English | Turkish | |||
---|---|---|---|---|
Phrasals | ||||
Phrasals | live within v. | (bütçesi/kaynakları) dahilinde yaşamak | ||
We have no more important obligation than to live within our means. İmkanlarımız dahilinde yaşamaktan daha önemli bir yükümlülüğümüz yok. More Sentences |
||||
Phrasals | live within v. | (sınırları) içerisinde yaşamak | ||
Phrasals | live within v. | (sınırları belli bir alan) içerisinde yaşamak | ||
Phrasals | live within v. | dahilinde yaşamak | ||
Phrasals | live within v. | aşmadan/dışına çıkmadan yaşamak | ||
Phrasals | live within v. | (bütçesini/gelirini) aşmamak |