Inglés | Turco | |||
---|---|---|---|---|
Common Usage | ||||
Common Usage | be stuck v. | mahsur kalmak | ||
If you were stuck on a deserted island, what would you miss the most? Issız bir adada mahsur kalsaydın en çok neyi özlerdin? More Sentences |
||||
General | ||||
General | be stuck v. | sıkışmak | ||
Are you telling me I'm stuck here with you? Burada seninle sıkışıp kaldığımı mı söylüyorsun? More Sentences |
||||
Colloquial | ||||
Colloquial | be stuck v. | sıkışıp kalmak | ||
How long are we going to be stuck here? Daha ne kadar burada sıkışıp kalacağız? More Sentences |
||||
General | ||||
General | be stuck v. | saplanmak | ||
General | be stuck v. | batmak | ||
General | be stuck v. | çıkamamak | ||
General | be stuck v. | tutulmak |