English | Turkish | |||
---|---|---|---|---|
Law | ||||
Law | legally binding adj. | yasal olarak bağlayıcı | ||
A final serious shortcoming of the EU Code of Conduct is that it is not legally binding. AB Davranış Kurallarının son bir ciddi eksikliği de yasal olarak bağlayıcı olmamasıdır. More Sentences |
||||
Law | legally binding adj. | yasal yönden bağlayıcı |
English | Turkish | |||
---|---|---|---|---|
Law | ||||
Law | legally-binding adj. | yasal olarak bağlayıcı | ||
This is not a legally-binding document. Bu yasal olarak bağlayıcı bir belge değildir. More Sentences |
||||
Trade/Economic | ||||
Trade/Economic | legally binding writing n. | yasal açıdan bağlayıcı bir yazı | ||
Law | ||||
Law | legally-binding adj. | yasal yönden bağlayıcı |