daha yaşlı

Significados de "daha yaşlı" en diccionario inglés turco : 7 resultado(s)

	Categoría	Turco	Inglés
General
1	General	daha yaşlı	older adj.
Our experience in dealing with our neighbours will be transferred to the older Member States. Komşularımızla ilişkilerimizdeki tecrübelerimiz daha yaşlı Üye Devletlere aktarılacaktır. More Sentences
Colloquial
2	Colloquial	daha yaşlı	older than adj.
Tom is older than your father. Tom babandan daha yaşlı. More Sentences
General
3	General	daha yaşlı	père n.
4	General	daha yaşlı	senior adj.
5	General	daha yaşlı	elder adj.
6	General	daha yaşlı	more adj.
Idioms
7	Idioms	daha yaşlı	on the shady side of expr.

Significados de "daha yaşlı" con otros términos en diccionario inglés turco: 17 resultado(s)

	Categoría	Turco	Inglés
Speaking
1	Speaking	daha yaşlı görünüyorsun	you look older expr.
You look older. Daha yaşlı görünüyorsun. More Sentences
General
2	General	-den daha yaşlı	older than adj.
3	General	(belirtilen akrabalık derecesinden) bir nesil daha yaşlı veya genç	great adj.
Proverb
4	Proverb	hasta veya yaşlı bir insanın daha fazla yaşayacağını ifade eden bir atasözü	a creaking door hangs longest
5	Proverb	hasta veya yaşlı bir insanın daha fazla yaşayacağını ifade eden bir atasözü	a creaking gate hangs longest
6	Proverb	hasta veya yaşlı bir insanın daha fazla yaşayacağını ifade eden bir atasözü	creaking door hangs longest
7	Proverb	hasta veya yaşlı bir insanın daha fazla yaşayacağını ifade eden bir atasözü	creaking gate hangs longest
Colloquial
8	Colloquial	genç biriyle kendisinden çok daha yaşlı biri arasındaki evlilik	december, may and expr.
Idioms
9	Idioms	hastane tedavisi bitse de çok yaşlı olduğu ve tek başına yaşayamadığı için daha fazla ihtiyacı olanlar yerine hastanede yatak işgal eden kimse	bed blocker n.
10	Idioms	genç biriyle kendisinden çok daha yaşlı biri arasındaki aşk ilişkisi	may and december n.
Speaking
11	Speaking	ben daha yaşlı birisini bekliyordum	I was expecting somebody that was older expr.
12	Speaking	daha yaşlı bir çift bekliyordum	I was expecting an older couple expr.
Pathology
13	Pathology	olduğundan daha yaşlı görünme hastalığı	geromorphism n.
Astronomy
14	Astronomy	nispeten düşük yüzey sıcaklığı ve güneşe göre daha büyük çapı olan büyük, yaşlı ve parlak yıldız	red giant star n.
Zoology
15	Zoology	dört yaşında veya daha yaşlı aygır	horse n.
Geology
16	Geology	kendi türünden daha yaşlı kaya veya mineral	host n.
Latin
17	Latin	hiç kimse bir yıl daha fazla yaşayacağını düşünmeyecek kadar yaşlı değildir	nemo enim est tam senex qui se annum non putet posse vivere expr.