1 |
break out |
patlak vermek |
v. |
|
- What about if plague returns to Europe or breaks out again anywhere?
- Peki ya veba Avrupa'ya geri dönerse ya da herhangi bir yerde tekrar patlak verirse?
- We saw that happen recently, when foot and mouth disease broke out in Great Britain.
- Bunun yakın zamanda, İngiltere'de şap hastalığı patlak verdiğinde gerçekleştiğini gördük.
- Serious riots broke out, especially before and after the Germany-England match.
- Özellikle Almanya-İngiltere maçından önce ve sonra ciddi ayaklanmalar patlak verdi.
- When cases break out in these countries there is a time lag.
- Bu ülkelerde davalar patlak verdiğinde bir zaman gecikmesi yaşanmaktadır.
- For it was a farmer's irresponsible working practices that caused the epidemic to break out in Great Britain.
- Büyük Britanya'da salgının patlak vermesine neden olan şey bir çiftçinin sorumsuz çalışma uygulamalarıydı.
- We saw that happen recently, when foot and mouth disease broke out in Great Britain.
- Bunun yakın zamanda İngiltere'de şap hastalığı patlak verdiğinde de yaşandığını gördük.
- It is two years now since the violent Israeli-Palestinian conflict broke out again.
- İsrail-Filistin arasındaki şiddetli çatışmanın yeniden patlak vermesinin üzerinden iki yıl geçti.
- The struggles for power and for the social face of Europe have now really broken out.
- İktidar ve Avrupa'nın sosyal yüzü için verilen mücadeleler artık gerçekten patlak vermiştir.
- Violence broke out before the election, and has escalated since.
- Şiddet seçimden önce patlak verdi ve o zamandan beri tırmandı.
- Violence broke out before the election, and has escalated since.
- Şiddet seçimden önce patlak verdi ve o zamandan beri arttı.
- Riots broke out in Boston.
- Boston'da isyanlar patlak verdi.
- After a brief peace, war broke out again.
- Kısa bir barıştan sonra, savaş tekrar patlak verdi.
- When did World War II break out?
- İkinci Dünya Savaşı ne zaman patlak verdi?
- A big fire broke out after the earthquake.
- Depremden sonra büyük bir yangın patlak verdi.
- A war broke out between the two countries.
- İki ülke arasında bir savaş patlak verdi.
- World War I broke out the following year.
- Ertesi yıl I. Dünya Savaşı patlak verdi.
- A fire broke out in the middle of the city.
- Şehrin ortasında bir yangın patlak verdi.
- We had lived there for ten years when the war broke out.
- Savaş patlak verdiğinde on senedir orada yaşamaktaydık.
- The fire broke out after the staff went home.
- Personel eve gittikten sonra yangın patlak verdi.
- A fought broke out.
- Bir kavga patlak verdi.
- I hope war doesn't break out.
- Umarım savaş patlak vermez.
- World War I broke out in 1914.
- I. Dünya Savaşı 1914'te patlak verdi.
- The fire broke out toward midnight.
- Yangın, gece yarısına doğru patlak verdi.
- A fire broke out on the second floor.
- İkinci katta bir yangın patlak verdi.
- In 1911, a revolt broke out.
- 1911 yılında bir isyan patlak verdi.
- A fire broke out in my neighborhood last night.
- Dün gece mahallemde bir yangın patlak verdi.
- A fire broke out during that night.
- O gece bir yangın patlak verdi.
- A revolution broke out in Mexico.
- Meksika'da bir devrim patlak verdi.
- We learned why the French Revolution broke out.
- Fransız Devrimi'nin neden patlak verdiğini öğrendik.
- The war finally broke out.
- Savaş sonunda patlak verdi.
- The war in Iraq broke out ten years ago.
- Irak'taki savaş on yıl önce patlak verdi.
- Tom had to prevent the war from breaking out.
- Tom savaşın patlak vermesini önlemek zorundaydı.
- The war broke out in 1939.
- Savaş, 1939'da patlak verdi.
- It was in 1939 that the Second World War broke out.
- 1939'da İkinci Dünya Savaşı patlak verdi.
- World War I broke out in 1914.
- 1. Dünya savaşı 1914'te patlak verdi.
- The Beurs March broke out after several episodes of racism and violence.
- Beurs Yürüyüşü birkaç ırkçılık ve şiddet olayından sonra patlak verdi.
- When did World War II break out?
- II. Dünya Savaşı ne zaman patlak verdi?
- Tom was eating pizza at a restaurant when the fire broke out.
