Turco | Inglés | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | açıkça anlatmak | explain clearly v. | ||
Consequently, I think I explained clearly how our thinking is developing. Sonuç olarak düşüncemizin nasıl geliştiğini açıkça anlattığımı düşünüyorum. More Sentences |
||||
General | açıkça anlatmak | tell out v. | ||
General | açıkça anlatmak | speak clearly v. |
Turco | Inglés | |
---|---|---|
General | ||
General | fikrini açıkça anlatmak | make one's point v. |
Colloquial | ||
Colloquial | açıkça söylemek/anlatmak | be out v. |
Idioms | ||
Idioms | fikrini açıkça anlatmak | make your point v. |
Idioms | (bir şeyi) açıkça ifade etmek/anlatmak | put (something) into plain language v. |