Inglés | Turco | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | be trained v. | eğitilmek | ||
She was trained as a singer. Şarkıcı olarak eğitildi. More Sentences |
||||
General | be trained v. | terbiye görmek |
Inglés | Turco | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | be well trained v. | iyi eğitilmek | ||
Fortunately I was well trained. Neyse ki iyi eğitimliydim. More Sentences |
||||
General | be trained abroad v. | yurtdışında eğitilmek | ||
General | be trained abroad v. | yurtdışında yetiştirilmek |