medeni - Turkish English Dictionary

medeni

Meanings of "medeni" in English Turkish Dictionary : 7 result(s)

Turkish English
Common Usage
medeni civilized adj.
That practice has no place in a civilized society.
Bu uygulamanın medeni bir toplumda yeri yok.

More Sentences
medeni civilised adj.
It is in our interest and is our obligation as civilised countries.
Medeni ülkeler olarak bu bizim çıkarımıza ve yükümlülüğümüzdür.

More Sentences
General
medeni civil adj.
This is disgraceful by any standards and a flagrant abuse of their civil and human rights.
Bu durum her türlü standart açısından utanç vericidir ve bu kişilerin medeni ve insan haklarının alenen ihlalidir.

More Sentences
Politics
medeni civil adj.
There is no genuine forum protecting human rights and the civil and political rights of the European citizens.
İnsan haklarını ve Avrupa vatandaşlarının medeni ve siyasi haklarını koruyan gerçek bir forum bulunmamaktadır.

More Sentences
General
medeni high-minded adj.
Politics
medeni civic adj.
Archaic
medeni temporal adj.

Meanings of "medeni" with other terms in English Turkish Dictionary : 156 result(s)

Turkish English
General
medeni kanun civil law n.
The police officer enforces civil law.
Polis memuru medeni kanunu uygular.

More Sentences
medeni kanun civil code n.
A new draft Civil Code was approved by the Council of Ministers on 25 August 1998.
Yeni bir Medeni Kanun tasarısı, 25 Ağustos 1998'de Bakanlar Kurulu tarafından onaylandı.

More Sentences
medeni durum marital status n.
These are rights that we give, independently of marital status, to a person.
Bunlar, medeni durumdan bağımsız olarak bir kişiye verdiğimiz haklardır.

More Sentences
medeni haklar civil rights n.
We shall of course deal with the violation of civil rights later.
Elbette medeni hakların ihlali konusunu daha sonra ele alacağız.

More Sentences
medeni hukuk civil law n.
Let me begin with the area of civil law.
Medeni hukuk alanından başlayayım.

More Sentences
daha medeni hale getirmek humanize v.
The company implemented changes to humanize the workplace.
Şirket, işyerini daha medeni hale getirmek için değişiklikler yaptı.

More Sentences
Speaking
medeni durumunuz your marital status expr.
What is your marital status?
Medeni durumunuz nedir?

More Sentences
Trade/Economic
medeni hukuk civil law n.
I have therefore proposed the adoption of the old definition from the GROTIUS civil law programme.
Bu nedenle GROTIUS medeni hukuk programındaki eski tanımın benimsenmesini önerdim.

More Sentences
Law
medeni hukuk civil law n.
The point is that the issues raised here are a matter for national private civil law.
Mesele şu ki burada gündeme gelen konular ulusal özel medeni hukukun konusudur.

More Sentences
medeni durum marital status n.
She denied her marital status.
Medeni durumunu inkar etti.

More Sentences
medeni kanun civil code n.
The same could be said of the reform of the Civil Code.
Aynı şey Medeni Kanun reformu için de söylenebilir.

More Sentences
Politics
medeni haklar civil rights n.
The conflict must be resolved with respect for human, political and civil rights, but also for political pluralism.
Çatışma, insan, siyasi ve medeni haklara ve aynı zamanda siyasi çoğulculuğa saygı çerçevesinde çözülmelidir.

