oppression - Turkish English Dictionary

oppression

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Meanings of "oppression" in Turkish English Dictionary : 27 result(s)

English Turkish
Common Usage
oppression n. baskı
Thousands of women suffer oppression, abuse or other forms of maltreatment.
Binlerce kadın baskı, istismar veya benzer kötü muamele biçimlerine maruz kalmaktadır.

More Sentences
oppression n. zulüm
They have been the symbols of their own oppression, but they have also been the symbols of famine.
Kendi zulümlerinin sembolü oldular ama aynı zamanda kıtlığın da sembolü oldular.

More Sentences
General
oppression n. ezilme
In reality, this is an instrument which is intended to perpetuate women's oppression.
Gerçekte bu, kadınların ezilmesini sürdürmeyi amaçlayan bir araçtır.

More Sentences
Common Usage
oppression n. boyunduruk
General
oppression n. eziyet
oppression n. zulmetme
oppression n. tazyik
oppression n. ezme
oppression n. cefa
oppression n. güçlük
oppression n. ağırlık
oppression n. sıkıntı
oppression n. üzgü
oppression n. ceza
oppression n. bunalma
oppression n. istibdat
oppression n. aşırı baskı kuran şey
oppression n. sıkıntı yükleyerek yetkiyi adaletsizce ve zalimce kullanma
oppression n. zorla alma
oppression n. haraç kesme
oppression n. dertlerin altında ezilmiş (talihsizlik gibi sebeplerle)
oppression n. bunalım
oppression n. çöküntü
oppression n. halsizlik
oppression n. ezme
Law
oppression n. eza verme
Medical
oppression n. opresyon

Meanings of "oppression" with other terms in English Turkish Dictionary : 17 result(s)

English Turkish
General
oppression and torment n. eza cefa
element of oppression n. baskı unsuru
sexual oppression n. cinsel baskı
islamic oppression n. islami baskı
face oppression v. baskı yaşamak
suffer oppression v. baskı yaşamak
suffer oppression v. baskı görmek
Law
oppression remedy n. şirketler hukukuna göre bir şirket hissedarının hissesi bulunduğu şirkete karşı hissedarlık haklarıyla ilgili dava açma hakkı
Politics
political oppression n. politik baskı
political oppression n. siyasi baskı
political oppression n. siyasal baskı
Social Sciences
disability oppression n. engellilere yönelik ayrımcılık
disability oppression n. engelli ayrımcılığı
disability oppression n. fiziksel engellilik ayrımcılığı
disability oppression n. fiziksel engelli insanlara yapılan ayrımcılık
social oppression n. toplumsal baskı
social oppression n. toplum baskısı