oust - Turkish English Dictionary

oust

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Meanings of "oust" in Turkish English Dictionary : 19 result(s)

English Turkish
General
oust v. çıkarmak
Such personal attacks must be ousted from this House forever.
Bu tür kişisel saldırılar bu Meclisten sonsuza kadar çıkarılmalıdır.

More Sentences
Law
oust v. çıkarmak
Seriously, what is the European Union doing to oust the Turkish occupying army from Cyprus?
Cidden, Avrupa Birliği işgalci Türk ordusunu Kıbrıs'tan çıkarmak için ne yapıyor?

More Sentences
General
oust v. zorla yerini almak
oust v. yerinden etmek
oust v. ayağını kaydırmak
oust v. mahrum etmek
oust v. defetmek
oust v. zorla çıkarmak
oust v. dışarı almak
oust v. yerini almak
oust v. (birini) (yerinden/koltuğundan) devirmek
Trade/Economic
oust v. görevden çıkarmak
oust v. görevden atmak
oust v. kovmak
Law
oust v. dışarı atmak
oust v. kovmak
oust v. zorla yerini almak
oust v. yerinden etmek
oust v. zorla yerinden çıkarmak

Meanings of "oust" with other terms in English Turkish Dictionary : 6 result(s)

English Turkish
Phrasals
oust someone from something v. birini bir yerden atmak/çıkarmak
oust (one) from v. (birini) görevden almak
oust (one) from v. (birini) görevden çıkarmak
oust (one) from v. (birini) konumundan/yerinden etmek
oust (one) from v. (birini zorla) dışarı atmak/çıkarmak
oust from v. -den atmak/çıkarmak