the press

Meanings of "the press" in Turkish English Dictionary : 4 result(s)

	Category	English	Turkish
General
1	General	the press n.	basın
The press is muzzled, human rights organisations are barred and opposition is driven abroad. Basın susturulmuş, insan hakları örgütleri yasaklanmış ve muhalefet yurt dışına sürülmüştür. More Sentences
Sport
2	Sport	the press n.	basın
The press agencies still maintain that it was the Italian Prime Minister who raised the Chechen question. Basın ajansları hala Çeçen sorununu gündeme getirenin İtalya Başbakanı olduğunu iddia ediyor. More Sentences
General
3	General	the press n.	matbuat
4	General	the press n.	baskı

Meanings of "the press" with other terms in English Turkish Dictionary : 75 result(s)

	Category	English	Turkish
General
1	General	press the doorbell v.	kapı ziline basmak
Tom pressed the doorbell three more times. Tom üç kez daha kapı ziline bastı. More Sentences
2	General	press the button v.	butona basmak
Tom didn't press the button. Tom butona basmadı. More Sentences
3	General	press the button v.	düğmeye basmak
Just get over there and press the button. Sadece oraya git, ve düğmeye bas. More Sentences
4	General	freedom of the press n.	basın özgürlüğü
5	General	liberty of the press n.	basın ve yayın özgürlüğü
6	General	corrector of the press n.	düzeltmen
7	General	the tabloid press n.	boyalı basın
8	General	police and the press n.	polis ve basın
9	General	disasters in the press n.	basında afetler
10	General	press the starter v.	marşa basmak
11	General	infiltrate the press v.	basına sızmak
12	General	make a statement to the press v.	basına açıklama yapmak
13	General	make a statement to the press v.	basına demeç vermek
14	General	make a statement to the press v.	basın açıklaması yapmak
15	General	issue a statement to the press v.	basına açıklama yapmak
16	General	be reflected in the press v.	basına yansımak
17	General	press the bell v.	zile basmak
18	General	press the doorbell v.	zile basmak
19	General	be leaked to the press v.	basına sızdırılmak
20	General	leak to the press v.	basına servis etmek
21	General	disclose to the press v.	basına servis etmek
22	General	leak to the press v.	basına sızdırmak
23	General	(one's name) appear in the press v.	adı basında yer almak
24	General	closed to the press adj.	basına kapalı
25	General	off the press adj.	baskıdan çıkmış
26	General	in the press adv.	baskıda
27	General	in the press adv.	basılmakta
Phrases
28	Phrases	ladies and gentlemen of the press expr.	değerli bay ve bayan basın üyeleri
Colloquial
29	Colloquial	hot off the press adj.	taze (haberler)
30	Colloquial	hot off the press adj.	yeni (haberler)
31	Colloquial	hot off the press adj.	yeni yayınlanmış
Idioms
32	Idioms	press someone to the wall v.	birini köşeye sıkıştırmak
33	Idioms	press the right button v.	doğru adımları atmak
34	Idioms	press the right button v.	doğru adımı atmak
35	Idioms	press the right buttons v.	doğru adımı atmak
36	Idioms	press the right button v.	doğru olanı yapmak
37	Idioms	press the right buttons v.	doğru olanı yapmak
38	Idioms	press the panic button v.	etekleri tutuşmak
39	Idioms	press the right button v.	gerekli adımı atmak
40	Idioms	press the right button v.	gerekli şeyleri yapmak
41	Idioms	press the panic button v.	eteği tutuşmak
42	Idioms	press the panic button v.	paçası tutuşmak
43	Idioms	press the panic button v.	paniğe kapılmak
44	Idioms	press the issue v.	(bir sorunu çözmede) ısrarcı olmak
45	Idioms	press the issue v.	(bir sorunun) üstüne gitmek
46	Idioms	be hot off the press v.	yeni basılmış olmak
47	Idioms	be hot off the press v.	matbaadan yeni çıkmış olmak
48	Idioms	be hot off the press v.	yeni bir dedikodu olmak
49	Idioms	be hot off the press v.	taze haber olmak
50	Idioms	be hot off the press v.	taze dedikodu olmak
51	Idioms	be hot off the press v.	son dedikodu olmak
52	Idioms	press (all) the right buttons v.	doğru adımı atmak
53	Idioms	press (all) the right buttons v.	doğru olanı yapmak
54	Idioms	press (all) the right buttons v.	doğru yerlere dokunmak
55	Idioms	press (all) the right buttons v.	doğru hamleler yapmak
56	Idioms	press (one) to the wall v.	(birini) köşeye sıkıştırmak
57	Idioms	hot off the press expr.	henüz basılmış
58	Idioms	hot off the press expr.	matbaadan yeni çıkmış
59	Idioms	hot off the press expr.	yeni basılmış/çıkmış kitap/yayın
Speaking
60	Speaking	distinguished members of the press expr.	değerli basın mensupları
Trade/Economic
61	Trade/Economic	press launch of the project n.	projenin basın lansmanı
Law
62	Law	laws governing the press n.	basın hukuku
63	Law	freedom of the press n.	basın hürriyeti
64	Law	laws governing the press n.	matbuat hukuku
65	Law	crime and the press n.	suç ve basın
Politics
66	Politics	government and the press n.	hükümet ve basın
Institutes
67	Institutes	office of the press and public relations counsellor n.	basın ve halkla ilişkiler müşavirliği
68	Institutes	office of senior press counsellor of the presidency n.	cumhurbaşkanlığı basın başdanışmanlığı
Media
69	Media	freedom of the press n.	basın serbestisi
70	Media	the news in the press n.	basında çıkan haberler
71	Media	freedom of the press n.	basın özgürlüğü
72	Media	freedom of the press n.	basın hürriyeti
Photography
73	Photography	press the shutter v.	deklanşöre basmak
Slang
74	Slang	press the flesh v.	el sıkışmak
75	Slang	press the flesh v.	tokalaşmak