- Yangın patlak verdiğinde Tom bir restoranda pizza yiyordu.
- We were taught that World War II broke out in 1939.
- Bize 2. Dünya Savaşı'nın 1939 yılında patlak verdiği öğretildi.
- When and where did the war break out?
- Savaş ne zaman ve nerede patlak verdi?
- He was living in London when the war broke out.
- Savaş patlak verdiğinde Londra'da yaşıyordu.
- The Second World War broke out in 1939.
- İkinci Dünya Savaşı 1939'da patlak verdi.
- In 1911, a revolt broke out.
- 1911'de bir isyan patlak verdi.
- War broke out in 1941.
- Savaş 1941'de patlak verdi.
- It was in 1939 that the Second World War broke out.
- İkinci Dünya Savaşı 1939'da patlak verdi.
- A revolt broke out.
- Bir ayaklanma patlak verdi.
- The teacher said that World War II broke out in 1939.
- Öğretmen İkinci Dünya Savaşı'nın 1939'da patlak verdiğini söyledi.
- The war didn't break out by accident.
- Savaş, tesadüfen patlak vermedi.
- We learned why the French Revolution broke out.
- Biz Fransız Devriminin neden patlak verdiğini öğrendik.
- Riots broke out in Boston.
- Boston'da ayaklanmalar patlak verdi.
- An altercation broke out between Dan and Linda.
- Dan ve Linda arasında bir tartışma patlak verdi.
- A fire broke out the day before yesterday.
- Önceki gün bir yangın patlak verdi.
- An epidemic has broken out.
- Bir salgın hastalık patlak verdi.
- The Second World War broke out in 1939.
- İkinci Dünya Savaşı 1939 yılında patlak verdi.
- War broke out.
- Savaş patlak verdi.
- War suddenly broke out.
- Savaş aniden patlak verdi.
- A fire broke out on the fifth floor.
- Beşinci katta bir yangın patlak verdi.
- War broke out in 1939.
- Savaş 1939 yılında patlak verdi.
- A revolt broke out.
- Bir isyan patlak verdi.
- The war broke out when she was in Hiroshima.
- O Hiroşima'dayken savaş patlak verdi.
- We were taught that World War II broke out in 1939.
- Bize İkinci Dünya Savaşı'nın 1939'da patlak verdiği öğretildi.
- A fight broke out between Dan and Linda.
- Dan ve Linda arasında bir kavga patlak verdi.
- He returned home from Europe in 1941, when the war broke out.
- 1941'de savaş patlak verdiğinde Avrupa'dan evine döndü.
- He returned home from Europe in 1941, when the war broke out.
- O, 1941'de, savaş patlak verdiğinde Avrupa'dan evine döndü.
- A forest fire broke out in this area.
- Bu alanda bir orman yangını patlak verdi.
- She was living in England when the war broke out.
- Savaş patlak verdiğinde İngiltere'de yaşıyordu.
- If nuclear war broke out, mankind would perish.
- Nükleer savaş patlak verirse insanoğlu helak olur.
- The war broke out when she was in Hiroshima.
- O, Hiroşima'da iken savaş patlak verdi.
- Once a war breaks out, both sides are in the wrong.
- Bir defa savaş patlak verdi mi, her iki taraf da hatalıdır.
- A fire broke out last night.
- Dün gece bir yangın patlak verdi.
- A fire broke out on the first floor.
- Birinci katta bir yangın patlak verdi.
- I wonder if a third world war will break out.
- Üçüncü dünya savaşının patlak verip vermeyeceğini merak ediyorum.
- An epidemic has broken out.
- Bir salgın patlak verdi.
- The war broke out in 1939.
- Savaş 1939'da patlak verdi.
- World war two broke out in 1939.
- İkinci Dünya Savaşı 1939'da patlak verdi.
- An argument broke out between her and her son.
- O ve oğlu arasında bir tartışma patlak verdi.
- The war didn't break out by accident.
- Savaş, kazara patlak vermedi.
- War may break out at any moment.
- Savaş her an patlak verebilir.
- A fire broke out nearby.
- Yakında bir yangın patlak verdi.
- All of a sudden, a fire broke out in the movie theater.
- Sinema salonunda aniden bir yangın patlak verdi.
- War broke out in 1941.
- Savaş 1941 yılında patlak verdi.
- A fire broke out in the supermarket last night.
- Dün gece süpermarkette bir yangın patlak verdi.
- She came to Brittany when war broke out.
- Savaş patlak verdiğinde o Brittany'ye geldi.
