suspicion

Meanings of "suspicion" in Turkish English Dictionary : 19 result(s)

	Category	English	Turkish
Common Usage
1	Common Usage	suspicion n.	kuşku
Such an approach alienates the citizens and increases their suspicion instead of bringing them closer. Böyle bir yaklaşım vatandaşları yakınlaştırmak yerine yabancılaştırır ve kuşkularını arttırır. More Sentences
2	Common Usage	suspicion n.	şüphe
Since 11 September of last year, this suspicion has, politically speaking, become more topical than ever. Geçtiğimiz yılın 11 Eylül'ünden bu yana, bu şüphe siyasi açıdan her zamankinden daha güncel hale gelmiştir. More Sentences
General
3	General	suspicion n.	kuşku
Fadil's death raised suspicions. Fadıl'ın ölümü kuşku uyandırıyordu. More Sentences
4	General	suspicion n.	şüphe
There are obvious suspicions about the hoarding of meat and bonemeal and about where and how the testing is effected. Et ve kemik etinin istiflenmesi ve testlerin nerede ve nasıl yapıldığı konusunda şüphelerimiz var. More Sentences
5	General	suspicion n.	zan
Why do we have to place them under suspicion by subjecting them to labelling? Onları etiketleyerek zan altında bırakmak zorunda mıyız? More Sentences
6	General	suspicion n.	az miktar
7	General	suspicion n.	küşüm
8	General	suspicion n.	ipucu
9	General	suspicion n.	vehim
10	General	suspicion n.	iz
11	General	suspicion n.	belli belirsiz şey
12	General	suspicion n.	şüphelenme
13	General	suspicion n.	işkillenme
14	General	suspicion n.	işkil
15	General	suspicion n.	ima
16	General	suspicion n.	ufak bir belirti
17	General	suspicion n.	itimatsızlık
18	General	suspicion n.	güvenmeme
19	General	suspicion n.	kuşkulanma

Meanings of "suspicion" with other terms in English Turkish Dictionary : 98 result(s)

