put together

Meanings of "put together" in Turkish English Dictionary : 23 result(s)

	Category	English	Turkish
General
1	General	put together v.	kurmak
Tom put together a neighborhood basketball team. Tom bir mahalle basketbol takımı kurdu. More Sentences
2	General	put together v.	monte etmek
Some furniture is put together with glue. Bazı mobilyalar tutkal ile monte edilir. More Sentences
3	General	put together v.	toparlamak
The Prestige has caused more damage to fishing than the entire European fishing fleet put together. Prestige, balıkçılığa tüm Avrupa balıkçılık filosunun toplamından daha fazla zarar verdi. More Sentences
4	General	put together v.	oluşturmak
We must, of course, look at the programmes that we ourselves have put together to attack poverty and social exclusion. Elbette yoksulluk ve sosyal dışlanmaya karşı kendi oluşturduğumuz programlara da bakmalıyız. More Sentences
5	General	put together v.	birleştirmek
6	General	put together v.	toplamak
Phrasals
7	Phrasals	put together v.	bir araya getirmek/koymak
8	Phrasals	put together v.	eşleştirmek
9	Phrasals	put together v.	grup haline getirmek
10	Phrasals	put together v.	bir arada düşünmek
11	Phrasals	put together v.	kafasında birleştirmek
12	Phrasals	put together v.	sonuca varmak için bir çok unsuru/parçaları birleştirmek
13	Phrasals	put together v.	kafasında eşleştirmek
14	Phrasals	put together v.	birlikte/bir arada hayal etmek
15	Phrasals	put together adj.	toplamda
16	Phrasals	put together adj.	hepsine bakıldığında
Colloquial
17	Colloquial	put together adj.	başarılı
18	Colloquial	put together adj.	istikrarlı
19	Colloquial	put together adj.	sağlam
20	Colloquial	put together adj.	çekici
21	Colloquial	put together adj.	göz alıcı
22	Colloquial	put together adj.	havalı
23	Colloquial	put together adj.	alımlı

Meanings of "put together" with other terms in English Turkish Dictionary : 28 result(s)

	Category	English	Turkish
General
1	General	put together money v.	para denkleştirmek
2	General	put the pieces together v.	parçaları bir araya getirmek
Phrasals
3	Phrasals	put people or things together v.	bir araya getirmek
Idioms
4	Idioms	put something together v.	bir şeyi/bir şeyler hazırlamak
5	Idioms	put together a pitch v.	bir malı/hizmeti satmak amacıyla ticari bir metin hazırlamak
6	Idioms	put two and two together v.	düşünerek bir sonuç çıkarmak
7	Idioms	put two and two together v.	düşünüp taşınmak
8	Idioms	put heads together v.	kafa kafaya vermek
9	Idioms	put their heads together v.	kafa kafaya verip düşünmek
10	Idioms	put together a pitch v.	müşteriye bir ürünü satmak amacıyla bir konuşma/sunum hazırlamak
11	Idioms	put together a pitch v.	müşteriyi iknaya yönelik bir konuşma meydana getirmek
12	Idioms	put one's heads together v.	kafa kafaya vermek
13	Idioms	put their heads together v.	kafa kafaya vermek
14	Idioms	put two and two together v.	sağduyusunu kullanarak mantıklı bir sonuca varmak
15	Idioms	put something together v.	yemek yapmak
16	Idioms	put two and two together v.	(olaylar arasında bağlantı kurarak) durumun ne olduğunu anlamak
17	Idioms	put (one's) hands together (for someone or something) v.	(birini/bir şeyi) alkışlamak
18	Idioms	put our heads together v.	kafa kafaya vermek
19	Idioms	put their heads together v.	kafa kafaya vermek
20	Idioms	put people's heads together v.	kafa kafaya vermek
21	Idioms	put them together for someone v.	birini alkışlamak
22	Idioms	put your hands together v.	alkışlamak
23	Idioms	put your hands together for someone v.	birini alkışlamak
24	Idioms	put them together for someone v.	birini alkışlamak
25	Idioms	put your heads together v.	kafa kafaya verip düşünmek
26	Idioms	put your heads together v.	kafa kafaya vermek
Music
27	Music	put together a band v.	grup kurmak
28	Music	put together a band v.	müzik grubu kurmak