appealing - Turco Inglés Diccionario

appealing

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Significados de "appealing" en diccionario turco inglés : 17 resultado(s)

Inglés Turco
General
appealing adj. çekici
This is appealing and necessary.
Bu çekici ve gereklidir.

More Sentences
appealing adj. hitap eden
Rigoberta Menchu is someone who appealed strongly to the indigenous population.
Rigoberta Menchu yerli nüfusa güçlü bir şekilde hitap eden biridir.

More Sentences
appealing adj. albenili
I think that's really appealing.
Bence o gerçekten albenilidir.

More Sentences
appealing adj. cazip
This will also afford the profession more standing, which is very important, and will also make it more appealing.
Bu aynı zamanda mesleğe daha fazla itibar kazandıracaktır ki bu çok önemlidir ve mesleği daha cazip hale getirecektir.

More Sentences
appealing n. isteme
appealing adj. duygulandırıcı
appealing adj. güzel
appealing adj. sempatik
appealing adj. yalvaran
appealing adj. cazibeli
appealing adj. sevimli
appealing adj. yalvaran (bakış)
appealing adj. dokunaklı
appealing adj. tatlı
appealing adj. hoş
appealing adj. yakaran
appealing adv. isteyerek

Significados de "appealing" con otros términos en diccionario inglés turco: 10 resultado(s)

Inglés Turco
Speaking
sounds appealing expr. kulağa cazip geliyor
The idea of decoupling aids and cutting red tape sounds appealing.
Yardımların ayrıştırılması ve bürokrasinin azaltılması fikri kulağa cazip geliyor.

More Sentences
General
render something appealing v. çekici hale getirmek
render something appealing v. çekici kılmak
be appealing v. çekiciliği olmak
be appealing v. albenisi olmak
appealing to the eye adj. göz zevkine hitap
sexually appealing adj. cinsel anlamda çekici
sexually appealing adj. seksi
Law
appealing decision prior to judgment n. hükümden evvelki kararın temyizi
Technical
child-appealing luminaires n. çocuk oyalama armatürleri