soğutulan - Turkish English Dictionary

soğutulan

Meanings of "soğutulan" in English Turkish Dictionary : 2 result(s)

Turkish English
General
soğutulan refrigerated adj.
soğutulan cool adj.

Meanings of "soğutulan" with other terms in English Turkish Dictionary : 23 result(s)

Turkish English
General
zararlı haşarattan ve hava şartlarından korunması için havalandırılan veya soğutulan sandık veya dolap safe n.
önceden soğutulan precooled adj.
Industry
hava veya akan su ile soğutulan spiral boru worm n.
Technical
buharla soğutulan makine steam-cooled engine n.
bir soğutma sisteminin evaporatörün-de soğutulan su chilled water n.
gazla soğutulan tepkimeç gas cooled reactor n.
suyla soğutulan elektrotlar water-cooled electrodes n.
su ile soğutulan atemperatör water cooled attemperator n.
su ile soğutulan motor water cooled engine n.
su ile soğutulan makine water cooled engine n.
suyla soğutulan paneller water-cooled panels n.
suyla soğutulan fırın trafoları water-cooled furnace transformers n.
zorlamalı iç hava dolaşımı ile soğutulan soğutucular food freezers cooled by internal forced air circulation n.
zorlamalı iç hava dolaşımı ile soğutulan soğutucu freezer cooled by internal forced air circulation n.
hava ile soğutulan air cooling adj.
gazla soğutulan gas cooled adj.
su ile soğutulan water-coaled adj.
sıvı ile soğutulan liquid-cooled adj.
yağ ile soğutulan oil-cooling adj.
Automotive
hava ile soğutulan air cooled adj.
Environment
gelişmiş gazla soğutulan reaktör advanced gas cooled reactor n.
yüksek sıcaklıklı gazla soğutulan reaktör high-temperature gas-cooled reactor n.
Hunting
su ile soğutulan tek namlulu makineli tüfek maxim gun n.