looker - Turkish English Dictionary

looker

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Meanings of "looker" in Turkish English Dictionary : 12 result(s)

English Turkish
General
looker n. güzellik
He couldn't help but notice the stunning looker.
Kendini tutamadı ama çarpıcı güzelliği fark etti.

More Sentences
looker n. seyirci
looker n. izleyici
Colloquial
looker n. belirli bir türe özgü özelliklere sahip kimse
looker n. belirli bir türe özgü görünümde kimse
Idioms
looker n. çekici
looker n. cazibeli
looker n. albenili
looker n. edalı
looker n. cezbedici
Forestry
looker n. kereste arayıp bulan ve değer biçen kimse
Slang
looker n. fıstık/piliç/çok çekici kız

Meanings of "looker" with other terms in English Turkish Dictionary : 37 result(s)

English Turkish
Colloquial
(good) looker n. yakışıklı
You're a looker.
Yakışıklısın.

More Sentences
General
looker on n. seyirci
good-looker n. çekici
good-looker n. güzel
good-looker n. hoş görünen
good-looker n. yakışıklı
good-looker n. hoş
looker-on n. seyirci
looker [obsolete] n. göz kulak olan kimse
looker [obsolete] n. bekçi
looker [obsolete] n. kollayıcı
looker [obsolete] n. muhafız
looker [dialect] n. sığırtmaç
looker [dialect] n. çoban
looker [uk] n. müfettiş
looker [uk] n. denetmen
on-looker n. olayı gözlemleyen kimse
on-looker n. seyirci
on-looker n. izleyici
on-looker n. gözlemci
Colloquial
(good) looker n. güzel
(good) looker n. hoş görünen
(good) looker n. hoş
(good) looker n. çekici
Idioms
a looker n. çekici
a real looker n. aşırı çekici/cazibeli/albenili kişi veya şey
a looker n. cazibeli
a real looker n. dönüp bir daha baktıran kişi veya şey
a looker n. albenili
a looker n. edalı
a looker n. cezbedici
a good looker n. alımlı kimse/şey
a good looker n. iyi görünen kimse/şey
a good looker n. havalı kimse/şey
a good looker n. güzel kimse/şey
a good looker n. hoş görünen kimse/şey
Technical
looker on n. gözlemci