bonkers - Turco Inglés Diccionario

bonkers

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Significados de "bonkers" en diccionario turco inglés : 20 resultado(s)

Inglés Turco
Slang
bonkers n. çılgın
It is bonkers to go out in this weather.
Bu havada dışarı çıkmak çılgınlık.

More Sentences
bonkers n. keçileri kaçırmış
Tom went bonkers.
Tom keçileri kaçırdı.

More Sentences
bonkers n. bir tahtası eksik
bonkers n. deli
bonkers n. kafadan sakat
bonkers n. kaçık
bonkers n. üşütük
bonkers adj. deli
bonkers adj. kaçık
bonkers adj. uçuk
bonkers adj. üşütük
bonkers adj. kafayı yemiş
bonkers adj. tırlatmış
bonkers adj. kafadan kontak
bonkers adj. sarhoş
bonkers adj. kafası güzel
bonkers adj. leyla
bonkers adj. pilot
British Slang
bonkers n. deli
bonkers n. kaçık

Significados de "bonkers" con otros términos en diccionario inglés turco: 34 resultado(s)

Inglés Turco
Colloquial
go bonkers v. (bir şey için) çıldırmak
She went bonkers.
Kadın çıldırdı.

More Sentences
go bonkers v. (bir şeye) bayılmak
go bonkers v. (bir şeye) deli olmak
(stark) raving bonkers adj. keçileri kaçırmış
(stark) raving bonkers adj. deli divane
(stark) raving bonkers adj. zırdeli
(stark) raving bonkers adj. kafayı üşütmüş
(stark) raving bonkers adj. çılgına dönmüş
(stark) raving bonkers adj. kafayı yemiş
it is bonkers expr. bu çılgınlık
Idioms
(stark) raving bonkers n. zırdeli
(stark) raving bonkers n. delibozuk
(stark) raving bonkers n. uçuk (deli)
(stark) raving bonkers n. kuduruk
(stark) raving bonkers n. kafayı yemiş
(stark) raving bonkers n. kafayı sıyırmış
(stark) raving bonkers n. tımarhanelik
(stark) raving bonkers n. kaçık
(stark) raving bonkers n. divane
(stark) raving bonkers n. zıvanasız
go bonkers v. balatayı sıyırmak
go bonkers v. balatayı yakmak
drive someone bonkers v. çileden çıkarmak
drive someone bonkers v. deli etmek
drive someone bonkers v. sinir etmek
go bonkers v. şalteri atmak
drive someone bonkers v. tepesini attırmak
go bonkers v. tepesi atmak
drive someone bonkers v. uyuz etmek
drive (one) bonkers v. (birini) çileden çıkarmak
drive (one) bonkers v. (birini) deli etmek
drive (one) bonkers v. (birini) sinir etmek
drive (one) bonkers v. (birinin) tepesini attırmak
drive (one) bonkers v. (birini) uyuz etmek