berabere

Significados de "berabere" en diccionario inglés turco : 15 resultado(s)

	Categoría	Turco	Inglés
General
1	General	berabere	draw n.
Their first game ended in a draw. İlk oyunları berabere bitti. More Sentences
2	General	berabere	even adv.
The score was even, but the match was very exciting. Skor eşitti ama maç çok heyecanlıydı. More Sentences
Idioms
3	Idioms	berabere	in a draw adv.
Their argument eventually ended in a draw. Tartışmaları sonunda berabere bitti. More Sentences
General
4	General	berabere	deuce n.
5	General	berabere	quits adj.
6	General	berabere	drawn adj.
7	General	berabere	draw adj.
8	General	berabere	even-steven adv.
Phrases
9	Phrases	berabere	with honours even expr.
Idioms
10	Idioms	berabere	in a tie adv.
11	Idioms	berabere	in a tie adv.
12	Idioms	berabere	even stevens expr.
13	Idioms	berabere	even steven expr.
Sport
14	Sport	berabere	all square adj.
15	Sport	berabere	scoreless adj.

Significados de "berabere" con otros términos en diccionario inglés turco: 42 resultado(s)

	Categoría	Turco	Inglés
General
1	General	berabere kalma	draw n.
This morning a vote took place which the electronic system recorded as a draw of 273 votes to 273 votes. Bu sabah yapılan oylamada elektronik sistem 273'e karşı 273 oyla berabere kalındığını kaydetmiştir. More Sentences
2	General	berabere kalmak	tie v.
The game ended with a 1-1 tie. Maç 1-1 berabere kaldı. More Sentences
Sport
3	Sport	berabere kalmak	tie v.
Tom and Mary tied for third place. Tom ve Mary üçüncülük için berabere kaldılar. More Sentences
Common Usage
4	Common Usage	berabere biten oyun	draw n.
General
5	General	berabere kalma	deuce n.
6	General	berabere biten yarış	dead heat n.
7	General	berabere kalan bir oyunu sonradan tamamlamak	play off v.
8	General	berabere kalmak	draw v.
9	General	ile berabere kalmak (finallerde vb)	draw with v.
10	General	(oyun) berabere kalmak	draw v.
11	General	(oyun, yarış) berabere kalmak	hang v.
12	General	berabere kalmak	even v.
13	General	(yarışma) berabere bitirmek	draw v.
14	General	berabere kalmak	deadlock [us] v.
15	General	berabere biten	drawn adj.
16	General	berabere biten	even adj.
17	General	berabere biten	tied adj.
18	General	bir bir berabere olan	one-up adj.
Phrasals
19	Phrasals	berabere olmak	tie up v.
20	Phrasals	durumu berabere yapmak	tie up v.
Colloquial
21	Colloquial	skoru berabere yapmak	knot up v.
Idioms
22	Idioms	berabere kalmak	call it a draw v.
23	Idioms	berabere kalmak	call it a wash v.
24	Idioms	berabere kalmak	all it even v.
25	Idioms	berabere bitmek	end in a tie v.
26	Idioms	berabere bitmek	end in a draw v.
27	Idioms	sonuç/durum berabere	honours are even expr.
Speaking
28	Speaking	maç berabere bitti	the match ended in a draw expr.
Sport
29	Sport	önceden berabere kalmış takımların oynadığı belirleyici maç	tie n.
30	Sport	(krikette berabere kalınan bir oyunda) kalecisiz kaleye her iki takımdan beş oyuncunun top atmasıyla kazananın belirlenmesi	bowl out n.
31	Sport	berabere biten oyun	tied game n.
32	Sport	berabere biten yarış	dead heat n.
33	Sport	berabere kalan rakipler arasından kazananı seçmek için daha önce alınan puanları karşılaştırma	countback n.
34	Sport	(körlingde) berabere kalınan maç	peels [scotland] n.
35	Sport	berabere kalmak	draw with v.
36	Sport	berabere kalmak	draw v.
37	Sport	puan kazanarak (başka takımla) berabere kalmak	tie v.
38	Sport	bir bir berabere olan	one up adj.
39	Sport	berabere kalan	square adj.
Basketball
40	Basketball	normal sürenin berabere bitmesinden sonra oynanan uzatma devresi	overtime n.
Football
41	Football	0-0 berabere	nil-all draw n.
Card
42	Card	trente-et-quarante oyununda berabere ya da sonuçsuz biten el	refait n.