sabırlı

Meanings of "sabırlı" in English Turkish Dictionary : 14 result(s)

	Category	Turkish	English
Common Usage
1	Common Usage	sabırlı	patient adj.
Be patient with him; he's going through a difficult time. Ona karşı sabırlı davranın; zor bir dönemden geçiyor. More Sentences
General
2	General	sabırlı	patient adj.
The Chinese are a patient people. Çinliler sabırlı insanlardır. More Sentences
3	General	sabırlı	stoic n.
4	General	sabırlı	stoical adj.
5	General	sabırlı	enduring adj.
6	General	sabırlı	uncomplaining adj.
7	General	sabırlı	tolerant adj.
8	General	sabırlı	forbearing adj.
9	General	sabırlı	long suffering adj.
10	General	sabırlı	longsuffering adj.
11	General	sabırlı	able adj.
12	General	sabırlı	endurant adj.
13	General	sabırlı	longanimous adj.
14	General	sabırlı	sufferable [obsolete] adj.

Meanings of "sabırlı" with other terms in English Turkish Dictionary : 56 result(s)

	Category	Turkish	English
General
1	General	sabırlı olmak	be patient v.
Tom knows he has to be patient. Tom sabırlı olması gerektiğini biliyor. More Sentences
2	General	kadar sabırlı	as patient as adj.
Tom is not as patient as Mary. Tom Mary kadar sabırlı değil. More Sentences
3	General	sabırlı ol	be patient interj.
Now be patient. Şimdi sabırlı ol. More Sentences
Speaking
4	Speaking	lütfen sabırlı olun	please be patient expr.
Please be patient. Lütfen sabırlı olun. More Sentences
5	Speaking	sabırlı ol	sit tight expr.
Sit tight. Sabırlı ol. More Sentences
General
6	General	sabırlı olma	long sufferance n.
7	General	sabırlı ve sakin mizaçlı olma özelliği	meekness n.
8	General	sabırlı olma	sufferableness n.
9	General	sabırlı/metanetli olmak	be patient/strong v.
10	General	kendine karşı sabırlı olmak	be patient with yourself v.
11	General	aşırı sabırlı	overpatient adj.
12	General	son derece sabırlı	omnipatient adj.
13	General	sabırlı bir şekilde	stoically adv.
14	General	sabırlı bir şekilde	forebearingly adv.
15	General	sabırlı bir şekilde	firmly adv.
Phrasals
16	Phrasals	zorluklar karşısında sabırlı olmak	weather out v.
17	Phrasals	sabırlı bir şekilde ilerlemek	jog along v.
18	Phrasals	sabırlı bir şekilde ilerlemek	jog on v.
Proverb
19	Proverb	bazen sabırlı olup beklemek de ön saflarda olmak kadar önemlidir	they also serve who (only) stand and wait
20	Proverb	bazen sabırlı olup beklemek de bir iştir	they also serve who only stand and wait
Colloquial
21	Colloquial	biraz sabırlı ol!	keep your shirt on! expr.
22	Colloquial	biraz sabırlı ol (bekle)!	keep your shirt on! expr.
Idioms
23	Idioms	sabırlı ve dikkatli bir şekilde başa çıkma	the softly-softly approach n.
24	Idioms	sabırlı ve dikkatli bir şekilde başa çıkma	a softly-softly approach n.
25	Idioms	karşısında sabırlı (olabilen)	patient of n.
26	Idioms	birine karşı sabırlı olmak	be patient with somebody v.
27	Idioms	çok sabırlı olmak	have the patience of job v.
28	Idioms	çok sabırlı olmak	have the patience of a saint v.
29	Idioms	sabırlı olmak	keep one's pants on v.
30	Idioms	sabırlı /metanetli olmak	take it like a man v.
31	Idioms	sabırlı olmak	keep one's shirt on v.
32	Idioms	sabırlı davranmak	hold one's horses v.
33	Idioms	sabırlı olmak	keep (one's) socks on v.
34	Idioms	sakin/sabırlı olmak	hold (one's) water v.
35	Idioms	sabırlı olmak	hold tight v.
36	Idioms	sabırlı olmak	keep (one's) hair on [uk] v.
37	Idioms	sabırlı olmak	keep shirt on v.
38	Idioms	(bir konuda) sabırlı /metanetli olmak	take (something) like a man v.
39	Idioms	çok sabırlı	patient as job expr.
40	Idioms	çok sabırlı	as patient as job expr.
Speaking
41	Speaking	biraz sabırlı ol!	keep your hair on! expr.
42	Speaking	biraz sabırlı ol (bekle)!	keep your pants on! expr.
43	Speaking	çok sabırlı davrandın	you've been very patient expr.
44	Speaking	lütfen sabırlı ol	please be patient expr.
45	Speaking	lütfen sabırlı olun	please bear with us expr.
46	Speaking	sabırlı ol	keep your pants on expr.
47	Speaking	sabırlı olmalısınız	you have to be patient expr.
48	Speaking	sabırlı olman gerek	you have to be patient expr.
49	Speaking	sabırlı olmanız gerek	you have to be patient expr.
50	Speaking	sen sadece sabırlı olmalısın	you just have to be patient expr.
51	Speaking	sabırlı olmalısın	you need to be patient expr.
52	Speaking	sabırlı olmalısın	you must be patient expr.
53	Speaking	sabırlı olmalısın	you have to be patient expr.
54	Speaking	sabırlı olmalısınız	you must be patient expr.
55	Speaking	zaman bırak (sabırlı ol)	give it time expr.
Archaic
56	Archaic	sabırlı veya telaşsız hareket eden	sober adj.