilebilir	attainable adj.
7	General	elde edilebilir	procurable adj.
8	General	elde edilebilir	gainable adj.
9	General	elde edilebilir	recoverable adj.
10	General	elde edilebilir	gettable adj.
11	General	elde edilebilir	getable adj.
12	General	elde edilebilir	acquirable adj.
13	General	elde edilebilir	derivable adj.
14	General	elde edilebilir	ownable adj.
15	General	elde edilebilir	compassable adj.
16	General	elde edilebilir	parable [obsolete] adj.
17	General	elde edilebilir	feasible adj.
18	General	elde edilebilir	securable adj.
Colloquial
19	Colloquial	elde edilebilir	in reach expr.
Idioms
20	Idioms	elde edilebilir	within someone's reach expr.
21	Idioms	elde edilebilir	within one's grasp expr.
22	Idioms	elde edilebilir	within grasp expr.
Politics
23	Politics	elde edilebilir	accessible adj.

Significados de "elde edilebilir" con otros términos en diccionario inglés turco: 18 resultado(s)

	Categoría	Turco	Inglés
General
1	General	yeniden elde edilebilir olma	retrievableness n.
2	General	parayla elde edilebilir	venal adj.
3	General	yeniden elde edilebilir	reobtainable adj.
Colloquial
4	Colloquial	elde edilebilir yakınlığa	in reach expr.
Idioms
5	Idioms	elde edilebilir olmak	be within one's grasp v.
6	Idioms	elde edilebilir olmak	within someone's grasp v.
7	Idioms	elde edilebilir olmak	get within one's grasp v.
Trade/Economic
8	Trade/Economic	düşük faizle elde edilebilir (para)	cheap adj.
Technical
9	Technical	elde edilebilir en büyük kazanç	maximum available gain n.
10	Technical	yeniden elde edilebilir doğruluk	reproducible accuracy n.
Electric
11	Electric	elde edilebilir en büyük kazanç	maximum available gain n.
Math
12	Math	(sayı) elde edilebilir	finite adj.
Chemistry
13	Chemistry	amber kabuğu yağından elde edilen beyaz renkli ve kristalize edilebilir acı madde	cascarillin n.
14	Chemistry	(bir oksijen atomunun çıkarılması ile) bir diğer bileşikten elde edilebilir anlamına gelen ön ek	deoxy- pref.
15	Chemistry	(bir oksijen atomunun çıkarılması ile) bir diğer bileşikten elde edilebilir anlamına gelen ön ek	desoxy- pref.
Geology
16	Geology	elde edilebilir besin	available nutrient n.
Military
17	Military	piyasadan elde edilebilir teçhizat	commercially available equipment n.
Slang
18	Slang	elde edilebilir şey	obtainium n.