More Sentences
Common Usage
medeni hal marital status n.
General
medeni hali marital status n.
medeni alem the world and his rife n.
medeni evlilik civil marriage n.
medeni hal condition n.
medeni durum condition n.
medeni yargılama civil procedure n.
medeni hak hareketleri civil rights movements n.
medeni duruş civic posturing n.
medeni kanun code of civil law n.
medeni toplum civilized society n.
medeni cesaret moral courage n.
medeni hukuk civil code n.
medeni hakları kullanabilme contractual capacity n.
medeni itaatsizlik non-cooperation n.
medeni hal civil state n.
medeni hal marital status n.
medeni hukuk mahkemesi common pleas n.
medeni durumu marital status n.
1804 tarihli fransız medeni kanunu code civil n.
medeni nikah civil marriage n.
medeni cesaret courage n.
medeni cesaretsizlik moral cowardice n.
medeni yaşam civic life n.
medeni veya politik olan şey temporalty [obsolete] n.
medeni haklarını kaybetme atimy n.
medeni kimse civilizer [us] n.
medeni kimse civiliser [uk] n.
medeni hak mahrumiyeti infamy n.
medeni hukuk öğrencisi civilian n.
ceza hukukuna ilişkin bir süreci medeni hukuka taşıma civilization [obsolete] n.
ceza hukukuna ilişkin bir süreci medeni hukuka taşıma civilisation [obsolete] n.
(roma hukuku ve medeni hukukta) parayı emaneten alan kimse consignatary n.
(genellikle medeni hukukta) kar, kira, mahsul toplanması perception n.
medeni haklardan yoksun bırakmak proscribe v.
medeni haklarını elinden almak proscribe v.
medeni olmak be civilised v.
medeni olmak be civilized v.
gayri medeni uncivilized adj.
medeni hukuk ile ilgili civil adj.
medeni hukukla ilgili civil adj.
medeni olmayan noncivilized adj.
medeni olmayan noncivilised adj.
gayri medeni uncivilised adj.
aşırı medeni ultracivilized adj.
gayri medeni uncivil [obsolete] adj.
gayri medeni uncultivated adj.
gayri medeni uncultured adj.
medeni hayata uygun olmayan ungodly adj.
medeni hale getirilemez unpolishable adj.
fazla medeni hypercivilized adj.
aşırı medeni overcivil adj.
aşırı medeni overcivilized adj.
aşırı medeni overcivilised adj.
medeni bir şekilde civily adv.
medeni hali bilinmeyen kadınlar için kullanılan bir unvan ms interj.
Proverb
medeni bir soru medeni bir cevabı hak eder a civil question deserves a civil answer
Colloquial
medeni birliktelik marriage lite n.
Idioms
medeni bir şekilde konuşma civil tongue n.
bir şakayı medeni bir şekilde karşılayabilmek able to take a joke v.
pek medeni at one's best expr.
Trade/Economic
medeni hal marital status n.
Law
bilinen en eski roma medeni, ceza ve din hukuku twelve tables n.
hollanda medeni kanunu dutch civil code (dcc) n.
idam hükmü verilmesi üzerine medeni hukukun kaldırılması attainture n.
idam hükmü verilmesi üzerine medeni hukukun kaldırılması attaintment n.
isviçre medeni kanunu the swiss civil code n.
medeni sorumluluk civil liability n.
medeni hal marital status n.
medeni sorumluluk civil responsibility n.
medeni haklardan yoksunluk loss of civic rights n.
medeni semereler civil fruits n.
medeni hukuk mahkemesi court of common plea n.
medeni anlayışa aykırı ceza cruel and unusual punishment n.
medeni kanun civil statute n.
medeni hukuk mahkemesi common plea court n.
medeni usul hukuku law of civil procedure n.
medeni hal civil status n.
medeni ve siyasi haklar civil rights n.
medeni hakları kullanma disposing capacity n.
medeni yargılama civil procedure n.
medeni hukuk mahkemesi court of common pleas n.
medeni ve siyasi haklar civil and political rights n.
medeni birliktelik registered partnership n.
medeni nikah töreni civil marriage ceremony n.
medeni hukuk davası civil litigation n.