- What date did the Yom Kippur War break out?
- Yom Kippur savaşı hangi tarihte patlak verdi?
- He was living in England when the war broke out.
- Savaş patlak verdiğinde, İngiltere'de yaşıyordu.
Show More (82)
|
2 |
break out |
çıkmak |
v. |
|
- Specifically, it is the risk of war breaking out - which you have mentioned - in 15, 20 or 30 days' time.
- Özellikle, sizin de bahsetmiş olduğunuz gibi 15, 20 ya da 30 gün içinde savaş çıkma riski demektir.
- The struggles for power and for the social face of Europe have now really broken out.
- İktidar ve Avrupa'nın sosyal çehresi için verilen mücadeleler artık gerçekten çığırından çıkmıştır.
- If a fire should break out in your neighborhood, what would you do?
- Mahallenizde bir yangın çıkarsa, ne yaparsın?
- The document records that the war broke out in 1700.
- Belgede savaşın 1700 yılında çıktığı yazıyor.
- When the fire broke out, he was fast asleep.
- Yangın çıktığında, derin uykudaydı.
- An altercation broke out between Dan and Linda.
- Dan ve Linda arasında bir tartışma çıktı.
- A fire broke out on the fifth floor.
- Beşinci katta bir yangın çıktı.
- What will become of us if a war breaks out?
- Bir savaş çıkarsa bize ne olacak?
- The teacher said that World War II broke out in 1939.
- Öğretmen İkinci Dünya Savaşı'nın 1939 yılında çıktığını söyledi.
- We really hope another war will not break out.
- Yeni bir savaşın çıkmayacağını umuyoruz.
- A fire broke out on the fifth floor.
- Beşinci katta yangın çıktı.
- A fire broke out last night.
- Dün gece bir yangın çıktı.
- A big fire broke out after the earthquake.
- Depremden sonra büyük bir yangın çıktı.
- Where was Tom when the fire broke out?
- Yangın çıktığında Tom neredeydi?
- What will happen to our children if nuclear war breaks out?
- Nükleer savaş çıkarsa çocuklarımıza ne olacak?
- Yesterday a fire broke out near my house.
- Dün evimin yakınında bir yangın çıktı.
- A fire broke out after the earthquake.
- Depremden sonra yangın çıktı.
- The fire broke out toward midnight.
- Yangın gece yarısına doğru çıktı.
- A fire broke out inside the movie theater.
- Sinema salonunda yangın çıktı.
- A fire broke out in the supermarket last night.
- Dün gece süpermarkette yangın çıktı.
- The fire which caused the disaster broke out on the second floor of the hospital.
- Felakete neden olan yangın hastanenin ikinci katında çıktı.
- Tom was eating pizza at a restaurant when the fire broke out.
- Yangın çıktığında Tom bir restoranda pizza yiyordu.
- The family had been sleeping for about two hours when the fire broke out.
- Yangın çıktığında aile yaklaşık iki saattir uyuyordu.
- I hope war doesn't break out.
- Umarım savaş çıkmaz.
- The fire broke out after the staff went home.
- Yangın, personel evlerine gittikten sonra çıktı.
- They are afraid that nuclear war will break out.
- Nükleer savaş çıkacağından korkuyorlar.
- Where were you when the fire broke out?
- Yangın çıktığında neredeydin?
- Scarcely had the market opened when the fire broke out.
- Yangın çıktığında, pazar henüz açılmıştı.
- Where was he when the fire broke out?
- Yangın çıktığında neredeymiş?
- A fire broke out in the middle of the city.
- Şehrin ortasında yangın çıktı.
- Last night a fire broke out in the house next door.
- Dün gece yandaki evde bir yangın çıktı.
- The textile factory's windows are fitted with iron bars so when a fire broke out inside the factory, most of the workers died.
- Tekstil fabrikasının pencereleri demir parmaklıklarla donatılmıştı, bu nedenle fabrikanın içinde yangın çıktığında işçilerin çoğu öldü.
- War broke out.
- Savaş çıktı.
- A fire broke out in a neighborhood hotel.
- Mahalledeki bir otelde yangın çıktı.
- When the fire broke out, he was dead asleep.
- Yangın çıktığında, o derin uykudaydı.
- A brawl broke out between Dan and a co-worker.
- Dan ve bir iş arkadaşı arasında kavga çıktı.
- When the fire broke out, he was sound asleep.
- Yangın çıktığında, derin uykudaydı.
- All of a sudden, a fire broke out in the department store.
