riddled - Turkish English Dictionary
History

riddled

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Meanings of "riddled" in Turkish English Dictionary : 13 result(s)

English Turkish
General
riddled adj. delik deşik edilmiş
riddled adj. kalbur gibi
riddled adj. kalbura dönmüş
riddled adj. istenmeyen şey ile çevrili
riddled adj. istenmeyen durumda
riddled adj. etrafı hoşa gitmeyen şeyler ile sarılı
riddled adj. hasar gören
riddled adj. bozulan
riddled adj. zarar verilen
riddled adj. delikli hale getirilen
riddled adj. delinen
riddled adj. delikle zarar verilen
riddled adj. delinerek zarar gören

Meanings of "riddled" with other terms in English Turkish Dictionary : 18 result(s)

English Turkish
General
be riddled v. kalbura çevrilmek
be riddled v. delik deşik olmak
be riddled v. delik deşik edilmek
be riddled v. kalbura dönmek
bullet-riddled adj. kurşunlanarak delik deşik edilmiş
bullet-riddled adj. kurşunlanmış
bullet-riddled adj. (kurşunlar ile) kevgire dönmüş
Phrasals
be riddled with v. ile dolu olmak
be riddled with v. (yanlışlarla vb) dolu olmak
Colloquial
be riddled with (something) v. (bir şeyle) dolu olmak
be riddled with (something) v. kafayı (bir şeyle) bozmak
be riddled with (something) v. aklı fikri (bir şeyde) olmak
be riddled with (something) v. kafası (bir şeyle) dolu/meşgul olmak
be riddled with something v. bir şeyle dolu olmak
be riddled with something v. bir şeyle sarılmış olmak
Anatomy
riddled lamina n. kalbursu lamina
Gastronomy
riddled egg shaped sweet pastries n. kalbura bastı
Botanic
riddled tube n. kalbursu boru