medeni yargılama hukuku law of civil procedure n.
medeni nikah civil marriage n.
medeni kanun civic code n.
medeni hukuk jus civile n.
türk medeni kanunu turkish civil code n.
(medeni usul hukuk sisteminde) görev subject-matter jurisdiction n.
medeni müeyyide civil sanction n.
medeni hukuk lisans programı bcl (bachelor of civil law) n.
(roma hukuku veya medeni kanunda) vekaletname veren kimse mandator n.
(roma hukuku veya medeni kanunda) vekaletname veren kimse mandant n.
medeni haklar rights n.
(eskiden ingiltere'de) medeni hukuk mahkemesinde para cezası kesen memur chirographer of fines n.
medeni kanun ihlali delict n.
eşler arasında evlilik veya sözleşmeden doğan medeni hukuk ortaklığı community n.
medeni hukuk davasında ileri sürülen talep instance n.
(medeni hukukta) kendisine vasiyet olarak mülk bırakılan bir vasi institute n.
medeni veya siyasi hakların eşitliği isonomy n.
roma medeni kanunu derlemesini takip eden alman hukuk öğrencisi pandectist n.
(imparator justinian için hazırlanan) roma medeni kanunu derlemesi digest n.
(medeni hukuk) tarafsız bir yedieminin davaya konu olan mülkü elinde tutup ait olduğuna hükmedilen tarafa iade etmeyi kabul ettiği teminat türü sequestration n.
(medeni kanunda) vadesi dolmuş bir şeyi yükümlülük gereği yerine getirme prestation n.
(roma hukuku ve medeni hukukta) vasiyet sahibinin muhtemel varisi sessizce es geçmesi pretermission n.
(iskoç medeni hukukunda) dahil olunan dava hakkında bilgi edinmiş eş yetkili ilk yargıcın dava üzerinde yetki üstünlüğü prevention [scotland] n.
idam hükmü sonucu hükümlünün medeni hukukunu kaldırmak attaint v.
medeni hukuk çerçevesinde civiliter adj.
medeni hukukla ilgili civil adj.
(antik roma hukuku) medeni veya çıkarcı olmaktan ziyade faydalı veya hakkaniyetli bonitary adj.
(antik roma hukuku) medeni hukukla değil praetor'un fermanıyla korunan bonitary adj.
(antik roma hukuku) medeni veya çıkarcı olmaktan ziyade faydalı veya hakkaniyetli bonitarian adj.
(antik roma hukuku) medeni hukukla değil praetor'un fermanıyla korunan bonitarian adj.
medeni haklarından mahrum edilen infamous adj.
Politics
insan hakları ve medeni haklar human and civil rights n.
medeni usul hukuku kuralları rules of civil procedure n.
medeni ölüm mort civile n.
medeni haklar kanunu civil rights legislation n.
medeni kanunun kabulü adoption of civil law n.
medeni haklar mevzuatı civil rights legislation n.
medeni kanunun kabulü adoption of civil code n.
medeni kanun civil law n.
medeni durum civil status n.
medeni özgürlükler civil liberties n.
sivil ölüm (medeni haklardan yoksun kalma) civil death n.
uluslararası medeni ve siyasi haklar sözleşmesi international covenant on civil and political rights n.
uluslararası medeni sosyal ve kültürel haklar sözleşmesi international covenant on civil social and cultural rights n.
medeni hukuk uzmanı civilian n.
medeni ehliyetini kaybetmek become incapacitated v.
medeni hukukla ilgili civil adj.
Institutes
uluslararası medeni ve siyasi haklar sözleşmesi international covenant on civil and political rights n.
Social Sciences
medeni birliktelik civil partnership n.
medeni birliktelik civil union n.
çok medeni supercivilised adj.
çok medeni supercivilized adj.
History
kilise ve medeni kanun ile ilgili frenk hükümdarların koyduğu yasalar capitulary n.
(imparator justinian için hazırlanan) roma medeni kanunu derlemesi pandects of justinian n.
Religious
hristiyanlıkta medeni hukuka ve sosyal alışkanlıklara temel olarak incil yasasını esas almayı amaçlayan dini hareket reconstructionism n.
(hinduizm) medeni hukuk ve ceza hukuku dharma n.
Geography
vad medeni wad medani n.
Archaic
medeni durum degree n.