- Aniden mağazada bir yangın çıktı.
- A fight broke out between Dan and Linda.
- Dan ve Linda arasında bir kavga çıktı.
- Two hundred houses were burnt down in the fire which broke out yesterday.
- Dün çıkan yangında iki yüz ev yanıp kül oldu.
- All humanity will suffer if a nuclear war breaks out.
- Nükleer bir savaş çıkarsa tüm insanlık ızdırap çeker.
- Once a war breaks out, both sides are in the wrong.
- Bir savaş çıktığında, iki taraf da haksızdır.
- A rash broke out on her neck.
- Boynunda bir kızarıklık çıktı.
- How do you think the fire broke out?
- Sence yangın nasıl çıktı?
- Last night a fire broke out in the house next door.
- Dün gece yandaki evde yangın çıktı.
- How do you think the fire broke out?
- Yangının nasıl çıktığını düşünüyorsun?
- A fire broke out during that night.
- O gece bir yangın çıktı.
- A forest fire broke out in this area.
- Bu bölgede bir orman yangını çıktı.
- If a fire should break out in your neighborhood, what would you do?
- Çevrenizde bir yangın çıkarsa ne yaparsınız?
- A fire broke out on the second floor.
- İkinci katta yangın çıktı.
- A fire broke out in the middle of the city.
- Şehrin ortasında bir yangın çıktı.
- A fire broke out in my neighborhood last night.
- Dün gece mahallemde bir yangın çıktı.
- She came to Brittany when war broke out.
- Savaş çıktığında Brittany'ye gelmiş.
- A fire broke out in this neighborhood last night.
- Dün gece bu mahallede bir yangın çıktı.
- All of a sudden, a fire broke out in the movie theater.
- Birden sinema salonunda yangın çıktı.
- A fire broke out in the 86-story Torch tower in Dubai.
- Dubai'deki 86 katlı Torch kulesinde bir yangın çıktı.
- Just as he was speaking, a fire broke out.
- Tam o konuşuyorken, bir yangın çıktı.
- Two hundred houses were burnt down in the fire which broke out yesterday.
- Dün çıkan yangında iki yüz ev kül oldu.
- All of a sudden, a fire broke out in the department store.
- Birden bire mağazada yangın çıktı.
- A fire broke out at the inn where they were staying.
- Onların kaldıkları handa bir yangın çıktı.
- When the fire broke out, he was sound asleep.
- Yangın çıktığında o derin uykudaydı.
- A fire broke out last night and three houses were burnt down.
- Dün gece bir yangın çıktı ve üç ev yandı.
- Just as he was speaking, a fire broke out.
- Tam konuşurken bir yangın çıktı.
- If a nuclear war were to break out, mankind would perish.
- Eğer nükleer bir savaş çıkarsa, insanlık yok olur.
- Scarcely had the market opened when the fire broke out.
- Yangın çıktığında, market henüz açılmamıştı.
- They are afraid that nuclear war will break out.
- Onlar nükleer savaş çıkacağından korkuyorlar.
- An argument broke out between her and her son.
- Oğluyla aralarında bir tartışma çıktı.
- A fire broke out in the 86-story Torch tower in Dubai.
- Dubai'deki 86 katlı Torch kulesinde yangın çıktı.
- Where was he when the fire broke out?
- Yangın çıktığında neredeydi?
- A fire broke out on the first floor.
- Birinci katta yangın çıktı.
- If nuclear war broke out, mankind would perish.
- Eğer nükleer savaş çıkarsa, insanlık yok olur.
- A fire broke out at the inn where they were staying.
- Kaldıkları handa yangın çıktı.
- A fire broke out after the earthquake.
- Depremden sonra bir yangın çıktı.
- A fire broke out near my house.
- Evimin yakınında bir yangın çıktı.
- A mountain fire broke out and burnt the forest.
- Bir dağ yangını çıktı ve ormanı yaktı.
- A fire broke out last night and three houses were burnt down.
- Dün gece bir yangın çıktı ve üç ev tamamen yandı.
- Two hundred houses were burnt down in the fire which broke out yesterday.
- Dün çıkan yangında iki yüz ev yandı.
- I wonder if a third world war will break out.
- Acaba üçüncü bir dünya savaşı çıkacak mı?
- He was living in London when the war broke out.
- Savaş çıktığında o Londra'da yaşıyordu.
- What would you do if war were to break out?
- Savaş çıksa ne yaparsın?
- A fire broke out the day before yesterday.
- Önceki gün bir yangın çıktı.
