|
- If you can come, I will be very happy.
- Eğer gelebilirsen, çok mutlu olacağım.
- Tom said Mary is very happy here.
- Tom Mary'nin burada çok mutlu olduğunu söyledi.
- I've been very happy here.
- Burada çok mutlu oldum.
- Tom said that he was very happy here.
- Tom burada çok mutlu olduğunu söyledi.
- I'm sure Tom will be very happy to see you.
- Tom'un seni görmekten çok mutlu olacağına eminim.
- I'm sure you and Tom will be very happy.
- Eminim sen ve Tom çok mutlu olacaksınız.
- Tom is going to be very happy to see you.
- Tom seni gördüğüne çok mutlu olacak.
- Tom will be very happy Mary did that.
- Tom, Mary bunu yaptığı için çok mutlu olacak.
- She was very happy with my gift.
- Hediyemden çok mutlu oldu.
- Tom is going to be very happy that he didn't do that.
- Tom bunu yapmadığı için çok mutlu olacak.
- I think you guys would be very happy here.
- Bence burada çok mutlu olursunuz.
- I was very happy to hear the news.
- Haberi duyduğuma çok mutlu oldum.
- He said that he was very happy.
- Çok mutlu olduğunu söyledi.
- Tom and Mary should be very happy together.
- Tom ve Mary birlikte çok mutlu olmalılar.
- Mary waited years for Tom to get out of prison and was very happy when he finally got released.
- Mary yıllarca Tom'un hapisten çıkmasını bekledi ve sonunda Tom serbest kaldığında çok mutlu oldu.
- She must be very happy.
- Çok mutlu olmalı.
- Tom said Mary has been very happy here.
- Tom, Mary'nin burada çok mutlu olduğunu söyledi.
- I was very happy when I heard that news.
- Bu haberi duyduğumda çok mutlu oldum.
- I've been very happy.
- Çok mutlu oldum.
- You'll be very happy here.
- Burada çok mutlu olacaksın.
- They said they were very happy.
- Çok mutlu olduklarını söylediler.
- If for some reason she came to Japan, Jane would be very happy.
- Herhangi bir nedenle Japonya'ya gelirse, Jane çok mutlu olacaktı.
- I'm sure you and Tom will be very happy.
- Senin ve Tom'un çok mutlu olacağına eminim.
- I hope you two are very happy together.
- Umarım ikiniz birlikte çok mutlu olursunuz.
- Tom said he was very happy here.
- Tom burada çok mutlu olduğunu söyledi.
- Tom and Mary must be very happy.
- Tom ve Mary çok mutlu olmalı.
- I was very happy to hear the news.
- Ben haberi duyunca çok mutlu oldum.
- He must be very happy after winning the race.
- Yarışı kazandıktan sonra çok mutlu olmalı.
- I'm not going to be very happy.
- Ben çok mutlu olmayacağım.
- Tom isn't going to be very happy if Mary does that.
- Mary bunu yaparsa Tom çok mutlu olmaz.
- I hope Tom will be very happy.
- Tom'un çok mutlu olacağını umuyorum.
- He must be very happy.
- Çok mutlu olmalı.
- I am sure Lizzy will be very happy.
- Lizzy'nin çok mutlu olacağına eminim.
- He said that he was very happy.
- O, çok mutlu olduğunu söyledi.
- We've been very happy with it.
- Onunla çok mutlu olduk.
- I'd be very happy if you could do that.
- Onu yapabilirsen çok mutlu olurum.
- I'd be very happy if you could do that.
- Bunu yapabilirsen çok mutlu olurum.
- Tom was very happy that Mary did that.
- Mary bunu yaptığı için Tom çok mutlu oldu.
- Tom said Mary has been very happy here.
- Tom burada Mary'nin çok mutlu olduğunu söyledi.
- I hope you'll be very happy together.
- Umarım birlikte çok mutlu olursunuz.
- Tom said he was very happy.
- Tom çok mutlu olduğunu söyledi.
- If you do what I want you to do, I'll be very happy.
- Yapmanı istediğim şeyi yaparsan, çok mutlu olacağım.
- I am sure that we will be very happy here.
- Burada çok mutlu olacağımızdan eminim.
- Tom was very happy with the shoes you bought for him.
- Tom, ona aldığınız ayakkabılarla çok mutlu oldu.
- I am very happy to hear about your engagement.
- Nişanını duyduğuma çok mutlu oldum.
- He must be very happy.
- O çok mutlu olmalı.
- I think we'll be very happy living here.
- Sanırım burada yaşamaktan çok mutlu olacağız.
- I will be very happy to accept your invitation.
- Davetini kabul etmekten çok mutlu olacağım.
- Mary waited years for Tom to get out of prison and was very happy when he finally got released.
- Mary yıllarca Tom'un hapisaneden çıkmasını bekledi ve sonunda o serbest bırakıldığında çok mutlu oldu.
- I am sure Lizzy will be very happy.
- Lizzy'nin çok mutlu olacağından eminim.
- Sami was very happy to do that.
- Sami bunu yapmaktan çok mutlu oldu.
- You should be very happy.
- Çok mutlu olmalısın.
- They'll be very happy together.
- Birlikte çok mutlu olacaklar.
- Everyone will be very happy.
- Herkes çok mutlu olacak.
- I'm sure you'll be very happy.
- Eminim çok mutlu olacaksın.
- Tom and Mary told me they were very happy.
- Tom ve Mary bana çok mutlu olduklarını söylediler.
- Tom said Mary is very happy.
- Tom, Mary'nin çok mutlu olduğunu söyledi.
- I'm sure Tom will be very happy here.
- Tom'un burada çok mutlu olacağına eminim.
- I think we'll be very happy living here.
- Bence burada yaşamaktan çok mutlu olacağız.
- You should be very happy.
- Çok mutlu olmalısınız.
- I will be very happy to accept your invitation.
- Davetinizi kabul etmekten çok mutlu olacağım.
- I bet Tom was very happy.
- Tom'un çok mutlu olduğuna eminim.
- I am sure that we will be very happy here.
- Burada çok mutlu olacağımıza eminim.
- I hope you'll be very happy together.
- Birlikte çok mutlu olacağınızı umuyorum.
- I'd be very happy to help you.
- Sana yardım etmekten çok mutlu olurum.
- Tom must be very happy after winning the race.
- Tom yarışı kazandıktan sonra çok mutlu olmalı.
- You must be very happy.
- Çok mutlu olmalısın.
- Tom said he was very happy with the results.
- Tom sonuçlardan çok mutlu olduğunu söyledi.
- I hope Tom will be very happy.
- Umarım Tom çok mutlu olur.
- I was very happy for Tom.
- Tom adına çok mutlu oldum.
- Tom said that he was very happy.
- Tom çok mutlu olduğunu söyledi.
- She must be very happy.
- O çok mutlu olmalı.
- Everyone listened and was very happy, thinking this wedding was both original and meaningful.
- Herkes dinledi ve bu düğünün hem orijinal hem de anlamlı olduğunu düşünerek çok mutlu oldu.
- I'm sure they'll be very happy together.
- Birlikte çok mutlu olacaklarına eminim.
- They were very happy when we arrived.
- Biz gelince onlar çok mutlu oldu.
- Tom said Mary is very happy.
- Tom Mary'nin çok mutlu olduğunu söyledi.
- If for some reason she came to Japan, Jane would be very happy.
- Eğer o bir nedenle Japonya'ya gelirse, Jane çok mutlu olur.
- Tom said Mary is very happy here.
- Tom, Mary'nin burada çok mutlu olduğunu söyledi.
- I don't think Tom was very happy.
- Tom'un çok mutlu olduğunu sanmıyorum.
- I'd be very happy if you'd help me.
- Bana yardım edersen çok mutlu olurum.
- They'll be very happy together.
- Onlar birlikte çok mutlu olacak.
- Tom was very happy when his team won.
- Takımı kazandığında Tom çok mutlu oldu.
- I want to be very happy.
- Çok mutlu olmak istiyorum.
- I bet Tom was very happy.
- Eminim Tom çok mutlu olmuştur.
- Tom won't be very happy to do that.
- Tom bunu yapmaktan çok mutlu olmayacak.
- Tom will be very happy.
- Tom çok mutlu olacak.
- I was very happy when I heard that news.
- Haberi duyunca çok mutlu oldum.
- I'm sure they'll be very happy together.
- Onların birlikte çok mutlu olacaklarına eminim.
- Tom must be very happy.
- Tom çok mutlu olmalı.
- I'm sure you'll be very happy.
- Senin çok mutlu olacağından eminim.
- If you can come, I will be very happy.
- Gelebilirsen çok mutlu olacağım.
Show More (88)
|