	Category	English	Turkish
General
1	General	create suspicion v.	şüphe yaratmak
Anything else will not work, but instead create suspicion. Bunun dışındaki hiçbir şey işe yaramayacak, aksine şüphe yaratacaktır. More Sentences
Idioms
2	Idioms	cloud of suspicion n.	şüphe bulutu
Sami lives under a cloud of suspicion. Sami bir şüphe bulutu altında yaşıyor. More Sentences
3	Idioms	above suspicion adj.	şüphe duyulmayan
His conduct is above suspicion. Onun davranışlarından şüphe duyulmaz. More Sentences
4	Idioms	above suspicion adj.	şüphelenilmeyen
No one was above suspicion. Kimseden şüphelenilmedi. More Sentences
5	Idioms	above suspicion expr.	şüphe edilmez
He is above suspicion. Ondan şüphe edilemez. More Sentences
General
6	General	lack of suspicion n.	kuşkusuzluk
7	General	under suspicion n.	töhmetli
8	General	groundless suspicion n.	vehim
9	General	suspicion of poisoning n.	zehirlenme şüphesi
10	General	bad suspicion n.	kötü şüphe
11	General	bad suspicion n.	kötü zan
12	General	criminal suspicion n.	suç şüphesi
13	General	bad suspicion n.	suizan
14	General	strong suspicion n.	kuvvetli şüphe
15	General	have a suspicion v.	şüpheye düşmek
16	General	be under suspicion v.	zan altında bulunmak
17	General	cast a suspicion on v.	gölgelemek
18	General	throw suspicion on v.	şüpheye düşürmek
19	General	have a suspicion that v.	şüphe etmek
20	General	be under a cloud of suspicion v.	şüphe altında olmak
21	General	cause suspicion v.	şüphe uyandırmak
22	General	have a suspicion v.	şüphelenmek
23	General	bring someone under suspicion v.	zan altında bırakmak
24	General	be under suspicion v.	şüphe altında olmak
25	General	be under suspicion v.	zan altında olmak
26	General	fall under suspicion v.	zan altına girmek
27	General	be under suspicion v.	zan altında kalmak
28	General	approach with suspicion v.	şüpheyle yaklaşmak
29	General	approach with suspicion v.	şüphe ile yaklaşmak
30	General	act with suspicion towards v.	şüpheyle yaklaşmak
31	General	act with suspicion towards v.	şüphe ile yaklaşmak
32	General	have a suspicion v.	şüphe duymak
33	General	look with suspicion v.	şüpheyle bakmak
34	General	arouse suspicion v.	şüphe yaratmak
35	General	cause suspicion v.	şüpheye neden olmak
36	General	cast suspicion v.	şüphe yaratmak
37	General	cause suspicion v.	şüphe yaratmak
38	General	arouse suspicion v.	kuşku uyandırmak
39	General	fuel suspicion v.	şüpheyi alevlendirmek
40	General	under cloud of suspicion adv.	bir şüphe bulutu altında
41	General	on suspicion of driving while intoxicated and on causing an accident adv.	alkollü araç kullanma ve kazaya neden olma şüphesiyle
42	General	on suspicion of prep.	zannıyla
43	General	on suspicion of prep.	(bir suçun) şüphelisi sıfatı ile
44	General	on suspicion of prep.	şüphesi ile
Proverb
45	Proverb	caesar's wife must be above suspicion	sezar'ın karısı her türlü şüphenin üstünde olmalıdır
46	Proverb	caesar's wife must be above suspicion.	önde gelen birinin eşi güven vermelidir/kuşku yaratmamalıdır
Idioms
47	Idioms	the finger of suspicion n.	okların hedefi
48	Idioms	the finger of suspicion n.	suçluyu parmakla işaret etme
49	Idioms	cloud of suspicion n.	sis perdesi
50	Idioms	cloud of suspicion n.	şüpheli ortam
51	Idioms	cloud of suspicion n.	güvensiz ortam
52	Idioms	be worried by suspicion v.	pirelenmek
53	Idioms	be beyond suspicion v.	hiç şüphe duyulmamak
54	Idioms	be beyond suspicion v.	şüphe/kuşku götürmemek
55	Idioms	be beyond suspicion v.	şüpheden/kuşkudan uzak olmak
56	Idioms	be beyond suspicion v.	çok güvenilir olmak
57	Idioms	be beyond suspicion v.	hiçbir zan altında bulunmamak
58	Idioms	be beyond suspicion v.	kuşkuya mahal bırakmamak
59	Idioms	have sneaking suspicion v.	bir şeyin doğru olduğunu düşünmek ama emin olmamak
60	Idioms	be above suspicion v.	her türlü şüpheden uzak olmak
61	Idioms	be above suspicion v.	şüphe edilemez olmak
62	Idioms	have a sneaking suspicion v.	içine doğmak
63	Idioms	have a sneaking suspicion v.	malum olmak
64	Idioms	have a sneaking suspicion v.	içinde (bir şeye dair) bir his olmak
65	Idioms	be beyond suspicion v.	hiç şüphe duyulmamak
66	Idioms	be beyond suspicion v.	şüphe/kuşku götürmemek
67	Idioms	be beyond suspicion v.	şüpheden uzakta olmak
68	Idioms	be beyond suspicion v.	kuşkudan uzak olmak
69	Idioms	be beyond suspicion v.	çok güvenilir olmak
70	Idioms	be beyond suspicion v.	hiçbir zan altında bulunmamak
71	Idioms	be beyond suspicion v.	kuşkuya mahal bırakmamak
72	Idioms	be above suspicion v.	hiç şüphe duyulmamak
73	Idioms	be above suspicion v.	şüphe/kuşku götürmemek
74	Idioms	be above suspicion v.	şüpheden/kuşkudan uzak olmak
75	Idioms	be above suspicion v.	çok güvenilir olmak
76	Idioms	be above suspicion v.	hiçbir zan altında bulunmamak
77	Idioms	be above suspicion v.	kuşkuya mahal bırakmamak
78	Idioms	be above suspicion v.	hiç şüphelenilmemek
79	Idioms	be above suspicion v.	hiç şüphe duyulmamak
80	Idioms	be above suspicion v.	şüphe/kuşku götürmemek
81	Idioms	be above suspicion v.	şüpheden/kuşkudan uzak olmak
82	Idioms	be above suspicion v.	şüphe/kuşku yaratmamak
83	Idioms	be above suspicion v.	kuşkuya mahal bırakmamak
84	Idioms	be above suspicion v.	çok güvenilir olmak
85	Idioms	be above suspicion v.	hiçbir zan altında bulunmamak
86	Idioms	be beyond suspicion v.	hiç şüphe duyulmamak
87	Idioms	be beyond suspicion v.	şüphe/kuşku götürmemek
88	Idioms	be beyond suspicion v.	şüpheden/kuşkudan uzak olmak
89	Idioms	be beyond suspicion v.	şüphe/kuşku yaratmamak
90	Idioms	be beyond suspicion v.	kuşkuya mahal bırakmamak
91	Idioms	be beyond suspicion v.	çok güvenilir olmak
92	Idioms	be beyond suspicion v.	hiçbir zan altında bulunmamak
93	Idioms	be under suspicion (of something) v.	(bir şey) şüphesi altında olmak
94	Idioms	above suspicion adj.	şüphe götürmez
95	Idioms	above suspicion adj.	şüphelenilmeyecek bir konumda olan
Speaking
96	Speaking	to avoid suspicion expr.	şüphe çekmemek için
Law
97	Law	reasonable suspicion n.	makul şüphe
Medical
98	Medical	high clinical suspicion n.	yüksek klinik şüphe