English | Turkish | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | woolen adj. | yün | ||
In winter, I always go to bed wearing woolen socks. Kışın yatağa her zaman yün çoraplarla girerim. More Sentences |
||||
General | woolen adj. | yünden yapılmış | ||
General | woolen adj. | yünlü | ||
General | woolen adj. | yünlü kumaş | ||
Industry | ||||
Industry | woolen adj. | yünlü ürünlerin imalatı, ticareti veya satışı ile ilgili | ||
Industry | woolen adj. | yünlü ürünlerin imalatı, ticareti veya satışına ait | ||
Technical | ||||
Technical | woolen adj. | yünlü | ||
Textile | ||||
Textile | woolen n. | yünden yapılmış kumaş | ||
Textile | woolen n. | yünden yapılmış giysi | ||
Textile | woolen n. | ipliklerinin uzunluğu değişiklik gösteren taranmış yün iplikten yapılan kumaş | ||
Textile | woolen n. | yün iplik | ||
Textile | woolen n. | yünlü iplik | ||
Textile | woolen adj. | yünlü |