Turco - Inglés
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Francés - Inglés
Español - Inglés
Inglés Sinónimo
Turco - Inglés Frases
Sinónimo
Frases
Herramientas
Recursos
Sobre nosotros
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
Apagar las luces
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Sinónimo
Herramientas
Recursos
Sobre nosotros
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
EN-TR
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Español - Inglés
Francés - Inglés
Inglés Sinónimo
Turco - Inglés Frases
Turco - Inglés
Ocultar la historia
Historia detallada
Eliminar
Historia :
uranyum yakıt imalat tesisi
side step shooting
uneducated person
bir başka yer
Historia
Frases
Significados de
"bir başka yer"
en diccionario inglés turco : 1 resultado(s)
Categoría
Turco
Inglés
General
1
General
bir başka yer
some other place
n.
Significados de
"bir başka yer"
con otros términos en diccionario inglés turco: 29 resultado(s)
Categoría
Turco
Inglés
General
1
General
başka bir yer
someplace else
n.
Do you want to go
someplace else?
Başka bir yere
mi gitmek istiyorsun?
More Sentences
2
General
başka bir yer
elsewhere
adv.
But as an aside, why accept this here and not
elsewhere?
Ancak bu bir kenara, neden bunu
başka bir yerde
değil de burada kabul ediyorsunuz?
More Sentences
3
General
başka bir yere hareket etmeyi beklerken insanlar kısa süreyle otursun veya dinlensinler diye tasarlanmış yer
lounge
n.
4
General
başka bir yer
some other place
n.
Phrasals
5
Phrasals
(bir şeyi bir yerden başka bir yer) götürmek
convey (something) from (someone or something)
v.
6
Phrasals
(bir şeyi bir yerden başka bir yer) götürmek
convey (something) from (someone or sth) to (someone or sth)
v.
7
Phrasals
(bir şeyi bir yerden başka bir yer) götürmek
convey (something) to (someone or something)
v.
8
Phrasals
(bir yeri başka bir yer) için terk etmek
desert (someone or something) for (someone or something)
v.
9
Phrasals
(bir yerden başka bir yer) için ayrılmak
desert (someone or something) for (someone or something)
v.
10
Phrasals
(bir yeri başka bir yer) için terk etmek
desert (someone or something) to (someone or something)
v.
11
Phrasals
(bir yerden başka bir yer) için ayrılmak
desert (someone or something) to (someone or something)
v.
12
Phrasals
(birini/bir şeyi) başka kıyafetler, bir yer, bir alan içerisinde düşünmek/hayal etmek
picture (someone or something) inside of (something)
v.
13
Phrasals
(birini/bir şeyi) başka kıyafetler, bir yer, bir alan içerisinde düşünmek/hayal etmek
picture (someone or something) in (something)
v.
14
Phrasals
birini/bir şeyi başka bir şey, bir yer, bir alan içerisinde düşünmek/hayal etmek
picture someone in something
v.
15
Phrasals
(bir şeyle başka bir şeyin) arasında yer almak/gelmek
come between (something and something else)
v.
16
Phrasals
(bir şeyle/bir yerle başka bir şey/bir yer) arasında mekik dokumak
shuttle from (something or some place) to (something or some place)
v.
17
Phrasals
(bir şeyle/bir yerle başka bir şey/bir yer) arasında gidip gidip gelmek
shuttle from (something or some place) to (something or some place)
v.
18
Phrasals
(bir şeyle/bir yerle başka bir şey/bir yer) arasında mekik dokutmak
shuttle from (something or some place) to (something or some place)
v.
Colloquial
19
Colloquial
bir şeyi başka bir şeyle karıştırıp yer değiştirmek/yanlışlıkla almak
mix up
v.
Speaking
20
Speaking
bizim için dışarıda bunun gibi başka bir yer yok
there's no place like this out there for us
expr.
21
Speaking
orasının başka bir yer olduğunu anlamak bir hayli zamanımı almıştı
it took me a while to figure out that I was in somewhere else
expr.
Trade/Economic
22
Trade/Economic
sergilediği ürünler kendisine ait olmasına rağmen başka bir perakendecinin mağazasından yer kiralayarak o perakendeci adına satış yapan perakendeci
leased department
n.
Mining
23
Mining
taş ocağından çıkarılacak bir kaya tabakasının başka bir kaya ile kesildiği yer
butt
n.
Chemistry
24
Chemistry
atomun moleküldeki durumundan bir başka evreye doğru yer değiştirmesi
migration
n.
25
Chemistry
(organik kimyada) diazo bileşiklerinin başka maddelerle yer değiştirdiği bir dizi reaksiyon
diazo reactions
n.
Biochemistry
26
Biochemistry
sadece farklı bir lokusta yer alan başka bir genin ifadesi üzerindeki etkisiyle bilinen gen
modifier
n.
Sport
27
Sport
playoff maçlarında başka bir takımın kaybetmesi sayesinde yer edinmek
back into (someone or something)
v.
28
Sport
(birine) aynı pozisyondaki başka bir oyuncuyla yer değiştirtmek
platoon
v.
Music
29
Music
başka bir şarkı içinde yer alan şarkı
bridge
n.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of bir başka yer
×
Term Options
Corregir / Sugerir
Francés Inglés Diccionario
Español Inglés Diccionario
Alemán Inglés Diccionario
Inglés Sinónimo Diccionario
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy