1 |
roll down |
aşağı yuvarlanmak |
v. |
|
- Tears rolled down her tender cheeks.
- Gözyaşları şefkatli yanaklarından aşağı yuvarlandı.
- The rock rolled down the hillside.
- Kaya yamaçtan aşağı yuvarlandı.
- The rock rolled down the hillside.
- Kaya yamaçtan aşağıya yuvarlandı.
- The car crashed into the guard-rail and rolled down the hill.
- Araba korkuluğa çarptı ve tepeden aşağıya yuvarlandı.
- The rock rolled down the hill.
- Kaya tepeden aşağı yuvarlandı.
- The car crashed into the guard-rail and rolled down the hill.
- Araba korkuluklara çarptı ve tepeden aşağı yuvarlandı.
- The children rolled down the hill.
- Çocuklar tepeden aşağıya yuvarlandılar.
- The children rolled down the hill.
- Çocuklar tepeden aşağı yuvarlandılar.
Show More (5)
|
2 |
roll down |
indirmek (perde) |
v. |
|
- Roll down the window.
- Camı indir.
- Tom rolled down both windows.
- Tom iki camı da indirdi.
- Tom rolled down the window.
- Tom camı indirdi.
Show More (0)
|
3 |
roll down |
açmak (araba camı/penceresi) |
v. |
|
- I rolled down both windows.
- Her iki camı da açtım.
- I rolled down both windows.
- İki camı da açtım.
Show More (-1)
|
4 |
roll down |
pencereyi açmak |
v. |
|
- Tom rolled down both windows.
- Tom her iki pencereyi açtı.
Show More (-2)
|