|
- What would Tom say if he walked in right now?
- Tom şimdi içeri girseydi ne söylerdi?
- Tom walked in through the front door.
- Tom ön kapıdan içeri girdi.
- Tom was alone when Mary and John walked in.
- Mary ve John içeri girdiğinde Tom yalnızdı.
- Anyone could just walk in.
- Herkes içeri girebilir.
- Tom walked in the door at just the right time.
- Tom doğru zamanda kapıdan içeri girdi.
- Tom walked in.
- Tom içeri girdi.
- Tom walked in wearing a tuxedo.
- Tom smokin giymiş olarak içeri girdi.
- Tom walked in from the porch.
- Tom verandadan içeri girdi.
- A fat guy with moustache just walked in.
- Bıyıklı, şişman bir adam şimdi içeri girdi.
- I just walked in.
- Daha şimdi içeri girdim.
- Let's hope Tom doesn't walk in.
- Umalım da Tom içeri girmesin.
- Whenever the boss walks in, everyone pretends to be working.
- Ne zaman patron içeri girse, herkes çalışıyormuş gibi yapar.
- Tom walked in and sat on the couch.
- Tom içeri girdi ve kanepeye oturdu.
- Tom and Mary were kissing each other when I walked in.
- Ben içeri girdiğimde Tom ve Mary birbirlerini öpüyorlardı.
- The door opened and a man walked in.
- Kapı açıldı ve bir adam içeri girdi.
- I wonder what would happen if Tom walked in here right now.
- Tom şu anda içeri girse ne olurdu merak ediyorum.
- Tom and Mary were eating lunch when John walked in the door.
- John kapıdan içeri girdiğinde Tom ve Mary öğle yemeği yiyorlardı.
- The door opened and Tom walked in.
- Kapı açıldı ve Tom içeri girdi.
- What would Tom say if he walked in right now?
- Tom şu anda içeri girse ne derdi?
- Tom was sitting alone at the kitchen table when Mary walked in.
- Mary içeri girdiğinde Tom mutfak masasında yalnız oturuyordu.
- Tom has just walked in.
- Tom az önce içeri girdi.
- Tom just walked in.
- Tom şimdi içeri girdi.
- Tom was sitting alone at the kitchen table when Mary walked in.
- Mary içeri girdiğinde Tom mutfak masasında tek başına oturuyordu.
- Tom has just walked in the door.
- Tom daha yeni kapıdan içeri girdi.
- I just walked in.
- Öylece içeri girdim.
- Tom just walked in.
- Tom az önce içeri girdi.
- Tom and Mary were kissing each other when I walked in.
- İçeri girdiğimde Tom ve Mary öpüşüyorlardı.
- Anyone could just walk in.
- Sadece biri içeri girebildi.
- Tom opened the door and listened before he decided to walk in.
- Tom kapıyı açtı ve içeri girmeye karar vermeden önce dinledi.
- Tom just walked in the door.
- Tom az önce kapıdan içeri girdi.
- Anyone could just walk in.
- Her an birisi içeri girebilirdi.
- Tom has just walked in the door.
- Tom az önce kapıdan içeri girdi.
- Tom walked in and quietly closed the door behind him.
- Tom içeri girdi ve kapıyı arkasından sessizce kapattı.
- Tom stepped aside and let Mary walk in.
- Tom kenara çekildi ve Mary'nin içeri girmesine izin verdi.
- Whenever the boss walks in, everyone pretends to be working.
- Patron ne zaman içeri girse herkes çalışıyormuş numarası yapıyor.
- Tom just walked in the door.
- Tom daha yeni kapıdan içeri girdi.
- Tom walked in the door at just the right time.
- Tom tam zamanında kapıdan içeri girdi.
- Sami walked in.
- Sami içeri girdi.
- Tom just walked in the door.
- Tom demin kapıdan içeri girdi.
- A fat guy with moustache just walked in.
- Bıyıklı şişman bir adam içeri girdi.
- Tom opened the apartment door and walked in.
- Tom dairenin kapısını açtı ve içeri girdi.
- Tom saw Mary walk in and take a seat in the back of the room.
- Tom, Mary'nin içeri girdiğini ve odanın arka tarafında bir yere oturduğunu gördü.
- Tom opened the door and walked in.
- Tom kapıyı açtı ve içeri girdi.
- The maid had already cleaned the room when Carol walked in.
- Carol içeri girdiğinde hizmetçi odayı çoktan temizlemişti.
- Tom turned on the light and walked in.
- Tom ışığı açtı ve içeri girdi.
- Tom walked in and looked around for Mary.
- Tom içeri girdi ve Mary'yi aradı.
Show More (43)
|