English | Turkish | |
---|---|---|
General | ||
General | widow n. | dul |
General | widow n. | dul kadın |
General | widow v. | dul bırakmak |
General | widow v. | mahrum etmek |
General | widow v. | yoksun bırakmak |
Colloquial | ||
Colloquial | widow n. | eşi spor ya da hobi nedeniyle sık sık bir yere giden kadın |
Law | ||
Law | widow n. | dul kadın |
Computer | ||
Computer | widow n. | sayfanın tepesinde tek başına kalan satır |
Zoology | ||
Zoology | widow n. | karadul |
Zoology | widow n. | latrodectus cinsinden olan zehirli örümcek |
History | ||
History | widow n. | (erken hristiyan kilisesinde) hayır işlerinde ve bazı dini törenlerde diyakoz olarak görev yapan kadınlardan oluşan özel gruplardan biri |
Card | ||
Card | widow n. | bazı kart oyunlarında kapalı olarak dağıtılan bir el kart |