Turco - Inglés
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Francés - Inglés
Español - Inglés
Inglés Sinónimo
Turco - Inglés Frases
Sinónimo
Frases
Herramientas
Recursos
Sobre nosotros
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
Apagar las luces
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Sinónimo
Herramientas
Recursos
Sobre nosotros
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
EN-TR
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Español - Inglés
Francés - Inglés
Inglés Sinónimo
Turco - Inglés Frases
Turco - Inglés
Francés - Inglés
Español - Inglés
Alemán - Inglés
Ocultar la historia
Historia detallada
Eliminar
Historia :
borsa kotundan çıkarmak
stretch 640
im genauen zentrum von
tips and tricks
dough (money)
hızlıca hareket etmek
darle forma a algo
manhattan'ın doğu yakası'nda yer alan
büyük iskender'e ait
non-probability sampling
anlamı olan
Historia
Frases
Significados de
"anlamı olan"
en diccionario inglés turco : 1 resultado(s)
Categoría
Turco
Inglés
General
1
General
anlamı olan
impure
adj.
Significados de
"anlamı olan"
con otros términos en diccionario inglés turco: 53 resultado(s)
Categoría
Turco
Inglés
General
1
General
çok anlamlı/anlamı olan
polysemous
adj.
2
General
çok anlamlı/anlamı olan
polysemantic
adj.
3
General
anlamı belirsiz olan
muddy
adj.
4
General
anlamı muğlak olan
muddy
adj.
5
General
çok yönlü anlamı olan
multivocal
adj.
6
General
gizli anlamı olan
runic
adj.
7
General
çok sayıda anlamı olan
polysemous
adj.
8
General
ortak anlamı olan
consignificant
adj.
9
General
ortak anlamı olan
consignificative
adj.
10
General
mümkün olan en fazla sayıda hidroksil grubu içeren anlamı veren ön ek
hol-
pref.
11
General
düzenli bir kimyasal bileşik serisinde ikinci olan anlamı veren ön ek
deut-
pref.
12
General
düzenli bir kimyasal bileşik serisinde ikinci olan anlamı veren ön ek
deuto-
pref.
13
General
niteliği olan, oluşturan veya ilişkili olan anlamı veren son ek
-o
suf.
14
General
belirli türde kalçaları olan anlamı veren son ek
-hipped
suf.
15
General
belirli bir niteliğe sahip olan anlamı veren son ek
-ling
suf.
16
General
rekabetçi olmayan bir faaliyetle ilgili olan bir yarışma anlamı veren son ek
-off
suf.
17
General
(bir şeye) düşkün olan anlamı veren son ek
-oholic
suf.
18
General
(bir şeye) bağımlı olan anlamı veren son ek
-oholic
suf.
19
General
-e tabi olan anlamı veren son ek
-ish
suf.
20
General
neden olan anlamı veren son ek
-fic
suf.
21
General
belirli sayıda ayakları olan anlamı son ek
-podous
suf.
Colloquial
22
Colloquial
kişilerin kendi arasında anlamı olan şaka
in-joke
n.
Politics
23
Politics
kelime anlamı aydınlar olan üyeleri tarafından ise ışığın insanları veya aydınlanmışlar olarak addedilen yeni dünya düzenini sağlamak amacıyla kurulduğu iddia edilen gizli bir örgüt
illuminati
n.
Medical
24
Medical
idrarında belirli bir madde olan anlamı veren son ek
-uria
suf.
25
Medical
belirli bir idrar türü olan anlamı veren son ek
-uria
suf.
26
Medical
belirli türden olan bir tümör anlamı veren son ek
-oma
suf.
Anatomy
27
Anatomy
belirli nitelikte göğsü olan anlamı veren son ek
-breasted
suf.
Psychology
28
Psychology
bir şey için anormal arzusu olan anlamı veren son ek
-holic
suf.
29
Psychology
bir şeye aşırı bağımlılığı olan anlamı veren son ek
-holic
suf.
Chemistry
30
Chemistry
bir şey ile izometrik, polimerik veya ilgili olan anlamı veren bir ön ek
meta-
pref.
31
Chemistry
benzer konumlarda olan birbirinin yerine geçen iki gruba sahip türev anlamı veren bir ön ek
meta-
pref.
32
Chemistry
yedi eşdeğeri olan anlamı veren ön ek
hepta-
pref.
33
Chemistry
(inorganik asit adlarında) mümkün olan en fazla sayıda hidroksil grubu içeren anlamı veren ön ek
holo-
pref.
34
Chemistry
en düşük oksidasyon durumunda olan anlamı veren ön ek
hypo-
pref.
35
Chemistry
belirtilen türde ayrışmaya ait, ilişkin veya sebep olan anlamı veren son ek
-lytic
suf.
Biology
36
Biology
tek bir yaşam formu olan anlamı veren son ek
-bia
suf.
37
Biology
tek bir yaşam formu olan anlamı veren son ek
-bium
suf.
38
Biology
belirtilen sayıda parmağı olan anlamı veren son ek
-dactyl
suf.
39
Biology
belirtilen sayıda parmağı olan anlamı veren son ek
-dactylous
suf.
Zoology
40
Zoology
(belirtilen şekilde) açıklığı olan canlı anlamı veren son ek
trema
suf.
41
Zoology
(belirtilen şekilde) açıklığı olan canlı anlamı veren son ek
tremata
suf.
42
Zoology
belirli renkte göğüs tüyü olan anlamı veren son ek
-breasted
suf.
43
Zoology
belirli türde dişi olan bir hayvan anlamı veren son ek
-odontia
suf.
44
Zoology
belirli türde dişi olan hayvanlar anlamı veren son ek
-odontia
suf.
45
Zoology
(belirtilen şekilde) ayakları olan anlamı veren son ek
-pus
suf.
Literature
46
Literature
altta yatan anlamı olan
subtextual
adj.
Linguistics
47
Linguistics
kendiyle çelişen, birbirine zıt iki anlamı olan söz
autoantonym
n.
48
Linguistics
okunuşu aynı olup anlamı, türetimi veya yazılışı farklı olan kelimelerden her biri
homonym
n.
49
Linguistics
çok anlamı olan bir kelimeyi netleştirme
lexical disambiguation
n.
50
Linguistics
anlamı muğlak olan sözcükler kullanma
parisology
n.
Philosophy
51
Philosophy
gizli veya saklı anlamı olan
cabalistic
adj.
52
Philosophy
gizli anlamı olan
qabalistic
adj.
Music
53
Music
(antik yunan müziğinde) iki oktavdan düşük olan anlamı veren ön ek
hypo-
pref.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of anlamı olan
×
Term Options
Corregir / Sugerir
Francés Inglés Diccionario
Español Inglés Diccionario
Alemán Inglés Diccionario
Inglés Sinónimo Diccionario
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy