Inglés | Turco | |
---|---|---|
General | ||
General | ducking n. | suya batma |
General | ducking n. | yaban ördeği avlama sporu |
Technical | ||
Technical | ducking n. | program sunucusunun mikrofon başında program sunarken söylediklerinin anlaşılması için arka planda üretilen sesi belli bir oranda kısması |
Technical | ducking n. | sunucunun mikrofon başında program sunarken söylediklerinin anlaşılması için arka planda üretilen sesi belli bir oranda kısması |
Textile | ||
Textile | ducking n. | duck kumaş |
Textile | ducking n. | bir tür pamuk polyester karışımı kumaş |
Inglés | Turco | |
---|---|---|
Colloquial | ||
Colloquial | ducking and diving n. | dürüst olmayan faaliyetler |
Law | ||
Law | ducking stool n. | suçlunun bağlanarak oturtulduğu ve suya daldırılarak cezalandırıldığı sandalye |