decision making - Turco Inglés Diccionario

decision making

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Significados de "decision making" en diccionario turco inglés : 6 resultado(s)

Inglés Turco
General
decision making n. karar verme
Whatever happens in Nice, decisions need to be taken on decision making.
Nice'de ne olursa olsun, karar verme konusunda kararlar alınmalıdır.

More Sentences
Psychology
decision making n. karar verme
Notably, many of these medications could potentially effect mood and his decision making ability.
Özellikle, bu ilaçların çoğu potansiyel olarak ruh halini ve karar verme yeteneğini etkileyebilir.

More Sentences
General
decision making n. karar üreten
Trade/Economic
decision making n. karar alma
Politics
decision making n. karar oluşturma süreci
decision making n. karar alma

Significados de "decision making" con otros términos en diccionario inglés turco: 44 resultado(s)

Inglés Turco
General
decision-making n. karar verme
Failure to utilise women's decision-making abilities is an unacceptable waste.
Kadınların karar verme yeteneklerinin kullanılmaması kabul edilemez bir israftır.

More Sentences
decision-making n. karar alma
Effective decision-making is crucial for the success of any organization.
Etkili karar alma, kurumların başarısında hayati önem taşır.

More Sentences
decision-making table n. karar alma masası
They must remain on the political decision-making table.
Bunlar siyasi karar alma masasında kalmalıdır.

More Sentences
Trade/Economic
decision-making process n. karar verme süreci
As far as the improvement of the decision-making process is concerned, two things are essential.
Karar verme sürecinin iyileştirilmesi söz konusu olduğunda iki şey çok önemlidir.

More Sentences
Politics
decision-making bodies n. karar alma organları
Greater integration of women into decision-making bodies would undoubtedly facilitate this task.
Kadınların karar alma organlarına daha fazla entegre edilmesi şüphesiz bu görevi kolaylaştıracaktır.

More Sentences
General
multiple criteria decision making n. çok ölçütlü karar verme
decision making tools n. karar verme araçları
decision-making period n. karar verme süreci
decision making mechanism n. karar verme mekanizması
risk-based decision-making n. risk tabanlı karar alma
reactive decision making n. tepkisel karar verme
freedom of decision making n. karar verme özgürlüğü
computer assisted decision making n. bilgisayar destekli karar verme
multi-criteria decision-making model n. çok kriterli karar verme modeli
decision-making unit n. karar verme birimi
decision-making unit n. karar birimi
decision-making authority n. karar verme yetkisi
creative problem-solving and decision-making n. yaratıcı problem çözme ve karar verme
strategic decision-making n. stratejik karar verme
be involved in the decision-making process v. karar alma sürecine katılmak
Speaking
mom knows best when it comes to making a decision expr. bir karar vermeye gelince annem en iyisini bilir
Trade/Economic
routine consumer decision making n. alışılmış tüketici kararları
multi-objective decision making methods n. çok amaçlı karar verme yöntemleri
corporate decision-making process n. kurumsal karar alma süreci
consensus-based decision-making n. mutabakata dayalı karar alma
limited consumer decision making n. sınırlı tüketici kararı
extended consumer decision making n. tüketicinin karar vermesinin uzaması
executive decision-making process n. yönetimsel karar verme süreci
Politics
decision making procedure of the european community n. avrupa topluluğu karar alma prosedürü
decision making procedure of the european community n. avrupa topluluğu karar alma usulü
decision making mechanism n. karar alma mekanizması
decision-making mechanism n. karar mekanizması
decision making bodies n. karar alma organları
decision making procedure n. karar alma mekanizması
decision-making mechanisms n. karar verme mekanizmaları
decision making body n. karar organı
decision making process n. karar verme süreci
risk-based decision-making n. risk bazlı kararlar alma
Computer
decision making system n. karar verme sistemi
Medical
patient involvement in decision making n. karar verme mekanizmasına hastanın katılması
clinical decision-making n. klinik karar verme
Psychology
decision-making heuristics n. karar verme kestirme yolları
Social Sciences
shared decision making n. ortak karar alma
shared decision making n. paylaşımlı karar alma