- The teacher said that World War II broke out in 1939.
- Öğretmen İkinci Dünya Savaşı'nın 1939'da çıktığını söyledi.
- A fire broke out in the mine.
- Madende yangın çıktı.
- Yesterday a fire broke out near my house.
- Dün benim evin yakınında yangın çıktı.
Show More (81)
|
3 |
break out |
başlamak |
v. |
|
- The number killed since the conflict broke out six years ago has risen to 3 500.
- Altı yıl önce çatışmaların başlamasından bu yana ölenlerin sayısı 3 500'e yükseldi.
- Violence broke out before the election, and has escalated since.
- Şiddet olayları seçimler öncesi başladı ve o zamandan beri arttı.
- A fire broke out in this neighborhood last night.
- Dün gece bu mahallede bir yangın başladı.
- A mountain fire broke out and burnt the forest.
- Bir dağ yangını başladı ve ormanı yaktı.
- My mother happened to be there when the fire broke out.
- Yangın başladığında annem tesadüfen oradaydı.
- A fire broke out in the neighborhood yesterday.
- Dün semtte bir yangın başladı.
- The teacher said that World War II broke out in 1939.
- Öğretmen İkinci Dünya Savaşı'nın 1939'da başladığını söyledi.
- No sooner did I see my son than I broke out crying.
- Oğlumu görür görmez ağlamaya başladım.
- A fire broke out inside the movie theater.
- Sinemada bir yangın başladı.
- The fire must have broken out after the staff had gone home.
- Yangın personel eve gittikten sonra başlamış olmalı.
- No sooner did I see my son than I broke out crying.
- Ben oğlumu görür görmez ağlamaya başladım.
- Where were you when the fire broke out?
- Yangın başladığında neredeydin?
- We had lived there for ten years when the war broke out.
- Savaş başladığında on yıldır orada yaşıyorduk.
- Tom broke out laughing.
- Tom gülmeye başladı.
Show More (11)
|
4 |
break out |
kaçmak |
v. |
|
- Only this last Tuesday, some 100 migrants broke out of a freight train at Dollands Moor in Folkestone.
- Daha geçtiğimiz Salı günü, Folkestone'daki Dollands Moor'da 100 kadar göçmen bir yük treninden kaçtı.
- Only this last Tuesday, some 100 migrants broke out of a freight train at Dollands Moor in Folkestone.
- Daha geçtiğimiz Salı günü, Folkestone'daki Dollands Moor'da bir yük treninden 100 kadar göçmen kaçtı.
- Ten prisoners broke out of jail.
- On mahkum hapishaneden kaçtı.
- We've got to break out tonight or I'll go crazy!
- Biz bu gece kaçmak zorundayız, yoksa çıldıracağım.
- A big animal broke out of the zoo.
- Büyük bir hayvan hayvanat bahçesinden kaçtı.
- A big animal broke out of the zoo.
- Büyük bir hayvan, hayvanat bahçesinden kaçtı.
- We've got to break out tonight or I'll go crazy!
- Bu gece kaçmalıyız yoksa çıldıracağım!
- Three men broke out of prison yesterday.
- Üç adam dün hapishaneden kaçtı.
- When did Tom break out of prison?
- Tom ne zaman hapishaneden kaçtı?
- When did Tom break out of prison?
- Tom hapisten ne zaman kaçtı?
Show More (7)
|
5 |
break out |
hapisten kaçmak |
v. |
|
- Tom helped me break out of jail.
- Tom hapisten kaçmama yardım etti.
- Three men broke out of prison yesterday.
- Dün üç adam hapisten kaçtı.
- Tom was the one who helped me break out of jail.
- Tom hapisten kaçmama yardım eden kişiydi.
- Tom broke out of jail.
- Tom hapisten kaçtı.
- Tom was the one who helped me break out of jail.
- Tom hapisten kaçmam için bana yardım eden kişiydi.
Show More (2)
|
6 |
break out |
kopmak |
v. |
|
- Vigorous applause then broke out in the galleries.
- Bunun üzerine salonda şiddetli alkışlar koptu.
- Applause broke out.
- Alkış koptu.
Show More (-1)
|
7 |
break out |
isyan çıkmak |
v. |
|
- Riots broke out in Boston.
- Boston'da isyanlar çıktı.
Show More (-2)
|
8 |
break out |
patlamak |
v. |
|
- All humanity will suffer if a nuclear war breaks out.
- Bir nükleer savaş patlarsa tüm insanlık acı çeker.
Show More (-2)
|