tiksinti

Meanings of "tiksinti" in English Turkish Dictionary : 10 result(s)

	Category	Turkish	English
General
1	General	tiksinti	disgust n.
The way in which this is done, however, fills us with disgust. Ancak bunun yapılış şekli bizi tiksintiyle dolduruyor. More Sentences
2	General	tiksinti	revulsion n.
It is a tragedy for Israel too, because it will simply lead to more hatred and revulsion. Bu İsrail için de bir trajedidir çünkü daha fazla nefret ve tiksintiye yol açacaktır. More Sentences
3	General	tiksinti	aversion n.
I developed an aversion toward seafood. Deniz ürünlerine karşı bir tiksinti geliştirdim. More Sentences
4	General	tiksinti	repugnance n.
He felt a sense of repugnance towards the smell of the rotting garbage. Çürüyen çöplerin kokusundan tiksinti duyduğunu hissetti. More Sentences
Medical
5	Medical	tiksinti	aversion n.
I feel an aversion toward all this exhibitionism. Tüm bu teşhirciliğe karşı bir tiksinti hissediyorum. More Sentences
General
6	General	tiksinti	repulsion n.
7	General	tiksinti	gorge n.
8	General	tiksinti	abhorrence n.
9	General	tiksinti	derry [australia] n.
Archaic
10	Archaic	tiksinti	aversation n.

Meanings of "tiksinti" with other terms in English Turkish Dictionary : 18 result(s)

	Category	Turkish	English
General
1	General	tiksinti yaratan şey	distasture [obsolete] [rare] n.
2	General	kendinden duyulan tiksinti	self-abhorrence n.
3	General	tiksinti içinde çekip gitmek	walk away in disgust v.
4	General	tiksinti duymak	disdain [obsolete] v.
5	General	tiksinti duymak	dislike v.
6	General	tiksinti veren	mangy adj.
7	General	tiksinti veren	repugnant adj.
8	General	tiksinti yaratan	horror adj.
9	General	tiksinti ile beraber	disgustful adj.
10	General	tiksinti duyulan	disliked adj.
11	General	tiksinti yaratan	distasteive [obsolete] adj.
12	General	tiksinti belirten bir ünleme	sis [south africa] interj.
13	General	tiksinti belirten bir ünleme	sies [south africa] interj.
Colloquial
14	Colloquial	tiksinti yaratan şey	horror show n.
15	Colloquial	hoşlanmama, rahatsızlık, tiksinti veya gıcık olmayı belirten ünlem	ugh interj.
16	Colloquial	şaşkınlık/kızgınlık veya tiksinti bildiren bir kalıp	what the (blue) blazes expr.
Idioms
17	Idioms	(birinden) tiksinti dolu bakışlar almak	get a dirty look (from someone) v.
Archaic
18	Archaic	tiksinti kaynağı	gazingstock n.